Akademi tartışıyor: Üç makale, bir doktora tezi olur mu? 'Önemli olan...'

YÖK
Akademi tartışıyor: Üç makale, bir doktora tezi olur mu? 'Önemli olan...'

Türkiye'de bir süredir akademi çevrelerinde konuşulan en önemli konuların başında, doktora için tez yerine uluslararası dergide yayınlanmış üç adet bilimsel makalenin yeterli görülebileceği fikri geliyor. Peki eğrisi doğrusu ile bunun getirecekleri neler?

Akademide bir süredir konuşulan konuların başında doktora için tez yerine uluslararası dergide yayınlanmış üç adet bilimsel makalenin yeterli görülebileceği fikri yer alıyor. Bazı üniversiteler buna ilişkin yönergeler ve esaslar yayınlarken bu yolla hedeflenen; “hazırlanan doktora tezlerinin bilimsel değerinin yükseltilmesi”, “yayın sayısının artırılması” ve “başarılı doktora öğrencilerinin tez yazım sürecinin kolaylaştırılması” olarak ifade ediliyor.

Ancak akademik çevrelerde söz konusu uygulamaya ilişkin soru işaretlerine sahip azımsanmayacak bir kitle de var. Ortak görüş, doktoranın muhtemelen bir akademisyenin aştığı en önemli basamak olduğu yönünde. Peki bu soru işaretleri neler?

NEREDE YAYINLANDI?

Bu süreçte vurgulanan konu, yayınlanacak olan üç makalenin nerede yayınlandığı? Üniversiteler farklı kriterler benimsemiş durumda. Örneğin İTÜ yayınladığı yönergede şu ifadelere yer veriyor:

“Doktora öğrencisi, doktora tez çalışması kapsamında hazırladığı ve İTÜ Lisansüstü Eğitim Öğretim Yönetmeliğine İlişkin Senato Esaslarının 'Doktora Tezinin Sonuçlandırılması' başlıklı maddesinde belirtilen dergilerde veya İTÜ Akademik Yükseltme ve Atama Kriterlerinde kabul edilen C2 kategorisinde verilen uluslararası kitap bölümlerinde basılmış veya basıma kabul edilmiş yayınlarını tez olarak sunabilir. Yayın sayısı olarak, tez kapsamındaki en az üç (3) yayınını bu kapsamında değerlendirebilir. Bu yayınlardan en az ikisi uluslararası makale olmalıdır.”

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi'nin yönergesinde de benzer kriterler yer almakta:

“Bu yayınlardan Fen Bilimleri Enstitüsü'nde en az ikisi, Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde en az biri uluslararası SCI, SSCI, AHCI endekslerinin yayınlamış veya basıma kabul edilmiş (DOI numarası almış) makale olmalıdır. Bu çalışmaların doktora öğrenimi sırasında hazırlanmış olması şarttır.”

Düzenlemenin doğru şartlarda başarılı ve faydalı olabileceğini savunanlar ise akademide görece üstünkörü hazırlanabilen tezlerin bu yolla standartının yükselebileceğini ifade ediyor ve her alanda Türkiye'den çıkan uluslararası yayın sayısının artmasını umut ediyor.

'ÖNEMLİ OLAN...'

Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü'nde görev yapan, aynı zamanda İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, “Önemli olan tezin ya da makalenin iyi olmasıdır” vurgusunu yapıyor ve ekliyor:

“Benim doktora tezim o noktaya kadar yayımladığım makalelerin toplamıydı. Ama bu sadece fen ve mühendislik için geçerli bir bağlam. Bunu sosyal bilimlere de uygularsanız yanlış olur. Bu nedenle herkesi kapsayacak bir kuraldansa alanların kendi kuralları ile ilerlemeleri daha doğru olur.”

Gümüşhane Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ömer Uğur ise “Doktora bir öğrencinin en önemli bir süreci” ifadelerini kullanıyor.

“Tez de öğrencinin yetkinliğini gösterdiği en bilimsel eseri” diyen Doç. Dr. Uğur, “Doktora öğrencisi büyük emek harcayarak, bebeği gibi büyüterek hazırlıyor tezini. Doktora tezinin SSCI endeksli bir dergide yer alan bir makaleyle eş tutulması doğru olmaz” diye devam ediyor.

FEN BİLİMLERİ İLE SOSYAL BİLİMLER ARASINDAKİ FARK...

Sosyal bilimler alanındaki akademik dergilerin sınıflandırıldığı SSCI'ın (Social Sciences Citation Index) taradığı dergiler ağırlıklı olarak makale kabul süreçlerinde çok ciddi kriterlere yer veriyor. Bunun yanı sıra Doç. Dr. Ömer Uğur, fen bilimleri ve sosyal bilimler arasındaki farkı ortaya koyarken, fen bilimlerinde çalışmaların laboratuvar çıktıları üzerine sonuçlanabildiğini aktarıyor; sosyal bilimlerde ise tezlere uluslararası düzeyde atıfta bulunulması bir yetkinlik göstergesi olarak tercih ediliyor ve şunu söylüyor:

“Sosyal bilimlerde öğrencinin doktora tezini savunduktan sonra, ortaya attığı görüşleri makale yapması daha doğru olur. Tez, yetkinlik gösterir. Tez danışmanı, izleme komitesi ve diğer akademisyenler akademisyenin perspektifini geliştirir ve görüşünü olgunlaştırır. Bu tezin ortaya çıkış sürecinde için önemli bir evredir.”

metin.aktasoglu@haberglobal.com.tr 

Kaynak: Web Özel

YÖK