Fiyatlarda Macaristan sistemi uygulanabilir mi?
AK Parti, bazı temel gıda ürünlerinde fiyatları yıl sonuna kadar sabitlemek için bir çalışma içinde. Peki bu çalışma piyasaya nasıl yansır? Macaristan yönetimi bunu nasıl uyguluyor? Sistem nasıl uygulanacak? Osmanlı döneminde uygulanan 'narh' sistemi neydi?
Türkiye’de yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 61’i, üretici enflasyonunun ise yüzde 114’ü aşması vatandaşı ve üreticileri oldukça zorluyor. Asgari ücrete yıl başında yapılan yüzde 50’lik zamdan sonra yeni bir zam gündeme gelirken, memur emeklisinin alacağı altı aylık enflasyon farkı şimdiden yüzde 15’i buldu.
Mart ayında açıklanan enflasyon verilerine göre gıda fiyatlarında resmi olarak son bir yılda yaşanan fiyat artışı yüzde 70! Ayçiçek yağı, kırmızı et gibi ürünlere gelen fahiş zamlar vatandaşı zorluyor. Yeni Şafak gazetesinde yer alan bir habere göre; AK Parti ise yaptığı bir düzenleme çalışmasıyla bazı temel gıda ürünlerinin fiyatını sabitlemeyi düşünüyor.
HANGİ ÜRÜNLER DÜŞÜNÜLÜYOR?
Çalışmaların devam ettiği öğrenilen düzenlemeye göre un, yağ, şeker, bakliyat, bebek bezi ve temizlik maddeleri gibi 20-25 ürün belirlenecek ve bunların fiyatları yıl sonuna kadar sabitlenecek, çalışma Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu. Şirketlerin oluşacak zararı ise devlet tarafından sübvanse edilecek. Tıpkı vatandaşın olası kur zararının şu an Kur Korumalı Mevduat Hesabı tarafından giderildiği gibi.
Uzun yıllardır sabit piyasa ekonomisinin uygulandığı Türkiye’de böylesi bir uygulamaya yakın geçmişte pek rastlanmazken, benzer bir uygulamayı bu yılın başında Macaristan gerçekleştirdi. Üst üste 4. seçim zaferini geçen hafta sonu kazanan Başbakan Viktor Orban’ın planına göre; şeker, un, ayçiçek yağı, tavuk göğüsü, domuz bacağı ve süt gibi ürünlerin fiyatları 12 Ocak 2022 tarihinde alınan kararla 1 Şubat 2022’den itibaren 15 Ekim 2021 tarihli fiyatlarına sabitlenmişti.
EV KREDİSİ FAİZLERİNİ DONDURDULAR
Seçim öncesi alınan bu kararla birlikte Orban, akaryakıt fiyatlarını sabitlemiş, ev kredisi faizlerini dondurmuştu. Macaristan’da tüketici enflasyonu geçen kasım ayında yüzde 7,4 ile son 14 yılın en yüksek seviyesini görmüştü. Macaristan’da ayrıca 2 milyar dolarlık vergi indirimi, emekli maaşlarının artırılması ve asgari ücrete de zam gibi uygulamalara gitmişti. Orban seçim öncesi konuşmalarında, “Macaristan’daki aileleri koruyacağız” açıklamasında bulunmuştu. Macaristan’da haneler için elektrik ve doğalgaz fiyatları da sabitlendi.
Türkiye’de de enerji fiyatları üzerinde sübvansiyon var, geçen günlerde de temel gıda ürünleri üzerinden önemli bir KDV indiriminde bulunulmuştu. Bu indirimlerin raflara yansımadığını düşünenler de bir hayli fazla. Zincir marketler hakkında ikinci bir Rekabet Kurulu soruşturması açıldı. Geçen aylarda zincir marketlere 2.7 milyar TL gibi büyük bir para cezası kesilmişti.
SİSTEM SÜRDÜRÜLEBİLİR Mİ?
Peki fiyatlar üzerine konulan sınırlandırmalar ne kadar sürdürülebilir? AK Parti’nin çalışması 'Yıl sonuna kadar' diyor. Macaristan Başbakanı Orban ise enflasyonun şiddeti düşmezse 2022’nin ilk yarısına kadar fiyatları sabit tutmak istiyor.
Osmanlı döneminde de devlet yönetimi artan gıda fiyatlarını engellemek için dönem dönem ‘narh’ uygulamasına giderdi. Bu uygulama ile birlikte açık kamu yararı gereği, temel ihtiyaçları karşılayan mal ve hizmetlerin piyasa fiyatlarına -onları oluşturan etkenlere dokunulmadan- doğrudan müdahale edilerek belirli sınırları aşmasının önlenmesi maksadıyla resmî tavan fiyat belirlenmesi amaçlanıyordu.
Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethettikten sonra Unkapanı, Yemiş İskelesi Çardağı, Sebzehane Divanı ve Salhane’ye giderek, narh uygulamalarını denetlediği biliniyor.
‘NARHI DENETLEMEYENİ DENİZE ATIN’
Sultan IV Murat, Lehistan seferine çıkmadan önce 27 Nisan 1634 tarihinde Edirne’ye gelmiş. Bu sırada İstanbul’da seda yağın az bulunduğu ve pek pahalı olarak satıldığı padişaha duyurulmuştu. Narh işleri ile o zamanlar kadılar meşgul olurdu. İstanbul kadısı, Kara Çelebizâde Abdülâziz efendi idi. Pâdişah, derhal vazifesini yerine getirmeyen Kara Çelebizâde’nin bir gemiye bindirilerek, adalardan birine götürülüp denize atılması hakkında Bostancıbaşı Duçe’ye bir hattı hümâyun gönderdi. Emir derhal icra edildi.
Fakat, gemi adalara yakınlaşacağı sırada vezir Bayram paşanın yalvarmalarıyla ikinci bir hattı hümâyun gönderilerek, Abdülâziz efendinin denize atılmayıp, Kıbrıs’a sürülmesi emri verildi. Garip bir talih eseri olarak bu ikinci kurtuluş emri, hoca denize atılmadan gerçekleşti.
Kaynaklar: Yeni Şafak, Osmanlı İmparatorluğu’nda piyasa düzenlemeleri: 1500-1700 İstanbul kadı sicillerinde narh uygulamaları (Altuğ Murat Köktaş), Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, Reuters, Bloomberg