SON DAKİKA! DEAŞ'lı tutuklular ne olacak? Açıklama geldi!

Times gazetesi, Suriye'nin kuzeyinde güvenliğini Kürtlerin sağladığı, DEAŞ'lıların tutulduğu cezaevi ve kamplardan ilk firar haberlerinin gelmeye başladığını duyurdu ve Türkiye'nin askeri operasyonu sonucu güvenliğin çöktüğünü iddia etti.

Times, Kamışlı'daki Navkur cezaevinden dün 5 DEAŞ'lının kaçtığını ancak bu bilginin bağımsız kaynaklarca doğrulanamadığını, Kamışlı'da dün bomba yüklü araçla yapılan saldırıyı ise DEAŞ'ın üstlendiğini yazdı.

Cezaevlerinin güvenliğinden sorumlu Kürtlerin, Türkiye'nin operasyonuna karşı koymak için buralardan ayrılmasıyla, cezaevi ve kampların güvenlik ve düzeninin çökmeye başladığı aktarıldı.

ABD Başkanı Donald Trump da "Türkiye'nin ya da Kürtlerin kontrolü kaybetmesi olasılığına karşın ABD, 'Beetles' olarak bilinen ve Suriye'de kafa keserek infaz gerçekleştiren 2 DEAŞ militanını gözetimine aldı ve Suriye'nin dışına çıkararak ABD kontrolündeki güvenli bir bölgeye getirdi. Onlar kötünün de kötüsü." diyerek, Elsheikh ve Alexanda Kotey adlı 2 İngiliz DEAŞ militanının El-Hol Kampı'ndan çıkarılıp ülke dışına transfer edildiğini aktarmıştı.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN İSE DEAŞ'LI TUTUKLULAR HAKKINDA AÇIKLAMA GELDİ 

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada şunlar söylendi; 

Türkiye'nin Barış Pınarı Operasyonu kapsamında Suriye'nin kuzey doğusunu terörden arındırarak güvenli bölge oluşturma çabasını gölgelemeye yönelik çabaları yakından takip ediyoruz. 

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump ile yaptığı son telefon görüşmesinde belirttikleri üzere, Barış Pınarı Harekatıyla terörden arındırılacak alanlardaki alıkoyma merkezlerinde bulunan DEAŞ unsurlarının ve yine harekat alanındaki kamplarda bulunan ailelerinin gözetimini üstleneceğiz.  

Ülkemizce gözetim altına alınacak DEAŞ mensupları ve ailelerinin, bu aşamada, Suriye içinde terörden arındırılmış bölgelerde tutulması yönünde çalışmalar yapılacaktır.  

DEAŞ'la ilintili yabancı terörist savaşçıların suça karışmamış eş ve çocuklarının rehabilitasyonu konusunda vatandaşı oldukları ülkeler ve uluslararası örgütlerle birlikte çalışmaya hazırız.  

Öte yandan, kalıcı çözümün Suriye'de tutulan yabancı terörist savaşçılar ve ailelerinin, vatandaşlığını taşıdıkları menşe ülkelerce geri alınması, yargılanması ve rehabilitasyonundan geçtiği bilinmelidir. Bu doğrultuda uluslararası toplumun ortak çabalarını önemsiyoruz. Türkiye, uluslararası toplumun bu amaçla sarfedeceği gayretlere her türlü katkıyı vermeye devam edecektir.