İran'da en düşük katılımlı seçimde muhafazakarların zaferi

Ajans Bizim
İran Dünya haberleri
İran'da en düşük katılımlı seçimde muhafazakarların zaferi
Fotoğraf: DepoPhotos

İran İslam Cumhuriyetinin kırk beş yıllık tarihinde rekor düzeyde çekimser oy kullanılan cuma günkü seçimlerin kısmi sonuçları, muhafazakârların İran Parlamentosundaki kontrollerini güçlendireceğine işaret ediyor.

Parlamento ve Uzmanlar meclisi seçimlerine katılma oranının yüzde 41 civarında olduğunu tahmin ediliyor. Bu verinin doğrulanması halinde İslam Cumhuriyeti dönemindeki en düşük seçimlere katılma oranı hayata geçmiş olacak.

Oysa dinî lider Ali Hamaney ve rejim, katılma oranının yüksek olması için seçmenleri oy kullanmaya çağırmıştı.

Yüksek Rehber'in (dinî lider) atanmasından sorumlu Uzmanlar Meclisi'nin 88 üyesini ve Parlamentonun 290 milletvekilini seçmek yapılan çifte oylama, 85 milyon nüfuslu ülkede 61 milyon seçmenin yaklaşık 25 milyonunun oy kullandığı sanılıyor.

Bu seçimler, katı kıyafet kurallarına uymadığı gerekçesiyle 22 yaşındaki Mahsa Emini’nin gözaltına alınması sonrasında Eylül 2022’de hastanede ölmesinin ardından ülkeyi sarsan büyük protesto hareketinden bu yana yapılan ilk seçimler oldu.

Yetkililer için bir sınav olarak görülen bu seçimlerde rejim bakımından en önemli unsur, oylamaya katılmanın yüksek olmasıydı.

Veriler, Covid-19 krizinin başlangıcında düzenlenen 2020'deki bir önceki Parlamento seçimlerinde yüzde 42,57 olan katılım oranında belirgin bir düşüş eğilimi olduğunu gösteriyor. Bu oran, 1979'da İslam Cumhuriyetinin ilanından bu yana en düşük seviyedeydi.

Bir uyanış çağrısı

Yetkililer, yine de, "yabancı düşmanlar tarafından kışkırtılan seçimleri boykot etme planının" işe yaramadığını gösteren katılım düzeyini memnuniyetle karşıladı. Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, cumartesi günü yaptığı açıklamada, bunun 2022'deki "ayaklanmalardan sonra İran'ın düşmanlarına yaşatılan bir başka tarihi yenilgi" olduğunu söyledi.

Basın, seçimden çıkarılacak dersler konusunda ikiye bölündü. Reformist Ham Mihan gazetesi, bunun "iktidardan düşüşü" temsil ettiğini ve "seçimlerin ruhunun kaybedildiğini" yazdı.

Hükümet yanlısı İngilizce İran gazetesine göre seçim, "çeşitli nedenlerle oy kullanmayan 36 milyon insanın sesine kulak vermesi gereken" yetkililer için "bir uyandırma çağrısı".

Anlamsız seçimler

Reform partilerinin ana koalisyonu Reform Cephesi, adaylarının birçoğunun elenmesinden sonra bu "anlamsız seçimlere" katılmayı reddettiğini açıklamıştı.

Bu meydan okumanın bir sembolü olarak, bu kampın lideri, 1997-2005 yılları arasında ülkeyi yöneten eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi ilk kez oy kullanmadı.

Hatemi, oylamadan önce, sürgündeki rakiplerinin aksine boykot çağrısında bulunmadan, İran'ın "özgür ve rekabetçi seçimlerden çok uzakta" olduğunu söyleyerek, üzüntülerini dile getirdi.

Eski Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani (2013-2021), dinî Lideri atamaktan sorumlu Uzmanlar Meclisi adaylığının tartışmalı bir şekilde girmesinin engellenmesine rağmen sandık başına gitti.

Reformist Şark gazetesi, bu yüksek çekimserlik oranının ana sonucunun, bir sonraki Parlamentonun "düşük katılımın yarattığı fırsattan yararlanan" "radikal muhafazakârların elinde" Meclis’te daha fazla denetime sahip olmasına yol açması olabileceğini belirtti.

Tahran

Medyada yer alan bazı haberlere göre, geçersiz ve boş oy pusulalarının sayısı önceki seçimlere kıyasla daha yüksek!

Bazı medya haberlerine göre, katılımın sadece yüzde 25 civarında olduğu Tahran'da, cuma günü seçilen 12 milletvekilinin tamamı Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi hükümetini savunan aşırı muhafazakâr akıma mensup!

Muhafazakârlar ve aşırı muhafazakârlardan oluşan çoğunluk, İslam Cumhuriyetinin değerleri konusunda katı bir çizgiyi ve Batılı ülkelere, özellikle de İran'la diplomatik ilişkilerini sürdürmeyen ABD ve İsrail'e karşı sert bir tutumu destekliyor.

Daha ılımlı adaylar, yenilgiye uğradı ya da başkentte kalan koltukları doldurmak için Nisan ya da Mayıs ayında ikinci bir tura gitmek zorunda kalacak.