İklim değişikliği psikolojimizi bozdu! Nasıl başa çıkacağız?
Seller, aşırı sıcaklar, orman yangınları... Pek çok insan konuşmasa da iklim değişikliğinin yol açtığı doğa olaylarını yaşayanlar da yaşamayanlar da ciddi psikolojik sorunlarla uğraşıyor. Çözüm ne?
Sadece Türkiye’de değil dünyanın dört bir yanında bu yaz normalden daha sık doğal afetler görülmeye başladı. En son Rize ve Artvin’de yaşanan sellerde 6 vatandaşımız hayatını kaybetti 2 vatandaşımız ise hala ekipler tarafından aranıyor. Almanya’da yaşanan sel felaketinde ise 100’ü aşkın kişi hayata gözlerini yumdu.
Seller işin bir tarafı diğer bir konu ise aşırı sıcaklıklar. Bundan dört gün önce Cizre’de ölçülen 49.1 derece hissedilen sıcaklık ile Türkiye’nin sıcaklık rekoru kırıldı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne göre daha önce de 49 derece ile en yüksek sıcaklık rekoru yine Şırnak, Cizre’de kırılmıştı.
Bu aşırı doğa olaylarının çok konuşulmasa da afetleri yakından gören görmeyen insanların psikolojisi üzerinde de olumsuz bir etkisi var. Londra’daki Imperial College’ın yaptığı bir çalışmaya göre yüksek sıcaklıklar depresif bir ruh hali yaratırken yangınlar ve sıcaklık dalgaları travma riskini artırıyor.
AFET BÖLGELERİNDE DAHA UZUN KALIYORLAR
Kızılhaç’ın yerel afetler birimi operasyonlarını koordine eden Trevor Riggen eskiden afet bölgesinden birkaç gün kalıp ayrıldıklarını anlatırken şimdi vatandaşın psikolojisini düzeltmek için bölgede günlerce kaldıklarını söylüyor. Trevor, “Bakış açımızı değiştirdik artık anlık travmalara odaklanmak yerine farklı mental müdahale çeşitleri deniyoruz” diyor.
Genç kuşakların iklim değişikliği dolayısıyla eski kuşaklara göre daha endişeli olduğu ve gelecekten korktukları da bir gerçek. 16 yaşındaki ABD vatandaşı Adah Crandall, “Ne yaşandığını anlamıyorlar” diyor.
49 yaşındaki Andi Poland ise bu görüşün vücut bulmuş hali gibi. Teknikerlik mesleği ile uğraşan Poland, “Bu dünyada daha az vaktim kaldığı için gerçekten seviniyorum” diyor. İklim değişikliği hakkında çok da üzgün olmadığını söyleyen Poland, “Bu yaşadığımın üçte birini daha yaşayacağım” diye konuştu.
Küresel ısınmanın her geçen gün etkisini daha fazla hissettirdiği düşünülürse insanların sıcaklık psikolojisi ile başa çıkmaları gerekecek. Saygın tıp dergisi The Lancet’da yayımlanan bir çalışmaya göre insanlık bu soruna çözüm bulmak zorunda.
DERNEĞİ BİLE VAR
İklim değişikliği hakkında endişelenenler yalnız değil. Öyle ki ABD’de İklim Psikolojisi Derneği adı altında bir oluşum bile var. Oluşumun eş başkanı Merritt Juliano, “Dünyanın değiştiğini kabul etmeye başlayarak kendimizi biraz rahatlatabiliriz” diyor.
Amerikan Psikiyatristler Derneği’nin 1000 kişi ile yaptığı bir ankete katılanların yarısı iklim değişikliği sebebiyle mental sorunlar yaşadıklarını söylüyor. Afetlere maruz kalan pek çok insanda travma sonrası stres bozukluğu gözleniyor.
Stanford Üniversitesi’nde iklim ve psikoloji hakkında çalışan Britt Wray, “Kolumuzun uzanabildiği kadarını değiştirebiliriz” yorumunda bulunuyor.
İklim değişikliği konusunda travma yaşayan kişiler sorunları tek başına yaşadıklarını düşündükleri için ruh durumlarını düzeltemiyorlar. Sorunu paylaşarak daha rahat edebilirler.
Artvin'de sel yüzünden çöken binanın görüntüsü...?
DOĞAL YAŞAMI SEÇEREK MÜCADELE
43 yaşındaki Bradley Pitts dünyanın sanayi devleri tarafından mahvedildiğini söyleyerek New York’un kuzeyinde bir çiftlik satın aldığını ve doğru bir doğal yaşamı seçtiğini anlatıyor.
Çiftliğinde ekosisteme faydalı tarım yaptığını aktaran Wray, “Durup durumdan şikayet etmekten daha iyi hissediyorum” diyor.
Uzmanlara göre iklim değişikliğinin psikolojisini bozduğu insanlar çabalarınının büyük küçük olduğuna bakmadan bir şeyleri değiştirmek için çalışmalı.
17 yaşındaki lise öğrenci Charlie Sacha 2030 yılına kadar sera gazı salınımının yüzde 45 düşürülmesi gerektiğini öğrendiğinde ilk panik atağını geçirmiş.
Bu noktada insanların bazıları daha az endüstriyel ürün tüketmek için harcamalarından kısıyor.
*Yukarıdaki makalede yer alan bilgilerin tamamı The New York Times'ta Molly Peterson imzasıyla yayımlanan 'How to Calm Your Climate Anxiety' isimli makaleden alınmıştır.