Hayatımıza giren yeni 'tehlikeli' kelimeler: Taktik nükleer başlık, stratejik nükleer başlık...

Ukrayna ordusunun Rusya karşısında gösterdiği ilerlemenin ardından Kremlin Yönetimi'nin Ukrayna'daki 4 bölgeyi ilhak etme kararı vermesiyle Rusya Devlet Başkanı Putin'in sözleri de tartışma yarattı. Putin "Ülkemizin toprak bütünlüğü tehdit edilirse, şüphesiz Rusya'yı ve halkımızı korumak için mevcut tüm araçları kullanacağız. Bu bir blöf değil" diyerek akıllara nükleer savaş ihtimalini getirdi. 

Bunun üzerine ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Rusya'nın nükleer silah kullanacağına dair herhangi bir sinyal yok dedi. Ancak kimilerine göre; Ukrayna'nın Rus ordusu karşısında daha fazla ilerlemesi halinde Rusya'nın nükleer silah kullanmayacağının bir garantisi de yok. Bazı uzmanlar da Rusya'nın cephede durumu değiştirmek amaçlı etkisi nispeten küçük olan taktik nükleer silahlar kullanabileceğini savunuyor. Peki son zamanlarda duyduğumuz, taktik, stratejik, termonükleer gibi tehlikeli kavramlar ne anlama geliyor?

TAKTİK NÜKLEER BAŞLIK NEDİR? 

Taktik nükleer silahlar, savaş meydanında kullanılma niyetinde olan stratejik nükleer silahlara göre küçük etkili nükleer başlıklara deniyor. Geniş bir alanda radyoaktif serpinti yaratmadan belirli bir alandaki düşman hedeflerini yok etmek için tasarlanan taktik nükleer silahların etkileri 1 kiloton (Bin ton TNT patlayıcısına eşit güç) ile 100 kiloton arasındaki patlamalara eşit. Örneğin Hiroşima'ya atılan bomba 15 kiloton gücünde idi.

Taktik nükleer savaş başlıkları, seyir füzeleri ve top mermileri gibi geleneksel silahlara takılabiliyor. Ayrıca çeşitli gemi savar füzeler ile torpidolara da taktik nükleer başlık takılabiliyor. Çok küçük taktik nükleer başlıklar, çeşitli obüs toplarından da fırlatılabiliyor. Rusya'nın elinde 2 bin kadar taktik nükleer başlık olduğu savunuluyor. İddiaya göre Rusya'da toplam 5 bin 977 başlık var. 

STRATEJİK NÜKLEER SAVAŞ BAŞLIĞI NE?

Stratejik nükleer başlıklar ise bin kilo tona (1 megaton) kadar taktik nükleer başlıklardan çok daha büyük patlamalar yaratabiliyor. Bu tarz stratejik nükleer başlıklar, uzun mezilli füzeler ile taktik nükleer başlıklardan daha uzun mesafeden hedefi vurabiliyor. 

TERMONÜKLEER SAVAŞ BAŞLIĞI NE?

Hidrojen bombası olarak da bilinen, termonükleer savaş başlıkları 1 megatondan büyük patlamalar yaratabiliyor. Fizyon reaksiyonu (atomun parçalanması) mantığı ile çalışan taktik ya da stratejik başlıkların aksine termonükleer bombalar füzyon reaksiyonu (parçalanan atomun birleşmesi) ile çalışıyor. Karadan ya da deniz altlarından fırlatılan kıtalar arası balistik füzelere termonükleer başlıklar takılabiliyor. 

RUSYA NÜKLEER KULLANIRSA NATO CEVAP VERİR Mİ?

2. Dünya Savaşı hariç, bugüne kadar hiçbir savaşta nükleer bomba kullanılmadı. Rusya'nın Ukrayna Savaşı'nda nükleer bomba kullanması ihtimali hakkında konuşan Başkan Biden, savaşın çehresinin İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana hiç bir şeye benzemeyen şekilde değiştireceğini söylemiş ve bunun sonuçları olacağını kaydetmişti.

ABD ve NATO'nun olası bir nükleer silah kullanımına nasıl tepki vereceği kestirilemiyor. Uzmanlar NATO'nun çatışmaları daha fazla alevlendirmek istemeyeceğini ancak öte yandan da Rusya'nın adımlarına karşı net bir çizgi çekmek istediklerini belirtiyor. NATO'nun elinde 5 bin 788 nükleer başlık bulunduğu öne sürülüyor. İddiaya göre bunun 5 bin 328'i ABD'de, 280'i Fransa'ya, 180'i ise Birleşik Krallık'a ait.

Öte yandan uzmanlar, Rusya'nın nükleer silah kullanması halinde Çin'i kaybedebileceğini savunuyor. İngiliz nükleer uzmanı Dr. Heather Williams, "Rusya'nın Çin'e güçlü bir şekilde ihtiyacı var" derken Rusya'nın nükleer kullanması halinde Çin'in yanında durmayacağını ifade ediyor.

'ARMAGEDDON İHTİMALİ'

ABD Başkanı Joe Biden, dün yaptığı konuşmada ise Küba Füze Krizinden bu yana ilk kez 'Armageddon' (kıyamet) ihtimaliyle karşı karşıya kaldıklarını vurgulayarak kısaca nükleer kullanımın bir kıyamete yol açacağını ima etti.

ABD ve Sovyetler birliği Ekim 1962'de 'Küba Füze Krizi' olarak da adlandırılan olayda karşı karşıya gelmişti. Küba'ya giden ve nükleer başlık taşıyan Sovyet gemilerinin Küba'ya uygulanan abluka kurallarına uymamaları halinde batırılacakları yönünde ABD tarafından uyarılmış, bu dünyanın nükleer savaşa en yaklaştığı an olmuştu. İki ülke sorunu diplomasi yoluyla çözerken iki ülke arasında Moskova’da, 5 Temmuz 1963’te 'Nükleer Silah Denemelerinin Kısmi Yasaklanması Anlaşması'nı imzalanmıştı. 

Kaynaklar: BBC, New York Times, Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu 

Kaynak: Web Özel