Boris Johnson'ı neredeyse istifa ettirecek Partygate skandalı ne? Koltuğu yine de sallanıyor mu?

İngiltere'nin nefesini tuttuğu oylama sona erdi ve Başbakan Boris Johnson, lideri olduğu Muhafazakar Parti içerisindeki güven oylamasını 148'e karşı 211 oyla kazandı.

Peki nedir bu Partygate? Gerçekten Boris Johnson'ı gerçekten koltuğundan indirme ihtimali olan büyük bir skandal mıydı?

Londra Emniyet Müdürlüğü tarafından 20 Mayıs'ta tamamlanan soruşturmaya göre; başbakanlık binasında koronavirüs yasaklarının olduğu sekiz farklı tarihte düzenlenen etkinlikler nedeniyle 83 kişiye 126 adet ceza kesildiği ortaya çıktı.

SKANDAL YENİDEN ALEVLENDİ!

Başbakan Johnson ise bu süreçte sadece Haziran 2020'de katıldığı bir doğum günü partisi nedeniyle ceza aldı. Ancak 23 Mayıs'ta ITV skandalı yeniden alevlendiren fotoğraflara ulaştı. 13 Kasım 2020'de Başbakanlık İletişim Direktörü Lee Cain için düzenlenen veda partisinde çekilen çarpıcı karelerde Boris Johnson, kadeh kaldırırken görülüyor.

Fotoğrafın çekildiği tarihte ülkede sokağa çıkma yasakları ve karantina uygulamaları yürürlükteydi. Kurallar gereği iki ya da daha fazla kişinin kapalı mekanlarda buluşması yasaktı.

Söz konusu kareler hem polis hem de Johnson üzerindeki baskıyı oldukça artırdı. Daha önce de yine başbakanlık binasında Prens Philip'in ölümünden yalnızca günler sonra, 16 Nisan 2021'de, yine yasaklar sürerken parti verildiği hatta bir noktada gürültü sonucu güvenlik görevlilerinin partidekilere binayı terk etmeleri uyarısında bulunduğu ortaya çıkmıştı.

BBC'ye konuşan üç Başbakanlık çalışanı ise tüm ülke koronavirüs yasakları nedeniyle karantina altında yaşarken Downing Sokağı 10 Numara'da kuralların düzenli bir şekilde ihlal edildiğini aktarıyordu:

“Kurallar bizi bağlamıyordu, kendi balonumuzda yaşıyorduk. Her şey normalmiş gibi hayat devam ediyordu. Sosyal mesafe falan yoktu. Maske de takmıyorduk. Dışarıdaki dünyadan tamamen farklı bir hayat sürüyorduk. (Başbakan Johnson) hiç kimseye hiçbir şey söylemiyordu. Kendine de bir kadeh koyup içiyordu.”

YALAN BEYAN ORTAYA ÇIKTI...

Tüm bunların yanında Boris Johnson'ın yarattığı en büyük hayal kırıklıklarının başında net bir şekilde yalan söylediğinin tespit edilmesi oldu. 8 Aralık 2020'deki Avam Kamarası oturumunda İşçi Partisi Milletvekili Catherine West, Johnson'a 13 Kasım 2020'de başbakanlık konutunda bir parti yapılıp yapılmadığını sormuş ve Johnson buna "Hayır" yanıtını vermişti.

Boris Johnson bu süreçten bu zamana kadar sadece bir olaya ilişkin para cezasıyla kurtuldu. Ancak kendi partisinden de gelen yoğun tepkiler güven oyu sürecini kaçınılmaz kıldı. Oylama için partinin milletvekillerinden en az yüzde 15'inin (bu 54 milletvekiline denk geliyor) yazılı talepte bulunması gerekiyordu.

6 Haziran sabahında yüzde 15'lik sınır aşıldı. Kaç milletvekilinin güven oyu talep ettiği ise belirtilmedi. 22 kabinenin üyesinden 16'sı ise Boris Johnson'a destek verdiklerini açıkladı. Başbakan Johnson milletvekillerine özel olarak gönderdiği mesajda ise liderlik savaşının muhalefetteki İşçi Partisi'ne yarayacağını vurguladı.

GERÇEKTEN 'TARİHİ BİR FIRSAT' MI?

Bununla birlikte güven oyuna ilişkin başbakanlıktan gelen açıklamada “Bu oylama aylardır süren spekülasyonların sona erdirilmesi ve geçmişe çizgi çekilmesi için bir fırsat” ifadelerine yer verilse de geçmişteki örnekler kazanılan bir güven oyunun dahi uzun vadede kaybettirdiğini ortaya koyuyor.

Hatta çok uzun vadeye bile gerek yok zira Margaret Thatcher kendi partisi tarafından güven oyuna zorlandıktan sonra ilk turdan -yeteri çoğunluğu alamasa da- üstün ayrılmasına rağmen istifaya ikna edilmişti. Johnson'ın selefi Theresa May, oylamayı kazandıktan 6 ay sonra görevi bırakmış, bir başka eski başbakan John Major ise güven oyunu kazanıp 1997'deki genel seçimde İşçi Partisi ve Tony Blair'e karşı ağır bir yenilgi almıştı. Öyle ki oyların yüzde 43.2'sini alan İşçi Partisi, parlamentodaki sandalyelerin ise yüzde 63.4'ünü kapmayı başarmıştı.

*The Guardian, ITV, BBC

Çankırılı Boris Johnson'ın başı bu kez büyük belada! İşte adım adım yaşanan süreç...Dünya

Kaynak: Web Özel