Taliban gazetecilere kırbaçlarla işkence yaptı, BM'den 'durdurun' çağrısı geldi

BM İnsan Hakları Ofisi Sözcüsü Ravina Shamdasani, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında, Afganistan'ın çeşitli eyaletlerinde son 4 haftada düzenlenen barışçıl protestolarda Taliban'ın göstericilere hakiki mühimmat, cop ve kamçı ile karşılık verdiğini aktardı.

Shamdasani, 8 Eylül'de Taliban'ın izinsiz toplanmaları yasaklayan bir talimat yayımladığını, dün ise Kabil'in belirli bölgelerinde internet erişiminin yasaklandığını belirtti.

Afgan kadın ve erkeklerin ülkede belirsizliğin yaşandığı dönemde çalışma, eğitim ve hareket özgürlüğü de dahil olmak üzere insan haklarına saygı gösterilmesi için gösteriler düzenlediklerini ifade eden Shamdasani, iktidarı ele geçiren Taliban'ı göstericilerin sesini dinlemeye davet etti.

Shamdasani, "Taliban'ı, barışçıl toplanma hakkını kullananlara ve protestoları haber yapan gazetecilere yönelik güç kullanımını ve keyfi olarak gözaltına alınmaları derhal durdurmaya çağırıyoruz." dedi.

15-19 Ağustos'ta Nangarhar ve Kunar vilayetlerinde Taliban'ın kalabalığı dağıtmak için açtığı ateş sonucu bir yetişkin erkek ve bir gencin yaşamını yitirdiğini, 8 kişinin de yaralandığını belirten Shamdasani, 7 Eylül'de ise Herat kentinde Taliban'ın iki erkeği vurarak öldürdüğünü ve 7'sini de yaraladığını kaydetti.

"İKİ GAZETECİ TALİBAN TARAFINDAN SAATLERCE DÖVÜLDÜ" 

Shamdasani, yine 7 Eylül'de de güvenilir kaynaklara göre Taliban'ın başkent Kabil'de protestocuları dövdüğünü ve gözaltına aldığını, bunlar arasında bazı kadınlar ile 15 kadar gazetecinin de yar aldığını söyledi.

8 Eylül'de ise Kabil'in Dashti-Barchi bölgesinde çoğunluğu kadınlardan oluşan bir gösterici grubunu takip eden en az 5 gazetecinin tutuklandığını ifade eden Shamdasani, iki gazetecinin ise Taliban tarafından saatlerce ciddi şekilde dövüldüğünü kaydetti.

Pakistan'a yönelik protestolarını takip eden Etilaatruz gazetesinin muhabiri Taki Daryabi ile foto muhabiri Nematullah Nakdi, Taliban tarafından götürüldükleri karakolda cop, elektrik kablosu ve kamçıyla dövüldüklerini, birkaç saat sonra hiçbir açıklama yapılmadan serbest bırakıldıklarını anlattı.

Daryabi, "Beni başka bir odaya götürdüler ve ellerimi arkamdan kelepçelediler. Kendimi savunmamaya karar verdim çünkü beni daha da kötü döveceklerini düşündüm, bu yüzden vücudumun önünü korumak için yere uzandım. İçlerinden 8'i geldi ve beni dövmeye başladı. Sopa, lastik - ellerinde ne varsa. Yüzümdeki yara, suratımı tekmeledikleri ayakkabıların izi. Bilincimi kaybedince durdular. Beni hücrelerin olduğu başka bir binaya götürüp bıraktılar.Yaklaşık iki saat sonra bizi serbest bıraktıklarında zorlukla yürüyebiliyordum, ama hızlı yürümemizi söylüyorlardı. Çok ağrım vardı." derken, Nakdi ise, "Beni öldüreceklerini sandım. Neden dövüldüğümü sorduğumda, bana, 'Kafan kesilmediği için şanslısın' dediler." sözleriyle yaşadıklarını açıkladı. 

Uluslararası insan hakları hukukuna göre barışçıl protestocuların korunması gerektiğini hatırlatan Shamdasani, Taliban'ın protestoculara ve gazetecilere saygı göstermesini istedi.

Taliban'ın 15 Ağustos'ta Kabil'de kontrolü ele almasından sonra bazı kadınlar temel haklarının korunması için gösteriler düzenlemişti.

Kaynak: Haber Global TV