Pazartesinin sendromu bazen pazardan başlıyor

Yaşam Haberleri
Pazartesinin sendromu bazen pazardan başlıyor
Pazar sendromu, pazartesi günü işe ya da okula dönmenin yarattığı stres olarak ifade ediliyor. Fotoğraf: Shutterstock

Hafta sonunun ardından işe veya okula dönmek bazılarımız için normalden daha sancılı olabiliyor. Yeni haftanın stresini pazar günü uyanır uyanmaz yaşamaya başlayanlar dahi mevcut. Pazartesi günü okula gitmemek için karnımızı ağrıtan pazar sendromunun bir çaresi yok mu?

Nihayet haftanın yorgunluğunu atabileceğimiz günler geldi. Özellikle pazar günleri kimileri için hafta başından beri hayali kurulan etkinliklerin hayata geçirildiği ve güzelce dinlenilen bir gün. Kimileri içinse aksine, daha sabahtan başlayan stres, gün içinde bir sonraki haftanın huzursuzluğu ve uykusuzluk demek. İkinci gruptaysanız bilin ki yalnız değilsiniz ve pazar sendromuyla başa çıkmanın yolları mevcut...

Pazar sendromunu, işe ya da okula dönmenin yarattığı stres olarak tanımlamak mümkün. Cumadan tamamlanmamış ödevlerin pazar günü yük olması ya da pazartesi günü sıcak yatağımızı bırakıp işe dönmek, bazen cumartesiden canımızı sıkmaya başlayabiliyor.

Uzman psikolog Alanur Özalp bu durumu, tatil gibi bizi rahatlatan bir şeyin sona ermesiyle ve işin/okulun başlamasıyla ilgili bir kaygı olarak açıklıyor. “Tatilin devam etmesini istiyoruz ancak işe başlamak zorundayız” diyen Özalp, bunun da korkuya neden olduğuna işaret ediyor.

Korkunun bu kadar yaygın olmasının nedeninin ise bir kere bu hissi yaşadıktan sonra öğrenmemiz olduğunu vurgulayan Özalp, “Öğrendikten sonra bütün görevlerinizi tamamlamış olsanız dahi her pazar bu his ortaya çıkıyor” demekte.

BAZEN İŞ, BAZEN YOL, BAZEN DE ÖDEVLER...

Pazar sendromunu tetikleyen etkenler kişiden kişiye değişiklik gösterebiliyor. Öğrencilerde genelde son dakikaya bırakılmış ödevler stresi tetiklerken, yetişkinlerde ise bu etken sabah binilecek otobüs ya da pijamaları çıkarıp ofiste insanların içine karışma zorunluluğu olabiliyor.

Pazartesinin sendromu bazen pazardan başlıyor - Resim : 1
Uzmanlar, pazar günü yaşanan stresin öğrenilmiş bir his olduğuna işaret ediyor. Fotoğraf: Shutterstock

37 yaşındaki bir çocuk babası A.E., stresin pazar günleri özellikle akşamları başladığını belirterek, “Huzursuz hissediyorum çünkü temelde yaptığım işi sevmiyorum. Bu nedenle kendimi çok sıkıntılı hissediyorum” demekte. Sevdiği işi yaptığı dönemde hafta sonu çalışmasına rağmen sıkıntı çekmediğini aktaran A.E., durumu değiştirmek için iş arayışında olduğunu ancak çalıştığı sektördeki sorunların problemi çözümsüz kıldığını dile getiriyor.

29 yaşındaki Eda Kurtuluş ise, cumartesi gecesinden itibaren pazar günü iyice dinlenmesi ve yeterince uyuması gerektiğini düşündüğünü belirtiyor. Kurtuluş, “Çünkü pazartesi günü enerjiye ihtiyacım olacak stresi yaşıyorum. Pazar günü için uzun ve beni yoracağını düşündüğüm planlar yapamıyorum” diyor. Hafta yoğun başlayacağı için pazar günleri işlerine göz gezdirdiğini vurgulayan Kurtuluş, çoğu zaman pazarları yeni haftaya hazırlık yaparak geçirdiğini kaydediyor.

'MÜMKÜN OLDUĞUNCA EVDEN ÇALIŞMAYI DENİYORUM'

34 yaşındaki Gökalp Çetinel de pazarları uyanır uyanmaz pazartesi stresi çekenlerden... “Aslında çalışmakla hiçbir problemim yok ama özellikle yol gözümde çok büyüyor” şeklinde konuşan Çetinel, evden çalışacağı zamanlarda pazar stresinin azaltığının altını çiziyor.

Hafta başında stres yaşamamak için pazartesileri evden çalışmayı denediğine vurgu yapan Çetinel, bir de pazar günü kısa da olsa işlerini biraz toparlamaya çalıştığını söylüyor.

BİR DİLİM BAKLAVA YA DA FİLM

Uzman psikolog Alanur Özalp, pazar stresiyle başa çıkabilmek için sevdiğimiz şeyleri yapmanın önemine değiniyor. “Mesela bir dilim baklava yemek, bir film seyretmek faydalı olabilir” ifadelerine yer veren Özalp, rutini değiştirmenin de çok işe yaradığını belirtiyor. Özalp sözlerine şöyle devam ediyor:

“O korkunun geleceğini bildiğiniz zamanlarda bir arkadaşınızla telefonda sohbet ederek ya da sevdiğiniz bir yere giderek dikkatinizi başka yere yöneltirseniz kötü bir şey olacak korkusu ortadan kalkabilir. Pazar akşamı daha neşeli sohbetler yapılabilir.”

HER PAZAR KARNI AĞRIYAN ÖĞRENCİ

47 yaşındaki Sibel Peker, ikiz çocuk annesi. Peker'in çocukları şimdi üniversitede eğitim görüyor ancak Peker çocuklarının küçüklük yıllarında pazarların çok stresli geçtiğini dile getiriyor.

Pazartesinin sendromu bazen pazardan başlıyor - Resim : 2
Çocuklar, bazen ödev ve okul korkusundan dolayı pazar sendromu yaşayabiliyor. Fotoğraf: Shutterstock 

“Bu panik genelde pazar öğleden sonra, 'karnım ağrıyor, yarın okula gitmesem mi' diye başlardı” diyen Peker, kendisinde ise pazar sabahı yataktan kalkar kalkmaz stresin ortaya çıktığını kaydediyor. “Kendi okul hayatım boyunca hiç böyle stresli olmadım ama çocuklardaki stresi okula giden benmişim gibi yaşıyordum” şeklinde konuşan Peker, sözlerini şu şekilde sürdürüyor:

“Ödevlerin kontrolleri, çocukların banyosu, üniforma ve çanta hazırlıkları, akşam çocukları erken yatırma çabası derken stres oluyordu tabii. Bir de cumanın verdiği rahatlığın pazara panik şeklinde yansıması söz konusuydu. Cumaları 'Aman nasılsa okul tatil, iki gün boştayım, yaparım' hissinin verdiği rahatlığın pazar akşamı panik halini yaşıyorduk.”

Alanur Özlap, “Öğrenciler özellikle ödev yetişmediyse okula gitmek istemeyebiliyor, karnının ağrıdığını ya da midesinin bulandığını söyleyebiliyor” ifadelerine yer veriyor. Özalp, anne-babalara da şöyle sesleniyor:

“Ebeveynler bu korkuyu görmeye çalışmalı. Çocukken benzer korkular hissettiklerini hatırlayacaklardır.”

sidal.utkucu@haberglobal.com.tr 

Kaynak: Web Özel

okul