Fillerin kulakları neden bu kadar büyük? Aşırılık mı, seçkin tasarım mı?
Söz konusu filler olduğunda söylenecek çok şey var: Burun yerine beşinci bir uzuvları var gibi görünüyor, alet kullanıyorlar, ama belki de en göz önünde olan özellikleri başlarının her iki yanına takılı dev yelpazeleridir. Bu sadece bir aşırılık mı, yoksa seçkin bir tasarım mı?
Afrika fili, Loxodonta africana, dünyanın en büyük kara memelisi ve günümüz filleri arasında en büyük kulaklara sahip olanı. Aslında o kadar büyük ki, toplam yüzey alanlarının yüzde 20'sini oluşturuyor.
Büyüklüklerinin arkasındaki itici güç sıcaklık. Genel olarak bir günde yaklaşık 25 kilometre dolaşırlar, ancak gerçekten isterlerse 190 kilometreye kadar seyahat edebilirler. Tüm bu dolaşım, savanlardan otlaklara ve ormanlara kadar çeşitli habitatlarla karşılaştıkları anlamına gelir, ancak en sıcak olanları çöl ve kurak bölgelerdir. Optimum vücut sıcaklıkları 36°C'dir ancak buradaki sıcaklıklar çok daha yüksek olabilir.
Fillerin kulakları neden bu kadar büyük?
Büyük kulaklar, bu hayvanların çevresel koşullar ısındığında vücut sıcaklıklarını korumak için evrimleşmelerinin sadece bir yolu. Dev kulaklar, daha ince bir deri alanıyla karşılaşan çok sayıda kan damarı anlamına gelir ve bu da ısıyı boşaltmalarını kolaylaştırır. Çok büyük ama aynı zamanda ince bir uzantıya sahip olmak, daha büyük bir yüzey alanına sahip olduğu ve ısıyı dağıtmak için daha fazla fırsat sunduğu anlamına gelir. Dakikada yaklaşık 12 litre kanı kulaklarında dolaştırabildikleri tahmin ediliyor. Bu da iyi bir soğutma potansiyelidir.
Fil kulaklarının dev kanatlarını kutup ayısı kulakları olan sevimli saplarla karşılaştırdığınızda, aynı bilimin nasıl tersine işleyebileceğini göreceksiniz. Kutup ayıları diğer ayı türlerinden daha küçük kulaklara sahip olarak ısıyı daha iyi koruyabilirken, Afrika filinin diğer hayvanlardan daha büyük kulaklara sahip olması serin kalmaya çalışabileceği anlamına gelir.