Mucize gibi galibiyet

Galatasaray Göztepe karşısında özgüven tazeleyecek bir galibiyet aldı. Takımın böyle bir geri dönüşle “kavga edilerek” kazanılacak bir maça ihtiyacı vardı. Ancak Galatasaray bir maçta daha ortaya koyması gereken kalitenin çok uzağında kaldı.

Bunun sebeplerinden biri bireysel hatalar. Futbolda hiçbir taktik, hiçbir sistem, hiçbir formasyon bireysel hatanın önüne geçemez. Bireysel hatanın önüne geçmenin tek bir yolu var o da oyuncuyu değiştirmek.

Taylan Antalyalı’nın sezon başından beri  yaptığı  bireysel hataların bedelini Galatasaray çok ağır ödedi. Dün bu hatalara Ömer Bayram da eklendi. Galatasaray rakibine bu iki oyuncusuyla 2 çok basit penaltı hediye etti. Göztepe bu ikramı geri çevirip 2 penaltı Galatasaray’a geri vermese sonuç çok ağır olacaktı.

Bir diğer bireysel ısrar da Babel için söz konusu. Kulüp içinden kimle konuşsak, Babel’in antrenman performansına dikkat çekiyor ve idmanlarda çok iyi olduğunu söylüyor. Ancak gözden kaçan çok da ufak olmayan bir konu var. Babel’in maç performansı çok kötü.

BABEL BEKLENTİYİ KARŞILAMIYOR

3 sezondur kulüpte olan Babel’in beklentileri karşılaşamaya yaklaştığı anlar çok kısıtlı. Sezon sonunda gitmesi kesin olan, hatta devre arasında gitsin diye gözünün içine bakılan bir oyuncunun takıma hiçbir faydası yokken ısrarla 11 oynatılmasını akılla izah etmek gerçekten çok zor.

Üstelik Babel oynasın diye kesilen oyuncu Emre Kılınç, Torrent takıma katıldıktan sonra performansı artan tek futbolcu. Emre dün oyuna girdikten sonra maçı çeviren isimdi Galatasaray’da. Rakip yarı sahadaki bütün boşlukları kullandı ve çok önemli işler yaptı.

Rakibe göre teknik direktörlerin bazı oyuncu değişiklikleri yapması kabul edilebilir bir durum. Ancak yer değiştirenler arasında  form ya da kalite olarak uçurum varsa bu tarz değişiklikler oldukça radikal kalıyor. Sol bekte Van Aanholt ile Ömer arasındaki kalite uçurumu ya da Emre Kılınç’la Babel arasındaki form uçurumu gibi.

ARTIK BİR İLK 11 OLUŞMALI

Domenec Torrent takımı tanımak için yeterli süreyi geçirdi ve artık kafasında bir ilk 11 oturtması gerekiyor. Çünkü Galatasaray’ın ligin kalan bölümündeki maçları da Göztepe maçından çok kolay olmayacak.

Olumsuzlukları saydıktan sonra Galatasaray adına olumlu yanlara geçelim. Birkaç haftadır performansıyla eleştirilen Victor Nelsson dün kusursuza yakın bir savunma performansı sergiledi. Danimarkalı stoper 8 hava topu ve 9 ikili mücadele kazanırken 8 top uzaklaştırarak bu üç alanda maçın en iyisi oldu. Bir de bu performansı Galatasaray kariyerindeki ilk golünü atarak taçlandırdı.

Galatasaray taraftarını mutlu eden bir diğer görüntü de Gomis’in liderliğiydi. Fransız forvet oyuna girdikten sonra o kadar yüksek bir enerji ortaya koydu ki, takım arkadaşlarını maçı çevirebileceklerine ikna etti. Onun hırçınlığı Emre Kılınç’ın kalitesiyle birleşince Galatasaray maçın son 20 dakikasını çok farklı bir frekansta oynadı. Bafetimbi Gomis baskı altında 2 penaltıda da hata yapmadı ve maçı takımına kazandırdı.

Şimdi Galatasaray’ın önünde kritik bir Çaykur Rizespor maçı var. Galatasaray bu mücadelesini devam ettirip sahaya biraz daha kalite koyabilirse yeniden taraftarını yanına çeker ve sezon beklentilerin uzağında olsa da gelecek sezona umutla bakılabilecek bir noktada biter.

Kaynak: Web Özel