Tehlikenin yeni adı: Batı Nil Virüsü! Bu 4 belirtiye dikkat
Yeni tehlike Batı Nil Virüsü, şimdiden herkesi tedirgin etmeye başladı. Virüsün taşıyıcısı olan culex türü sivrisineğin Türkiye’de de olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ayşegül Ulu Kılıç, Batı Nil Virüsü hakkında uyardı, 4 belirtiye dikkat çekti.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Ulu Kılıç, “Dünyada her yıl milyonlarca insan, sivrisineklerin taşıdığı hastalıklara bağlı olarak hayatını kaybediyor. Sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşan bir tür viral enfeksiyon olan Batı Nil Virüsü hastalığı da günden güne yaygınlaşıyor.
Habertürk'ün haberine göre, Enfekte olanlarda kuluçka süresi 2-14 gün arasında değişirken, henüz aşı ya da ilacı bulunmayan bu hastalıktan korunmak için önlem almak gerekiyor. Batı Nil Virüsü insanlarda enfeksiyona yol açmaktadır. Ana konağı vahşi kuşlar olan Batı Nil Virüsü insanlara en sık culex cinsi sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşmaktadır. Hastalık kişiden kişiye bulaşmamaktadır. Daha nadir olarak da kan transfüzyonu ve organ nakliyle bulaşmaktadır. Doğum sırasında anneden bebeğe de geçtiği bilinmektedir. Geçmişte dünya çapında büyük salgınlara neden olan virüsü taşıyan culex türü sivrisinekler ülkemizde de görülmektedir” dedi.
VİRÜSÜ KAPANLARIN YÜZDE 80'İNDE BELİRTİ YOK
Kılıç, virüsü kapanların yüzde 80’inde belirti olmadığını söyleyerek, “Batı Nil Virüsü ile enfekte olan kişilerde hastalığın yüzde 80 oranında belirti vermediği söylenebilir. Hastalığın varlığına dair belirti gösteren yüzde 20’lik dilimde yer alan semptomatik vakaların yüzde 90’ında ise Batı Nil Ateşi olarak bilinen yüksek ateş görülmektedir. Sinir sistemi tutulumu ise toplam semptomatik vakaların yüzde 1’inde görülür.
Batı Nil Virüsü’ne bağlı olarak görülen sinir sistemi tutulumu sonucunda Batı Nil Nöro İnvaziv Hastalık (BNNI) olarak tanımlanan hastalık gelişmektedir. BNNI’nın yaklaşık yüzde 65’i ensefalit (beyin iltihabı), yüzde 30’u menenjit ve geriye kalan yüzde 5’lik kesim ise akut flask paralizi olarak tanımlanan felç türü ile seyreder. Tüm Batı Nil Virüsü vakalarının yüzde 1’i menenjit, ensefalit ve felç ile sonuçlanmaktadır. Ensefalit ile sonuçlanan vakaların ise yaklaşık yüzde 20’si hayatını kaybederken, bu oran felç vakalarında yüzde 10 ile yüzde 50 arasında yer alır” dedi.
AŞISI VE İLACI YOK
Virüsün aşısı ve ilacı olmadığı için tedavi kısmının çok önemli olduğunu söyleyen Kılıç, sözlerine şu şekilde devam etti: “Ülkemizde 2010 yılından Kasım 2021’e kadar olan sürede 107 hasta bildirimi yapılmıştır, bunların 15’i ölümle sonuçlanmıştır. Geçtiğimiz haftaki güncellemeden bu yana ve 31 Ağustos 2022 itibariyle, Avrupa Birliği ülkelerinde 45 kişinin enfekte olduğu belirlendi. Bu enfeksiyonlara bağlı 5 ölüm bildirdi.