Birçok unsur tetikliyor: Bu hastalık, 40 yaş altını hedef alıyor!
Halk arasında "Huzursuz Bağırsak Sendromu" olarak bilinen İrritabl Bağırsak Sendromu, özellikle 40 yaşın altındaki kişileri ve kadınları yakalıyor. Peki dengesiz beslenme ve psikolojik problemler gibi pek çok tetikleyici unsuru olan bu hastalık önlenebilir mi?
Beslenme, stres, genetik gibi çok farklı sebepleri olan İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS), sindirim sistemini etkileyen ve hayat kalitesini düşüren yaygın hastalıkların başında geliyor.
Halk arasında Huzursuz Bağırsak Sendromu olarak da bilinen ve genellikle mide krampları, şişkinlik, ishal, kabızlık gibi belirtilerle kendini gösteren bu hastalık hakkında önemli bilgiler aktaran Fitoterapist Uzmanı Dr. Muammer Yıldız, korunma yollarını, tedavi ve beslenmeye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
40 YAŞ ALTI BİREYLER VE KADINLAR RİSK ALTINDA
Huzursuzluk Bağırsak Sendromu (IBS) genellikle 40 yaş altı insanlarda ve özellikle kadınlarda daha çok görülen bağırsaklardaki fonksiyonel işlev bozukluğudur. Bu hastalığı tetikleyen birçok unsur olmasına rağmen genellikle dengesiz beslenen, fazla ilaç kullanan, genetik bağırsak rahatsızlığı olan ve psikolojik sorunlardan kaynaklanmaktadır. Huzursuz bağırsak sendromu aşırı karbonhidrat tüketen insanlarda daha fazla görülür özellikle ekmek bu hastalığın ana nedenlerinden biridir. Demir eksikliği ve kansızlık tetikleyici unsurlarından biri.
NASIL BESLENMELİ?
Günümüzde genetiği değiştirilmiş gıdalar insan sağlığı için büyük tehlike. Huzursuz Bağırsak Sendromu belirtilerini gösteren hastaların ekmek ve şeker gibi genetiği değiştirilmiş gıdalardan uzak durması gerekiyor. Hazmı kolay ve çeşitliliği olan bir beslenme türünün tercih edilmesi bu hastalığın iyileşmesine önemli katkı sunacaktır. Yani bir yemeği ikinci gün de tüketmemek gerekiyor, öğün ve gün içinde aynı olabilir ama ertesi günlerde farklı yemekler tüketilmelidir.
Çünkü bağırsak florası için çok önemlidir, mikro flora denilen faydalı bakteriler bu çeşitlilikten beslenir. Dolayısı ile tüketilecek hem probiyotik hem prebiyotik açısından zengin besinlerin tüketilmesi bu hastalığın iyileşmesi ve hastalıktan korunmak için çok çok etkili olacaktır. Ayrıca stresten uzaklaşmak da tedavi sürecine ciddi katkı sağlar. Kızartma ve paketli sentetik ürünlerden uzak durmak bu hastalıktan koruyucu bir adım olacaktır.