Bilal Sonses: 'Aldatılmam 250 şarkı yaptırdı'
Son dönemin popüler şarkıcılarından Bilal Sonses, "Bu parçanın özünde aşk ve aldatılma meselesi var" ifadelerini kullandı. Sonses, sözlerine, "Aldatıldığımda daha 16 yaşındaydım. Bu duyguları çok yoğun yaşadığım bir dönemdi. Bu olay bana iki yüz belki de iki yüz elli şarkı yazdırdı" dedi.
Şarkıcı Bilal Sonses, YouTube'da yayınlanan ve psikolog Gökhan Çınar'ın sunduğu 'Katarsis' adlı programa konuk oldu. Samimi açıklamalarda bulunan Sonses, çocukluğunu, büyüme hikayesini, babasının vefatından sonraki yaşantısını ve müzikal hayatını anlattı.
"KENDİMLE MUTLU OLMAYI ÖĞRENDİM"
Hakkında bilinmeyenleri de açıklayan Bilal Sonses, sözlerine, "Kariyer olarak hayal ettiğim şeylerin çok ötesinde güzel bir dönemdeyim. İçeride biraz daha karmaşık bu durum. Bazı şeylere alışmaya çalışıyorum. Karmaşık ama yine de güzel bir dönem yaşıyorum diyebilirim. Genellikle kendi halimdeyim. Sakinliği ve sessizliği çok seviyorum. Kendimle mutlu olabilmeyi öğrendim. Hayatta çok büyük isteklerim yoktur. Çok kısıtlı şeylerden keyif alabiliyorum. Gece hayatı gibi alışkanlıklarım hiç olmadı mesela. Genellikle dostlarımla ve ailemle vakit geçirmekten çok büyük mutluluk duyuyorum." şeklinde başladı.
"ŞİMDİ HİÇBİR ŞEYİN TADI YOK GİBİ"
Çocukluğuna ait anılarını paylaşan şarkıcı, "Babamı dokuz yaşında kaybettiğim için kendi halinde mütevaziıbir ailede büyüdüm. Ben, annem, anneannem, dedem ve dayım ile yaşadım. O dönemler çok mutlu olduğumu düşünüyordum. Şimdilerde ise hiçbir şeyin tadı yok gibi. Annem, babamın vefatından dolayı bana hep güçlü davrandı. Hem anne hem de baba olan bir annem oldu uzun yıllar. Çalışıp, bana bakıyordu. Şimdi düşündüğümde o yaşta bir kadına göre çok ağır yükler edinmişti. Babamı çok hatırlamıyorum. Ben beş yaşındaydım zaten annem ve babam ayrılmışlardı. Babamı çok az görebiliyordum. Onu hayal meyal hatırlıyorum. Çok sempatik biri olduğunu biliyorum. Küçükken onunla boşanmaları yüzünden pek vakit geçiremedik. Bence eşler elbette boşanabilir bu çok doğal bir şey ama çocuklarını neye maruz bırakıldığına dikkat etmeliler. O an belki o stres ve sinirle belki çocuğu düşünemiyorsun ama o çocukta ileride bu durumun yansımaları çok farklı oluyor. O dönemleri hatırladığımda çok korkmuştum, ağlamıştım. İleride ise çok fazla enkaz bırakmıştır bende. Ben babamın müzisyen tarafıyla tanışabildim. Hayata dair hatırladığım ilk şeylerden biridir bu. Yanlış hatırlamıyorsam iki buçuk yaşındayken boş kaset karşısında ben, annem ve babam şarkı kaydetmeye çalışıyorduk" dedi.
"BABAMIN VEFATINI YAŞIM İLERLEDİKÇE İDRAK ETTİM"
Çocukluk anılarını anlatmaya devam eden Sonses, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Bu hayatta hep tedbirli olmamı öğreten kişi annemdir. Şu an bile hayatımın her noktasında onun söylediklerini yaşıyorum. Babam o zamanlarda da sahneye çıkıyordu. Dolayısıyla geç saatlerde eve geliyordu ve bu durum evlilikleri açısından sağlıklı bir durum yaratmadı. Onun ölümünü ise okuldan döndüğüm bir gün öğrendim. İlkokul dördüncü sınıfa gidiyordum ve sabahçıydım. Öğlen saat on iki gibi okuldan çıkacaktım. O gün annem gelip, beni okuldan alacaktı. O dönemler telefon da olmadığı için ben annemi bekledim, bekledim ama o gelmedi. Tam hatırlayamıyorum, ardından ben eve tek gittim. Eve tam girmek üzereyken evin önünde bir sürü ayakkabı gördüm. Çocukluğuma kazınan o fotoğrafı hiç unutmam. O dönem bu durum karşısında ağladım ama tam olarak ne olduğunu anlamamıştım. Çünkü o yaşta anlamıyorsunuz. Ölümün de tam olarak ne olduğunu bilmiyorsunuz. Babam herhalde bir ay sonra geri gelecek gibi geliyordu. Zaman geçtikçe bunun etkinlerini daha net anladım. Okulda mesela, 'Baban ne iş yapıyor?' diye sorduklarında kalakalıyordum. Böyle sorulara maruz kalarak anlıyorsunuz. Babamın şarkılarını sürekli dinlerim. Çok fazla anı paylaşamadığım için hatırladıklarım çok sınırlı. Kendisi zamanında müzik sektöründe olduğu için onun arkadaşlarıyla denk geldiğim zaman, 'Bana bir anınızı anlatır mısınız? Nasıl biriydi? Neler yapıyordu?' gibi sorular soruyorum onlara. Yirmi sene önceki şeyleri soruyorum ama en ince ayrıntısına kadar anlatmalarını istiyorum genellikle. Esir alıyorum çoğu zaman bu insanları. Babamın nasıl biri olduğu kafamda otursun istiyorum. Biraz da kendi içimde onu yeni yeni affetmeye çalışıyorum. Onun da ne yaşadığını bilemeyiz tabii.
"ALDATILMAM 250 ŞARKI YAPTIRDI"
Hassas bir insan olduğunu aktaran şarkıcı, "İçimdeki Sen" şarkısının hikayesi açıkladı. "Bu şarkının özünde aşk ve aldatılma meselesi var." diyen şarkıcı, "O olayı yaşadığımda daha 16 yaşındaydım. Bu duyguları çok yoğun yaşadığım bir dönemdi. Bu olay bana iki yüz belki de iki yüz elli şarkı yazdırdı. ’İçimdeki Sen’ bunlardan sadece biriydi. İnsanlar sadece bunu duydu. Şimdi acı çekiyorum gibi bir şey yok tabii. O günleri düşündüğümde bu anılarımdan besleniyorum. Aşkı çok yoğun yaşıyordum. Aşık olduğum kişiye, 'Sana şu şarkıyı yazdım' diyebiliyordum. Karşımdaki kişi ve benim için çok güzel bir duyguydu bu. Bütün hayatım bu oluyordu. Bahsettiğim o ilişki iki ay kadar sürdü. İki ayın sonunda aldatıldım. Tesadüfen mesajla öğrendiğim bunu. Çok sinirlendim ve üzüldüm. Etkisi bende aylarca sürdü. Gececi olarak o dönem otelde staj yaparak çalışıyordum. Bana tek faydası şarkılar bırakması oldu. Müzik benim için hep iyileştirici oldu. Her zaman elimden geldiği kadar olduğum gibi görünmeye çalıştım" şeklinde konuştu.
Kaynak: Haber Global TV