Osman Kavala'nın tutukluluğu devam edecek
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yargılanan Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin açılan davada, firari sanık eski CIA Danışmanı Henri Jak Barkey ile "Anayasa'yı ihlal" ve "siyasi veya askeri casusluk" suçlamalarından yargılanan sanık Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, tanıkların ve avukatların beyanları alındı.
Beyanların ardından görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı, Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına, Leyla Alaton'un tanık olarak çağrılmasına ve Barkey hakkındaki yakalama kararının devamına karar verilmesini talep etti.
Talebin ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Osman Kavala'nın tutukluluk halinin devamına ve Leyla Alaton'un tanık olarak çağrılmasına karar verdi.
Firari sanık Barkey hakkındaki yakalama kararının devamına hükmeden heyet, duruşmayı 5 Şubat 2021'e erteledi.
"ORDU'NUN SİYASETE MÜDAHALE ETMESİNİ ELEŞTİRDİM"
Sanık Kavala, hayatı boyunca askeri darbelere karşı çıktığını savunarak, "Ordunun siyasete müdahale etmesini eleştirdim. Gülenci örgütlenme ağı ile hiçbir ilişkim olmadı. Darbe girişimini desteklemek hayat deneyimime, dünya görüşüme ve etik değerlerime tamamen terstir. İddianamede, Adil Öksüz'ün ABD'ye gitmesi ile benim Almanya seyahatimin aynı zamana rastlamış olmasının aramızda irtibat olduğunun delili olarak sunulması da, olağanüstü ölçüde mantıksız bir iddiadır. " dedi.
Diğer sanık Barkey ile 18 Temmuz 2016'da bir lokantada tesadüfen karşılaşmak dışında hiçbir görüşmesi ve telefon konuşması olmadığını öne süren Kavala, Barkey ile HTS sinyallerinin birbirine yakın tespit edilmesinin de, çalışma ofisi ile Barkey'in kaldığı otellerin konumu nedeniyle olabileceğini ifade etti.
Sanık Kavala, Türkiye ve Avrupa Birliği arasında 2002 yılında yapılan anlaşma uyarınca, sivil toplum kuruluşlarına Avrupa Birliği'nden fon desteği sağlandığını, Anadolu Kültür Vakfının da bu kapsamda AB'den ve başka kuruluşlardan fon desteği aldığını söyledi.
Vakıf olarak birçok ilde kültürel ve sanatsal etkinlikler yaptığını, atölyeler ve sergiler düzenlediklerini, bazı çalışmalarına da ödül verildiğini belirten Kavala, "İddianamede Açık Toplum Vakfı'nın faaliyetleri kapsamında bana yöneltilmiş olan suçlamalar da temelsizdir. Bu vakıf yasalara ve mevzuata uygun biçimde faaliyet göstermiş ve yasalara uygun biçimde yürütülen projelere destek vermiştir. Açık Toplum Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi olarak ben de vakfın faaliyetlerinden sorumluyum. Ancak hiçbir zaman vakfı temsil etme, vakıf adına karar verme, fon kullandırma konularında özel bir yetkim, görevim olmadı. Gerçeklikten bu kadar kopuk, bu kadar tuhaf suçlamalar gerekçe gösterilerek bir ihlal, bir beraat, iki defa da tahliye kararına rağmen yıllarca tutuklu kalmam, sıradan bir hak ihlali değildir, benim için bir tür manevi, işkence haline gelmiştir. Umarım yurttaşlarımızın özgürlüklerinden mahrum kalmasına yol açan, temelsiz, delilsiz, mantıksız suçlamaların en aşırılarını içeren bu iddianame türünün son örneği olur." diye konuştu.
"ALATON'UN DARBE GİRİŞİMİNİ 1 HAFTA ÖNCEDEN HENRİ BARKEY'DEN ÖĞRENDİĞİNİ BİLİYORUM"
Kavala'nın savunmasının ardından tanık ifadelerine geçildi. Tanık Cem Fadıl Bozkurt, Osman Kavala'nın 15 Temmuz darbe girişimiyle bir ilgisi olup olmadığını bilmediğini anlatarak, "Alaton'lar benim ortağımdı. İshak Alaton'un darbe girişimini 1 hafta önce den Henri Barkey'den öğrendiğini biliyorum. Darbeden kısa süre sonra beni İshak Bey'in doktoru aradı. İshak Bey'in dilinin altında tümör olduğunu, bir kısmını aldığını, bir kısmının yurt dışında tedavi edilmesi gerektiğini, ancak İshak Bey'in buna rıza göstermediğini söyledi. Ben de İshak Bey'i aradım. Sağlık durumundan konuştuktan sonra bana 15 Temmuz'da nerede olduğumu sordu. Söyledim. Kendisi de Türkiye'de olduğunu söyleyerek, 'Leyla Amerika'ya gitti çocuklarla.' dedi. 'Siz niye gitmediniz?' diye sordum. 'Beni bu saatten sonra alsalar ne olur' dedi." ifadelerini kullandı.
Bozkurt, ifadesinin devamında şunları söyledi:
"'Sizin hala FETÖ ile irtibatınız var mı?' diye sordum. 'Geçen hafta Hanri buradaydı.' Olayları ondan öğrendik, çocukları da önlem amaçlı Amerika'ya yolladık.' dedi. Bir süre sonra tedaviye gitti, döndü ama bir süre sonra öldü zaten. İshak Bey ile Osman Kavala'nın da yakın ilişkisi vardı. Soros ile İshak Bey, ABD'deki Açık Toplum Vakfının Türkiye'deki şubesi gibi bir şey açmayı düşünüyorlardı 2004'te. Can Paker, Leyla Alaton ve Osman Kavala açık toplum hareketini başlattılar, 2009'da da vakfı kurdular. Vakfın içinde çalışma komiteleri vardı. Leyla Alaton ile Osman Kavala, 'strateji geliştirme' komitesinde birlikte çalışıyorlardı. Bu bilgiler açık kaynaklarda da vardı, 15 Temmuz'dan sonra sitelerden kaldırmışlar."
Sanık Osman Kavala, tanığa, "Benim Leyla Alaton ile birlikte aynı komitede çalıştığım kanısına nasıl vardınız? Böyle bir şey yok" şeklinde konuşunca tanık Bozkurt, "Web sitelerinde açıkça yazıyordu." dedi.
Duruşmada dinlenilen tanıklardan, Henri Barkey'in Büyükada'da toplantı yaptığı otelin resepsiyon görevlisi Ayhan Ulaş da ifade verdi. Tanık Ulaş, "Kavala'yı tanımıyorum. Barkey çalıştığım otele gelmişti. 15 Temmuz'dan 2 gün sonra otelden ayrıldılar. Ayrıldıklarında resepsiyonda Pensilvanya çanı gördüm. Müdürlüğe teslim ettim, onlar da emniyete teslim etti." dedi.
Kaynak: AA