Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz

Marmara Denizi'nde müsilaj yoğunken Türkiye günlerce çevre kirliliğini konuştu. Müsilaj yüzeyden temizlendikten sonra başka gündem maddelerine odaklanmaya devam ettik fakat su kaynaklarımızı kirletmeye kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Günlerce Marmara Denizi'ni dayanılmaz bir görüntüye çeviren müsilajı konuştuk. Ekiplerin yoğun mücadelesi ile müsilaj görünür yerlerden temizlendi ve başka gündemler ile ilgilenmeye devam ettik. Ancak devletin önlemleri ve uzmanların uyarıların rağmen yaşananlardan ders alınmadığı açık. Hemen hemen her gün yurdun başka bir yerinden bir çevre felaketi haberi geliyor.

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz - Resim : 1

Kırklareli Lüleburgaz

YÜZLECE BALIK ÖLDÜ

Daha bugün Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesindeki hayvan çiftliğinden gölete borular arayıcılığıyla boşaltılan sıvılaştırılmış hayvan gübresi gölün kirlenmesine ve yüzlerce balığın ölmesine neden olduğu ortaya çıktı. Çengelli Köyü'nün Kayacık mevkisindeki gölette telef olmuş çok sayıda balık olduğunu fark eden vatandaşlar durumu jandarmaya bildirdi. Yapılan incelemenin ardında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri tarafından göletten numune alarak söz konusu işletmeye 96 bin 525 lira ceza kesildi. 

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz - Resim : 2

Kastamonu Hanönü İlçesi

SUYUN RENGİ KIRMIZIYA DÖNDÜ

Bir diğer çevre kirliliğine neden olan olay ise 28 Ağustos'ta Kastamonu Hanönü Pazaryeri'nde meydana geldi. Eski Çevre ve Şehircilik Bakanlığı müsteşarı Mustafa Öztürk'ün sosyal medya paylaşımına göre; bir maden şirketine ait kimyasal madde taşıyan tırın dorsesindeki depo kısmındaki delikten sızan kimyasal madde önce kanalizasyona daha sonra ise ırmağa kadar gitti. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde ırmağa karışanm kimsal madde nedeniyle suyun renginin kırmızıya döndüğü görülüyor. 

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz - Resim : 3

Bursa Gürsu ilçesi Canbazlar Köyü

ARITMADAN DEREYE

Yine Öztürk'ün sosyal medya paylaşımına göre; Bursa Gürsu ilçesi Canbazlar Köyü'nde, atık suların arıtılmadan dereye deşart edilmeye devam ediyor. Konunun uzmanları yaşanan müsilaj felaketinde dereler yoluyla Marmara'ya akan atık suları işaret etmişlerdi.    

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz - Resim : 4

Edirne Bayır Deresi

DERE ÇÖPLÜĞE DÖNDÜ

Bir başka kirlilik örneği Edirne'deki Tunca Nehri'nin kollarından olan Bayır Deresi. Demirören Haber Ajansı'nın haberine göre; tesis ve evsel atıklarla kirlenen derenin yüzeyi çöplerle dolu. Besicilerin hayvanlarının su içtiği, üreticilerin de tarlalarını sulamada faydalandığı dere, kirlilik nedeniyle yosunlarla kaplanıp yeşile büründü. Olay 22 Ağustos tarihinde ortaya çıktı.

Müsilaj görünürde yok ama çevreyi kirletmeye devam ediyoruz - Resim : 5

Hatay Samandağ

SAMANDAĞ'A ULAŞTI

Suriye'deki enerji santralinden yayılan ve Akdeniz kıyısındaki ülkeleri tehdit eden petrol sızıntısı, Hatay'ın Samandağ sahiline ulaştı. Petrol atıkları Samandağ'da sahile vurdu. Hatay Valisi Rahmi Doğan yaptığı açıklamda, “Tedbirleri alıyoruz devletimizin tüm imkanlarıyla buradayız. Hem denizden hem karadan müdahalemiz devam ediyor” dedi.

Türkiye

"MoTAT YAYGINLAŞTIRILMALI"

Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde çevreyi kirleten atıklarla ilgili haberglobal.com.tr'ye konuşan Çevre Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Bu tip sıvı atıklar üretildiği yerden nihayi bertaraf tesisine kadar denetleme, takip ve raporlama sistemi olması gerekiyor. Bunun içinde bakanlığın oluşturduğu Mobil Atık Takip Sistemi (MoTAT) yaygınlaştırılmalı ve geliştirilmeli" diyor.

MoTAT sisteminin acilen devreye girmesi gerektiğnin altını çizen Öztürk, uygulamayla tesislerde üretim başında ne kadar atık oluştuğu, hangi tip araçlarla taşınacağı ve bu atığın geri kazanım tesisleri ya da bertaraf tesislerinde nasıl bertaraf edildiği lisanslı olarak ortaya döküdüğünü söylüyor.

"EKOLOJİK DENGEYİ ÖLDÜRÜR"

Atıklar takip edilmezse bu tarz vakaların artarak devam edeceğini söyleyen Öztürk, "Bu olaylar göllerimizin, akarsularımızın ciddi şekilde kirlenmesine yok açar. Dünyanın her yerine bu denetim yapılıyor. Kirletme potansiyeli yüksek sıvı atıkların kesinlikle kontrol altına alınması gerikiyor. Oradaki ekolojik dengeyi ciddi bir şekilde öldürür" dedi.

İllegal döküm yapanlarla ilgili çevre kanunun net olduğunu belirten Öztürk, "2 milyonun üzerinde idari para cezası yaptırımı uygulanabileceğini, hatta ilgili tankerede el konabilir, kirliliğe neden olan tankerlerin, arazözlerin iş verenlerinin tesislerine hem ceza yazılabilir hem de kapatılabilir" diyor.

gokhan.kam@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel

çevre kirliliği