Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor!

Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor!

Pandemi nedeniyle sosyal hayatı kısıtlayıcı önlemlerin alınması ülkelerin yüzde 84'ünde hava kirliliğini azalttı. Ancak bu durum geçici. Dünyada havası en kirli ve en temiz ülkeler neresi, Türkiye'de durum ne? Covid döneminde solunumu nasıl etkiliyor? İTÜ'den Prof. Dr. Hüseyin Toros ile konuştuk.

Her yıl 600 bini çocuk olmak üzere 7 milyon insanın erken ölümüne yol açan hava kirliliğinin 2020 verileri açıklandı.İsviçre merkezli hava kalitesi teknolojisi şirketi IQAir tarafından yayımlanan 2020 Dünya Hava Kirliliği Raporuna göre, geçen yıl havası en kirli ülkeler Bangladeş, Pakistan, Hindistan, Moğolistan ve Afganistan oldu. Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi ise üç yıl üst üste, havası en kirli başkent olarak kayıtlara geçti. Havası en temiz ülkelerin ise Porto Riko, Yeni Kaledonya, ABD Virjin Adaları, İsveç ve Finlandiya olduğu belirtildi.

Türkiye'nin ise hava kirliliğinde geçen yıl 106 ülke arasında üç sıra gerileyerek 46'ıncı sırada yer alması dikkat çekti. Rapor, Türkiye'de hava kirliliğinin en yoğun olduğu illerin ise Çorum, Erzurum ve Düzce olduğunu ortaya koydu. Bu üç il, "Avrupa'nın havası en kirli 15 şehri" listesinde yer alıyor. 

Raporda, koronavirüs pandemisi nedeniyle sosyal hayatı kısıtlayıcı önlemlerin alınmasının, ülkelerin yüzde 84'ünde hava kalitesinde iyileşme sağladığı belirtildi. Büyükşehirlerdeki iyileşme oranı ise yüzde 65 oldu. Ancak uzmanlar, bu iyileşmenin geçici olduğununun altını çiziyor.

Söz konusu raporla birlikte, küresel çaptaki maliyeti yıllık 2.9 trilyon doları bulan çevre sorunlarına ve hava kirliliğine dair akla takılanları İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros ile konuştuk.

Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor! - Resim : 1Temiz Hava Hakkı Platformu'nun ‘Kara Rapor 2020: Hava Kirliliği ve Sağlık Etkileri’ çalışmasında Iğdır, Bursa, Düzce, Afyon, Kahramanmaraş ve Manisa havası sürekli en kirli iller olarak öne çıkarken, en temiz olan iller ise Rize, Artvin, Ardahan ve Tunceli olmuştu. Rapora göre İstanbul’da hava kirliği en yüksek olan noktalar Sultangazi, Kağıthane, Alibeyköy, Mecidiyeköy ve Esenyurt olurken, en temiz bölgeler ise Kandilli, Büyükada, Şile, Avcılar, Silivri ve Üsküdar olarak öne çıkmıştı.

1- Türkiye'nin geçen yıl hava kirliliğinde 3 sıra gerilemesinde ne etkili oldu?

Prof. Dr. Hüseyin Toros: Hava kirliliğine yol açan kaynaklardan ısınma, araçlar ve sanayi tesisleri zaman ve mekân ölçeğinde değişkenlik göstermektedir. Havaya salınan kirleticiler (emisyonlar) topoğrafya ve meteorolojik şartlarına göre bazen yoğun olabilmektedir. Bu rapora göre iyi hava kalitesi aralığı 0-12 (μg/m³) PM2,5 olarak tanımlanıyor. Türkiye'de metreküp başına düşen ortalama PM 2.5 yoğunluğu 18.7. Türkiye verisi 2018’de 21.30 µg/m3 , 2019’da 20,60 µg/m3 ve 2020 yılında 18.70 µg/m3 olarak yer almaktadır. Bu rapora göre 2020 yılı hava kirliliği değerleri, 2018’e göre yüzde 14 ve 2019 yılına göre yüzde 10 azalmıştır. Bu sebeple sıralamada diğer ülkelerin hava kirliliği daha çok azalmış.

Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor! - Resim : 2

İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros

2- Çorum, Erzurum ve Düzce'nin Türkiye'nin en kirli iller olmasının nedeni nedir?

Hüseyin Toros: Hava kirliliği yoğunluğunda topoğrafya ve meteoroloji son derece etkili. Bu üç ilimizin de sahip olduğu topoğrafya şartları incelendiğinde, şehrin dağlar arasında çukurda olduğu görülür. Bu şehirlerimizde sıcaklık terselmesi sonucu hava hareketsiz kalabilmektedir. Bilhassa geceleri dağlardan şehre soğuk hava akımı sonucu yere yakın seviyede tabakalaşmalar ve havanın durgun olabilmesi şehirde bizlerin araçlardan, tesislerden ve ısınma sonucu atmosfere saldığımız kirleticiler yeterince dağılamamaktadır.

3- Havası en kirli ülkelerin Bangladeş, Pakistan, Hindistan olması bize neler söylüyor? Gelişmiş ülkeleri kirliliği engellemek için ne yapıyor?

Hüseyin Toros: Bu ülkelerde bilhassa ısıtmada hâlâ eski teknolojiler yaygın. Ayrıca sanayi tesislerinde kullanılan teknolojilerde eski ve kirleticileri tesislerde tutacak süzme sistemleri yetersiz. Şehir tasarımlarında meteoroloji dikkate alınmıyor. Gelişmiş ülkelerde daha yeni teknolojiler kullanılıyor. Şehirlerin ve sanayi tesislerin planlamasında çevre şartları gözetiliyor. Çevre etki değerlendirme sonuçlarına göre tesisler kuruluyor. Yakma teknolojileri üzerine çalışmalar daha fazla ve gelişmiş yakma teknolojileri ile hem verimlilik artıyor ve hemde daha az kirletici havaya salınıyor.

Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor! - Resim : 3Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre, dünyadaki her 10 kişiden 9'u kirli hava soluyor, ancak daha az ülke harekete geçiyor.

4- Türkiye'de hava kirliliğini aşmak adına ne yapılıyor ve ne yapılmalı?

Hüseyin Toros: Ülkemizde sanayi tesisleri için çevre etki değerlendirme projeleri zaman içerisinde iyiye doğru gidiyor. Çevre merkezli mevzuatlar geliştiriliyor ve uygulanıyor. Şehirlerin planlanmasında hâlâ meteorolojik değerlendirmeler yetersiz. Şehirlerin ve büyük tesislerin planlanmasında iklim değerleri daha çok dikkate alınmalı ve meteorolojik veriler meteoroloji mühendisleri tarafından değerlendirilmelidir. Nasıl ki hastalandığımız zaman tıp doktorları bizlerin tedavisine karar veriyor ise iklime duyarlı tesislerin ve yapılanmaların yapılmasında da meteoroloji mühendisleri karar vermelidir.

Ülkemizde yakma teknolojileri konusunda kamuoyunun biraz daha bilgilendirilmesine ihtiyaç var. Yakma teknolojilerindeki duyarlılık arttıkça hem kaynaklar daha verimli kullanılacak ve atmosfer daha az kirlenecektir. Enerji kaynaklarının yerinde üretilmesi ve verimli tüketilmesi konusundaki çalışmalara biraz daha artırılmalıdır.

Çorum, Erzurum ve Düzce alarm veriyor! - Resim : 4

5- Hava kirliliği özellikle pandemi gibi bir süreçte solunum sıkıntısı yaşayan insanları nasıl etkiliyor, nelere yol açıyor?

EDİTÖRÜN NOTU - Avrupa Kardiyoloji Derneği'nin 2020 Ekim'de yaptığı bir çalışma, hava kirliliğine maruz kalmanın dünya çapında Covid-19 ölümlerini yüzde 15 artırdığının tahmin edildiğini ortaya koydu.

Hüseyin Toros: Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, hava kirliliği her yıl 7 milyon insanın ölümüne yol açan gizli bir katil. Yediklerimiz, içtiklerimiz, soluduklarımız ve vücudumuza temas eden her şey, bizlerin sağlığını olumlu veya olumsuz etkileyebiliyor. Bir günde ortalama olarak 1-2 kilo yiyoruz, 2-3 litre su içiyoruz ama 10-15 kg hava soluyoruz. Dolayısıyla soluduğumuz hava kirli ise başta solunum sistemimiz olmak üzere, kalp damar sistemi ve hatta beynimize kadar varan olumsuz etkileri var. Covid-19 da solunum sistemimizi olumsuz etkiliyor. Doktorlar, Covid-19 ile mücadelede vücut direncimizin öneminden bahsediyorlar. Temiz hava da vücut direncimizi artırdığı için soluduğumuz havanın kaliteli olması vücut bağışıklığını artırıyor dolaylı olarak hastaların hastalıkları ile mücadelede olumlu katkı sağlıyor.

Kaynak: Web Özel

hava kirliliği havası en kirli iller