Baroların engellenen yürüyüşü Meclis'te: Sıradan bir polis memuru, baro başkanına hukuk öğretmeye kalkıyor
CHP Milletvekili Turan Aydoğan "Sıradan bir polis memuru, baro başkanına hukuk öğretmeye kalkıyor. Bir polis memuru, baro başkanına 'Buradan yürüyemezsin, oradan yürürsün, falanca da ihlaldir' diyor. Kaç kuruşluk hukuk bilgisiyle söylüyor?" dedi.
TBMM Genel Kurulunda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlandı.
"YARGININ SİYASALLAŞMA SORUNU VAR"
Kanun teklifinin tümü üzerine söz alan İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, teklifin, teknik bir düzenleme olduğuna dikkati çekerek, "Teklif, yargının işlerliğini artırmayı ve usulü eksiklikleri gidermeyi amaçlamaktadır ancak Türk yargısının usulü eksiklerden çok daha önce ele alınması gereken bir siyasallaşma sorunu vardır. Yargının siyasallaşması, hukuki sistemimizin bir sorunu olduğu gibi aynı zamanda ekonomik sorunların da temel kaynaklarından biridir." diye konuştu.
Ekonomi ve hukukun birbirine zincirleme bağlı olduğunu ifade eden Dervişoğlu, hukukun üstünlüğü, demokrasi ve basın özgürlüğü endekslerinde yaşanan düşüşün, tüm ekonomik göstergelerin bozulmasına neden olduğunu söyledi. Dervişoğlu, ekonomik ilerleme ile demokratik ilerlemenin beraber yürüdüğünü belirterek, "İktidar olarak, yok ettiğiniz hukuku, adaleti, demokrasiyi yeniden inşa etmek zorundasınız. Emin olun bu konuda sizden desteğimizi esirgemeyeceğiz. O yüzden şu memleket masasına oturun. Hep beraber ülkemizin gerçek sorununu çözelim. Buna da aynı masaya oturarak başlayalım." şeklinde konuştu.
"ADALET, ZÜMRELERE VE BELLİ GRUPLARA TESLİM EDİLMEMELİ"
MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, adalet hizmetinin asla yeni zümrelere, paralel yapılara veya belli gruplara teslim edilmemesi gerektiğini kaydederek, "Daima hukukun üstünlüğü hedeflenmelidir. Çünkü bizler biliriz ki adalete dayanmayan kuvvet zalim olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Türk hukuk sisteminde hızlı değişimlerin yaşandığı bir dönem olduğunu vurgulayan Öztürk, "Özellikle hukukumuzun temel kanunlarında yapılan değişiklikler diğer hukuk dallarında da etkiler yaratmıştır. Gelinen süreçte gerek hukuk yargılamalarında gereksinim duyulan yeni düzenlemeler, gerekse mevcut uygulamalara cevap vermekte yetersiz kalan mevzuat ile hukuk yargılamalarını hızlandıracak yeni uygulama önerilerine ihtiyaç duyulmuştur. Bu teklif de bu amaçla hazırlanmıştır. Teklifte, yargılama süreleri feragat, sulh, kabul, bazı tebligat zorunlulukları, belirsiz alacak davası, ihtiyari tedbir, ön inceleme, tahkim, sulh, arabuluculuğa teşvik, mahkemelerin uzmanlaşması gibi çok sayıda göze çarpan değişikliğin yer aldığını görmekteyiz." değerlendirmesinde bulundu.
"YARGIYA DUYULAN GÜVEN YÜZDE 20'NİN ALTINA DÜŞTÜ"
HDP Grubu adına söz alan Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, iktidarın yargıya müdahale ettiğini öne sürerek, "Anayasa Mahkemesinin kararı beklenmeden üç milletvekilinin üyeliği düşürüldü. Anayasa Mahkemesi ve AİHM'in Selahattin Demirtaş hakkında verdiği kararlar uygulanmadı. Hukukun üstünlüğüne dayanan devlet anlayışı, basın özgürlüğü, toplantı ve yürüyüş hakkı ortadan kalktı. Yargıya duyulan güven yüzde 20'nin altına düştü." görüşünü savundu.
'CANAN KAFTANCIOĞLU' ÇIKIŞI: RÖVANŞİST BİR ANLAYIŞLA HAREKET EDİLİYOR
CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na verilen cezanın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının kazanılmasının yıl dönümünde onandığını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın haberi olmadan böyle bir kararın verilemeyeceğini iddia eden Aydoğan, "Sayın Kaftancıoğlu, kadınların yiğit lideridir, bir mücadele kadınıdır, bu kararlardan korkacak birisi değildir, bu güdümlü yargının durduracağı kimse değildir. Bu istinaf ordusu cahiller ordusu mu? Kararın 23 Haziranda açıklandığı zaman ayıplanacaklarını bilmiyorlar mıydı? Daha erken veya geç açıklayamazlar mıydı? Rövanşist bir anlayışla hareket ediliyor." dedi.
BAROLARIN YÜRÜYÜŞÜ
Baro başkanlarının yürüyüşüne de değinen Aydoğan, "Sıradan bir polis memuru, baro başkanına hukuk öğretmeye kalkıyor. Bir polis memuru, baro başkanına 'Buradan yürüyemezsin, oradan yürürsün, falanca da ihlaldir' diyor. Kaç kuruşluk hukuk bilgisiyle söylüyor, hiç düşündünüz mü? Dünya bunları görüyor. Bunun içindir Avrupa Konseyi yargıda kaygı duydukları dört ülke arasına Türkiye'yi de koyuyor. " diye konuştu.
AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce şeffaflık ve adil yargılamanın sağlanması için reform niteliğinde adımların atılacağını duyurduğunu anımsattı.
Son 15 yılda yargıda etkinliğin ve verimliliğin artırılması, yargılamaların makul sürede sonuçlandırılması ve adaletin eksiksiz gerçekleştirmesini sağlamak amacıyla birçok reforma imza attıklarını vurgulayan Güler, "Teklif kapsamında hukuk yargılamasında yer alan bazı müesseseler revize edilmektedir. Özellikle uzun yargılamaları önleyecek ve uygulamada sorun olarak görülen hükümler yeniden düzenlenmektedir. Düzenleme, 4 milyonu aşkın hukuk davasına taraf olan, avukatlık ve hakimlik yapan, bilirkişilik görevini icra eden, hakemlik yapan pek çok hukuk süresini doğrudan etkileyecektir. Teklifimizde yargılamayı uzatan sorunların giderilmesi, yargıya güvenin artırılması, ticari hayatın ve yatırımların olumlu yönde etkilenmesi hedeflenmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Teklifin tümü üzerindeki konuşmaların tamamlanmasının ardından maddelerin görüşmelerine geçildi.