Aşılama hızındaki yavaşlama çift doz aşı olanlar için de bir risk!

Tüm dünya aşılamada yol almaya çalışıyor. Avrupa Birliği’nin planları AstraZeneca aşısındaki sorunlar sebebiyle aksarken İngiltere, ABD ve İsrail gibi ülkeler ellerindeki alternatiflerin de bolluğu sayesinde ciddi mesafe kat ettiler. İngiltere bu hafta içinde yeniden normalleşmeye geçerken İsrail nüfusunun yüzde 30.5’ini aşıladı. ABD ise bu ay içinde bütün yetişkinlere aşı erişimini açmayı planlıyor.

Türkiye 14 Ocak 2021 tarihinde aşılama kampanyasını başlattı. Aşılamada ağırlıklı olarak Sinovac kullanılıyor. Sinovac aşısı iki hafta arayla yapılıyor ve ikinci dozdan 28 gün sonra bağışıklık sağlıyor. Yani ilk doz aşıyı olan bir kişi yaklaşık 1.5 ay sonra Covid-19’a karşı yaklaşık 6 ay süreyle bir bağışıklığa sahip oluyor.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da açıklamalarında altını çizdiği gibi Çin’den Türkiye’ye beklenen miktarda aşı gelmedi. Aynı zamanda mutasyonun da ortada olması aşılamaya karşı işleri oldukça güçleştiriyor.

Aşılama sürecinin de istendiği gibi gitmemesi sonucu örneğin şubat ayında aşı olan bir vatandaşın yaz aylarında tekrar aşılanması gündeme gelecek fakat henüz ilk dozu olmamış kişiler de aşı bekliyor olacak. Yani yeterli miktarda aşının gelmemesi hiç aşılanmayan kişiler için olduğu kadar şu an aşılanmış (iki dozunu olmuş) ama bir süre sonra ikinci kez aşı olması gereken yüksek risk grubundaki vatandaşlar için de bir risk.

'HAZİRANDAN SONRA 85 YAŞ ÜSTÜ GÜNDEME GELEBİLİR'

Haberglobal.com.tr’ye açıklamalarda bulunan Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Başkanı Füsun Eyüboğlu’na göre Türkiye’de toplumsal bağışıklığın henüz yüzde 10’u sağlanabildi.

65 yaşın üzerinde aşılanmayan yüzde 20’lik bir nüfus olduğunu ifade eden Eyüboğlu, “Hazirandan sonra 85 yaş üstünün yeniden aşılanması gündeme gelebilir” değerlendirmesinde bulundu.

Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Başkanı Füsun Eyüboğlu

2-3 ay içinde aşıda ciddi şekilde hızlanmak gerektiğinin altını çizen Eyüboğlu, “Herkes yılda 2 kez aşılanabilecek mi? Tereddütlerim var” diyor. Türkiye’nin günde 1 milyon kişiyi aşılaması gerektiğini aktaran Füsun Eyüboğlu, “Tüm dünyada aşı temininde sorunlar var biz de bunu çok ciddi yaşıyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Türk Toraks Derneği Solunum Sistemi Enfeksiyonları Çalışma Grubu Başkanı Füsun Eyüboğlu Türkiye’de aşıya randevu alıp gelmeyenlerin sayısının Avrupa’daki kadar olmadığını da sözlerine ekledi.

CEYHAN: DAHA ÇOCUKLARA İLİŞKİN BİR ŞEY YOK

Haberglobal.com.tr’ye açıklamalarda bulunan Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Profesör Mehmet Ceyhan “Bu şekilde aşıyla salgını durdurmak biraz zor görünüyor” ifadelerini kullanırken, “Bakanın açıklamalarına göre haziran sonu 40 yaşın üstü aşılanmış olacak. Ancak daha 65 yaş üstünde yüzde 25'lik bir fire var. Oysa toplumsal bağışıklığın kazanılması için yüzde 75 aşılama yapılması lazım. Daha çocukların aşılanmasına ilişkin de bir şey yok” değerlendirmesinde bulundu.

Toplumun en az 60’ının toplum bağışıklığı için önemli olduğunu vurgulayan Profesör Ceyhan, “Toplumun en az yüzde 60'ınn bağışık olması lazım. Ancak şu an nüfusun yüzde 10'u aşılanmış gibi görünüyor. Demek ki yüzde 6'sı ancak bağışıklık kazandı” diyor.

Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Profesör Mehmet Ceyhan

ESİN DAVUTOĞLU ŞENOL: TÜRKİYE YAVAŞ

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Esin Davutoğlu Şenol, Türkiye’nin aşılama hızının yavaş olduğunu söylüyor. Türkiye dünyada en yüksek doz aşı yapan 8. ülke. Şenol aşılama hızı karşısındaki görüşünü şöyle temellendiriyor: Nüfusumuzun en az yüzde 70'ini aşılamayı hedefliyoruz. Ama iki dozda, toplam 12 haftada yüzde 10'unu ancak aşılayabildik. Yani 3 ayda yüzde 10 aşılayabiliyoruz. O yüzden çok düşük. 12 haftada yüzde 10'unu aşılayabildiysek, sürecin nasıl ilerleyeceğini tahmin etsin herkes.

Aşı randevusuna gelmeyenler hakkında da görüşlerin sorduğumuz Profesör Esin Şenol, “Sorun randevusuna gelmeyenler değil, sorun randevusuna gelmeyenlerin yerine diğer fazı koyamayan strateji ve sistemde” değerlendirmesinde bulunuyor.  

Şenol aşı randevu sisteminin tek elden yürütülmesinin sorun olduğunu savunurken, planlamanın aşı yapan sağlık kurumlarının taramasına bırakılması gerektiğini anlatıyor. Şenol, “Her şeyi tek merkezden ve yedeklemeden yürütülmeye çalışıldığı için aksilikler oldu” değerlendirmesinde bulunuyor.

Kaynak: Web Özel