Artan zorbalık endişe veriyor, bu çocukları kim yetiştiriyor?

Gündem haberleri Çocuk Sağlığı Çocuğa yönelik şiddet Hayvana Yönelik Şiddet Kadına yönelik şiddet
Artan zorbalık endişe veriyor, bu çocukları kim yetiştiriyor?

Son zamanlarda Türkiye'de çok sayıda gencin zorbalık mağduru veya tam tersi faili olması endişelere neden oluyor. Sosyal medya ve dijital dünyadaki şiddet ve cinsel içerikli uygunsuz paylaşımların gençler arasında öğrenme yoluyla zorbalığın artmasına neden olduğunu uyarısı yapılırken, ailelerin "çocuklarını yetiştirme biçimi" de tartışma konusu.

Gençler arasında artan akran zorbalığı ve şiddet sıkça gündeme gelirken, medyadan yansıyan haberler ise aileleri endişelendiriyor. Gençlerin bir kısmı zorbalığa maruz kalırken, nöro-psikolojik sorunu olan gençler ise zorbalığa yönelebiliyor. Büyük tepki çeken son hadise ise Kartalkaya faciasından sonra gündem oldu. Türkiye'yi yasa boğan yangın felaketi sonrası  hayatını kaybeden aileleri arayarak dalga geçen gençlerin durumu birçok kişiyi tedirgin ederken, "Bu gençler ebeveynler tarafından nasıl yetiştiriliyor?" sorusuna da neden oldu. Şiddetin nörolojik kökenini yorumlayan uzmanlar, "aileler de sorumlu tutulmalı mı?" sorusuna yanıt ararken, önemli tespitlerde bulundular. 

BEYİN HASARI 

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, şiddet uygulayan kişide kendine özgü beyinsel kişilik davranış özelliği olduğunu belirtti. Tarlacı, "Araştırmalar neticesinde, öz kontrolümüzün bulunduğu beynin ön bölgesi hasar gördüğünde empati, normlara uyma, öz kontrolün bozulduğu ve yaptığı eylemin sonucunu tahmin edememe gibi bulgular saptandı. Bunun sonucunda da suç ve şiddet eğilimi artıyor” açıklamasında bulundu.

Artan zorbalık endişe veriyor, bu çocukları kim yetiştiriyor? - Resim : 1
Anonim hesap kullananlar, zorba hareket edebiliyor.

GENETİK BAĞLANTILAR

Aileden gelen genetik bağlantıların da suça yatkınlık olasılığını artırdığına dikkat çeken Tarlacı, “Beynin kimyasını dengeleyen bir enzim ya da beyindeki kimyasalı parçalayan bir protein vardır. Bu kısım, olası bir gen alımında şiddet özelliğinin arttığını bize gösteriyor. Halk arasında psikopat dediğimiz ve sürekli suç işlemeye meyli olan insanlar da var. Bu insanlarda beyin bölgesinde empati ve öz kontrol eksikliği görülüyor. 20, 30 senedir takip edilen çocuklar var. Hayvana şiddet, okuldan kaçma ve akranlarına zorbalık gibi 12 parametre dikkate alındığı zaman, ilkokul veya ortaokul döneminde görülmüşse ileride yasal ve kriminal bir dosyası oluyor. O halde bu çocuklarla ilgili tedbirler alınabilir" ifadelerini kullandı.

ANONİM ZORBALIK

İletişim Uzmanı Doç. Dr. Bahar Muratoğlu Pehlivan ise sosyal medyanın kişiye anonim kalma olanağı verdiğini bunun grup davranışları ile birleşince de içsel sınırların ortadan kalktığını belirtti. "Kişi, bu durumda özgürleştiğini düşünüyor ve şiddet içeren saldırgan davranışlar gösterebiliyor" diyen Doç. Dr. Pehlivan şöyle devam etti: "Çalışmalar, anonimliğin kimlik belirsizliği ile birlikte şiddet içeren, saldırgan davranışları ve dolayısıyla linç ve siber zorbalığı teşvik ettiğini gösteriyor. Siber zorbalık ile anonimlik arasında önemli bir ilişki olduğunu görüyoruz. Örneğin anonim ve anonim olmayan yorumları karşılaştırılınca, anonim yorumların daha fazla nefret, kabalık ve önyargı içerdiğini gösteren araştırmalar bulunuyor. Kısaca anonimlik; azalan sorumluluk, davranışların sonuçlarını göremiyor olmak, öz denetimin azalması, dolayısıyla içsel kısıtlamaların gevşemesi ile birlikte kimlik belirsizliği oluşmasına sebep oluyor.”

Artan zorbalık endişe veriyor, bu çocukları kim yetiştiriyor? - Resim : 2
Genetik bağlantılar suça yatkınlık olasılığını artırıyor. 

SONUNU DÜŞÜNMÜYORLAR

Aybeniz Yıldırım (Uzman Klinik Psikolog)

"Okullarda da şiddet olayları artmış durumda. Çocukların dürtüsel davranışlarının, sonunu düşünmeden hareket etmeleri, birbirlerine karşı zarar verme algılarının yüksek olması bu durumun başlıca nedenleri arasında. Çocuklar öfkelerini karşıya yansıtmaya fazla meyilli olabiliyor. Çocuklar bir sorunla karşılaştıklarında, bu sorunu karşı tarafın canını acıtarak, öç alarak veya haddini bildirerek çözmek istiyor. Oysa bunun yerine kendi içlerinde bu olayın neden bu kadar fazla tepki vermelerine neden olduğu, kendilerini neden bu kadar öfkelendirdiğine odaklanmalılar. Bunu tek yolu da ailenin çocuklarıyla kurduğu iletişim, davranış ve yetiştirme biçiminin düzgün olması." 

[email protected]

Kaynak: Web Özel