Anne mezara, baba hapse…Ya çocuk?

Türkiye'de şiddet gören, öldürülen kadınlar ve geride kalan çocukları… Emine Bulut cinayetiyle birlikte onlar yeniden konuşuluyor. Peki geride kalan çocuklar için ne yapılıyor ya da yapılanlar yeterli mi?

Emine Bulut'un geride kalan 10 yaşındaki kızına destekler devam ederken, öldürülen ya da şiddete maruz kalan kadınların çocuklarının durumunu tartışılmaya başlandı.   

Emine Bulut'un kızının gözleri önünde öldürülmesinin ardından kadın cinayetleri Türkiye gündemine yeniden oturdu. "Kadına yönelik şiddet nasıl önlenir" tartışmaları sürerken, Emine Bulut'un kızına destek açıklamaların da peş peşe geldi. Bu da öldürülen ya da şiddete maruz kalan kadınların çocuklarını için "Yasalar, devlet koruması çocuklar için ne kadar yeterli? Bu çocuklar için ne yapılıyor, yapılabilir?" sorularını da yeniden hatırlattı.

Haber Global ekranlarına konuk olan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, şiddete tanık olan çocuklar için herkesin elinden geldiğince yapabileceği çok şey olduğunun altını çizdi.

"Şiddete tanık olmuş çocuklara yönelik özel bir politika yok" diyen Güllü, şunları ifade etti:

Yasalar, devlet koruması çocuklar için ne kadar yeterli? Bu çocuklar için ne yapılıyor, yapılabilir? Bu soruların cevabının muhatabı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'dır. Ama bu konuda bir açıklama yapılmıyor. Geride kalan aile fertleri izin verirse çocuklar 18 yaşına kadar yetiştirme yurduna yerleştiriliyor. Şiddete tanık olmuş çocuklara yönelik özel bir politika yok. 2. Dünya Savaşı'nda Hiroşima'daki çocuklara özel eğitimler verilerek önlerine bakılması sağlanmıştı. Sadece Emine Bulut'un kızı değil ki, Ayşe Paşa'nın çocuklarını hatırlayın. O günden bugüne bu çocuklar için devletin özel bir çalışmasına biz STK'lar olarak tanıklık etmedik. Herkesin elinden geldiğince yapabileceği çok şey var.

KENDİ BAŞINA KALAN ÇOCUKLAR…

Çocuklara atanan vasiler var. Amca, dayı, dede, kim vasi olarak atanıyorsa onların psikolojik durumu ne. Bunun da araştırılması gerekiyor. Sonuçta onlar da bir kardeş, bir evlat kaybediyorlar.

Geride bırakılanlar, aslında olmayan prosedürler, yapılmayan eylemler nedeniyle kendi başına kalan çocuklar. Travmalarla bugüne gelmişler. Bu çocuklara eğitim önceliği tanınması, özel eğitimlerin verilmesi gerekir. Çocukların aile içinde travma yaşadıklarını anlayabilecek rehber öğretmenler, psikolojik danışmanlar yetiştirmemiz gerekir. Ama Milli Eğitim'de bunları önlemekle işe başlıyoruz.

ŞİDDET MAĞDURU BİR İKEN İKİ, HATTA ÜÇE ÇIKIYOR

Şiddete maruz kalan çocuğun yola annesi ile birlikte gitmesi gerekiyor. Kadın ciddi sıkıntı yaşadığı bir erkeğin yanına çocuğunu bırakıp gitmek istemiyor. Ya çocuğu için bir ömür boyu şiddete tahammül etmeye çalışıyor ya da "18 yaşına kadar bekleyip sonra çaresine bakalım" diyor kadınlar.

Bu da daha büyük bir tehlikeyi beraberinde getiriyor. Çünkü 18 yaşına karar o şiddete çocuklar da tanıklık etmiş oluyor. Dolayısıyla evde bir mağdur varken ilerki yaşamda sayı ikiye, üçe çıkıyor. Evlendiklerine eşlerine şiddet uygulayabilecek, eşlerinin şiddetine boyun eğecek bir sonuç doğuruyor.

BEŞİKTEN MEZARA EĞİTİM…

En azından yerel yönetimlerin her mahalleye danışmanlık merkezi açılması talebinde bulunuyoruz.

En azında şiddet mağdurlarının yolunu bulabileceği, karar mekanizması işletebileceği bir mekanizma olması anlamında bu anlamda danışmalık merkezleri önemli.

Şiddet görenleri ya da şiddet uygulayanları toplumda yalnız bırakmamalıyız.

Emine Bulut özelinde konuşursak, olay çemberinin içerisindeki herkes görevini yapmış olsaydı bugün kızı annesiyle yaşamını sürdürecekti ve bizler de bu vahşete tanıklık etmeyecektik.

Çocukların eğitimde sıkıntı var. Üniversiteye başladıklarında bir devlet bursu yok bu çocukların.

Biz idam değil önlemeden yana çalışmalar istiyor. Beşikten mezara eğitim modeli koyalım. Toplumun her kesimine kadını, erkeği fark etmez her türlü canlıya şiddetin suç olduğunu yerleştirelim.

Anne mezara, baba hapse…Ya çocuk? - Resim : 1

EMİNE BULUT'UN KIZINA DESTEK

İzmirli sanatçı Zeynep Bastık, 13 sanatçı konuğu ile Emine Bulut'un geride kalan kızı F.B.V.'ye destek olmak amacıyla konser düzenledi. Maddi gelirinin tümü küçük kız çocuğunun eğitimi ve psikolojik desteği için bağışlanacak olan konsere binlerce duyarlı vatandaş katıldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, Emine Bulut'un kızına öğrenimi süresince eğitim yardımı, sosyal ve psikolojik destek sağlayacağını duyurdu.

KAYYUM ATANDI

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, 10 yaşındaki F.B.V'ye Türkiye genelinde yapılan yardımların korunması ve güvence altına alınması amacıyla kayyum atanması için Kırıkkale Sulh Hukuk Mahkemesine başvurdu. Bakanlığın talebini kabul eden mahkeme, 18 yaşına girene kadar F.B.V. için kayyum atanmasına karar verdi.

Emine Bulut Canan Güllü