ABD-Rusya: İş başka arkadaşlık başka
Başkanları birbirleri arkasından sert ifadeler kullanırken Rusya ve ABD arasındaki petrol ticareti hızlandı. Haliyle akıllara 'İş başka arkadaşlık başka' sözü geliyor...
Derleme: Haberglobal.com.tr
Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya arasında ilişkiler gerçekten karmaşık bir hal almaya başladı. Başkan Biden, Rus mevkidaşı Vladimir Putin için ‘katil’ ifadesini kullanırken Kremlin tarafı da bu açıklamayı 'kenara yazdığını' söyledi.
Amerika Birleşik Devletleri bir yandan dünyanın dört bir yanında Rusya ile iş yapan ülkelere yaptırım tehdidinde bulunurken bir taraftan Rusya’dan petrol ithalatına devam ediyor.
Bu durum öyle bir hale geldi ki 2020 yılında Rusya, ABD’nin en çok petrol ithal ettiği üçüncü ülke konumuna yükseldi. 2020 yılında OPEC ülkelerinin petrol üretimini azaltmaya gitmesi ve başta Suudi Arabistan olmak üzere ülkelerin pandemi sebebiyle üretimlerini düşürmesi petrole ihtiyacı olan ulusları yeni arayışlara itti.
Texas'ta bekleyen konteynerlerdeki Rus petrolünün ağırlığına dikkat çeken uzmanlara göre önceki Başkan Trump’ın Venezuela’ya yaptırım uygulaması da Rus petrolüne bağımlılığı artırdı.
Beyaz Saray’ın eski enerji danışmanlarından Bob McNally gerilen ilişkilere rağmen şimdilik Washington yönetiminin artan enerji ticaretinden rahatsız olmadığını aktarıyor.
İRONİK BİR DURUM
ABD’nin bu kadar Rus petrolü alması ironik bir durum da ortaya çıkarıyor. Özellikle son iki yıldır Avrupa’nın Rus doğalgazına bağımlı olması Trump yönetimi tarafından bir risk olarak algılanıyordu. Yönetim Rusya’dan Avrupa’ya gaz akımını sağlayan Kuzey Akım 2 hattında çalışan şirketlere yaptırım uygulamayı bile planlıyordu. Hatta bir dönem Türkiye’den geçen Türk Akım projesi için de benzer yaptırım iddiaları gündeme gelmişti.
Öte yandan geçen yıl Texas’ta seçim mitingleri yapan Trump bilhassa bölgenin petrole bağımlı ekonomisine vurgu yaparak ABD’nin enerjide dışa bağımlılığını bitireceği iddiasında bulunuyordu.
ABD yönetimi 2020’de Rus devlet petrol şirketi Rosneft’e ambargo uygulayacağını duyurdu. Washington sadece Rus devlet şirketi ile iş yapılmasını yasaklayarak diğer Rus petrol şirketlerini yaptırım kapsamının dışında bıraktı.
23 Mart tarihinde Haber Global ekranlarında Buket Güler moderatörlüğünde gazeteciler Ceyhun Bozkurt, Metehan Demir ve Fikret Bila 'ABD-Rusya geriliminde Türkiye ne yapar?' konusunu yorumlamışlardı.?
YARISINI İKİ ŞİRKET ALDI
10 yıl öncesine kadar Rusya’nın ABD’nin toplam enerji ithalatı içindeki payı yüzde 0.5’ten yüzde 7’ye çıktı. Öyle ki 2020 yılında Rusya’dan Yeni Dünya’ya toplamda 538 bin varil petrol ithal edilirken Suudi Arabistan’dan ABD’ye aynı yıl 522 bin varil petrol ithal edildi. Rusya’dan ABD’ye gelen petrolün yarısını Exxon ve Valero şirketleri satın aldı.
Oxford Enerji Enstitüsü’nün üyelerinden Gazprom’un eski üst düzey yöneticisi Adi Ismirovic, “Venezuela’yı kaybetmek ABD için daha pahalıya petrol bulmak demek oldu. Rusya için iyi bir müşteriye dönüştüler” ifadelerini kullandı.
Başta Suudi Arabistan olmak üzere diğer ülkelerde üretimin normale dönecek olmasına güvenen ABD yönetiminin bu yaza doğru yine de Rusya’ya yaptırım uygulaması gündeme gelebilir.
'BENZİN FİYATI NE OLURSA OLSUN EVDEN ÇIKACAKLAR'
Öte yandan ABD’de pandeminin başında talep olmamasından dolayı düşen benzin fiyatları ekonomik toparlanmanın etkisiyle yükselmeye başladı. Geçen hafta ülkede aşılamanın da iyice yaygınlaşmasından dolayı benzin fiyatları ülke genelinde üçte bir oranında artarak 1 galonu (3.7 litre) 2.88 dolara yükseldi.
Dünyanın en büyük petrol rezervlerinden birine sahip olan ABD’de halk benzin fiyatları konusunda oldukça duyarlı. AAA tarafından yapılan bir ankete göre geçen yıl benzinin galonunun 3 doları geçmesi durumunda daha az otomobil kullanacağını söyleyen kişilerin oranı yüzde 44'e çıkmıştı.
Fakat uzmanlara göre bu yıl aşılamayı takriben kısıtlamaların ülke genelinde kaldırılmasının ardından benzinin fiyatı kaç olursa olsun vatandaşlar kontak çalıştırmaya başlayacak. ABD’de pek çok insan işsizlik veya evden çalışma koşullarından dolayı hala ofislerine dönmüş değil.
KMPG araştırma şirketinin enerji biriminin başında olan Regina Mayor, “İnsanlar karantinalardan yıldı. Ve acil bir şekilde dışarı çıkmak istiyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
ABD zengin petrol kaynaklarına sahip bir ülke olsa da kendine yetecek kadar enerji sahibi değil. Forbes’ta David Blackmon tarafından kaleme alınan bir analize göre ABD’nin enerji politikası çıkarabildiği kadar yerli kaynakları çıkarmak ve dışarıdan yapılan ithalatta tek bir ülkeye bağımlı olmamak.
*Yukarıdaki haberde yer alan bilgilerin önemli bir bölümü Bloomberg'de Javier Blas imzasıyla yayımlanan 'U.S. Thirst for Russian Oil Hits Record High Despite Tough Talk' (Sert konuşmalara rağmen ABD'nin Rus petrolüne susamasıyla rekor kırıldı) isimli makaleden alınmıştır.
Ek Kaynaklar: Wall Street Journal, Forbes