Küresel piyasalarda belirsizlik etkisi

İstanbul/AA
Ekonomi haberleri
Küresel piyasalarda belirsizlik etkisi

Küresel piyasalar, Çin'den gelen verilerin karışık sinyaller vermesi ve ABD Merkez Bankasının (Fed) martta faiz indirimlerine başlayacağına yönelik beklentilerin zayıflamasıyla negatif bir seyir izlerken, bugün gözler Avrupa'da açıklanacak enflasyon verilerine çevrildi.

Küresel piyasalar, Çin'den gelen verilerin karışık sinyaller vermesi ve ABD Merkez Bankasının (Fed) martta faiz indirimlerine başlayacağına yönelik beklentilerin zayıflamasıyla negatif bir seyir izlerken, bugün gözler Avrupa'da açıklanacak enflasyon verilerine çevrildi.

Dünya genelinde merkez bankalarının güvercin adımlarına mart ayı itibarıyla başlayabileceği yönündeki öngörüler günden güne güç kaybederken, söz konusu durum risk iştahını olumsuz etkiliyor.

Dün açıklamalarda bulunan Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller, enflasyonda devam eden düşüşlerin Fed'in bu yıl faiz oranlarını düşürmesine olanak sağlayacağını ancak bunun "dikkatli" şekilde yapılması gerektiğini söyledi.

Faiz indirimlerinin zamanlaması ve 2024'teki sayısının gelen verilere bağlı olacağını vurgulayan Waller, "Faizleri düşürmeye başlamanın zamanı geldiğinde, metodik ve dikkatli şekilde düşürülebileceğine ve düşürülmesi gerektiğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.

Waller, veri eğilimlerinin sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerin politika seyrindeki değişikliklerin "dikkatli şekilde ayarlanmasını ve aceleye getirilmemesini" gerektirdiğini belirterek, bu döngüde, ekonomik aktivite ile iş gücü piyasalarının iyi durumda olması ve enflasyonun kademeli olarak yüzde 2'ye inmesiyle, geçmişte olduğu kadar hızlı hareket etmek ya da hızlı indirime gitmek için bir neden göremediğini aktardı.

Waller'ın açıklamalarıyla birlikte para piyasalarında faiz indirimlerinin martta başlayabileceğine ilişkin tahminler yüzde 64 seviyesine gerilerken, tahvil piyasalarında da satış baskısı güçlendi.

Buna göre, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,06 ile 12 Aralık'tan bu yana en yüksek günlük kapanışını gerçekleştirirken, yeni güne yatay bir seyirle başladı.

Öte yandan, Fed'in faiz indirimlerine öngörülenden daha geç başlayabileceği endişeleriyle dolar, diğer para birimleri karşısında güç kazanırken, dolar endeksi 103,5'le son 1 ayın zirvesine çıktı.

Yükselen tahvil faizleri ve güçlenen dolar altının ons fiyatında satış baskısının artmasına neden olurken, dün yüzde 1,3 gerileyen altının onsu yeni günde de yüzde 0,4 azalışla 2.021 dolardan alıcı buluyor.

Analistler, bugün ABD'de açıklanacak sanayi üretimi ve perakende satış verilerinin yatırımcıların odağına yerleştiğini belirterek, söz konusu verilerden alınacak sinyallerin varlık fiyatlarındaki oynaklığı artırabileceğini ifade etti.

Öte yandan, dün ABD'li teknoloji devlerinden Apple'ın hisseleri de şirketin Çin'de iPhone indirimleri sunmasının ardından yüzde 1'in üzerinde değer kaybetti.

ABD'li havacılık şirketi Boeing hisseleri de 737 Max 9 modeliyle ilgili soruşturmalar devam ederken Wells Fargo'nun şirketin notunu düşürmesinin ardından yüzde 8'e yakın geriledi.

Düşük maliyetli iş modelini benimseyen Spirit Airlines'ın hisseleri ise ABD'de federal bir yargıcın tüketicilere zarar vereceği konusunda ABD Adalet Bakanlığı ile hemfikir olarak şirketin JetBlue Airways tarafından satın alınmasını engellemeye yönelik kararının ardından yüzde 47'nin üzerinde değer kaybetti.

Ülkede devam eden bilanço sezonunda ABD büyük bankaların finansal sonuçlarıyla hisse bazlı oynaklıklar arttı. Buna göre, Goldman Sachs'ın hisseleri bankanın geçen yılın son çeyreğinde net kar ve gelirinin beklentilerin üzerinde gelmesi sonrası yatay bir seyir izledi. Morgan Stanley'nin hisseleri de aynı dönemde bankanın gelirinin beklentilerin üzerinde gerçekleşmesine rağmen net karının azalmasıyla yüzde 4'ün üzerinde azalış kaydetti.

Dün, New York borsasında bu gelişmelerle negatif bir seyir izlenirken, S&P 500 yüzde 0,37, Nasdaq endeksi yüzde 0,19 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,62 azalış kaydetti. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni güne de negatif bir seyirle başladı.

Dün, Avrupa borsalarında İtalya hariç negatif seyir hakim olurken, bugün İngiltere ve Avro Bölgesi'nde enflasyon verilerinin yanı sıra Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağına yerleşti.

Analistler, bugün Avro Bölgesi'nde ve İngiltere'de açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin ECB'nin ve İngiltere Merkez Bankasının (BoE) gelecek dönem para politikalarına ilişkin soru işaretlerini azaltabileceğini kaydederek, verilerle birlikte piyasalarda oynaklığın artabileceğini dile getirdi.

Öte yandan, ECB yetkililerinin de sözle yönlendirmeleri devam ederken, dün ECB üyesi Francois Villeroy de Galhau, İsviçre'nin Davos kasabasında gerçekleştirilen 54. Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF), ECB'nin bu yıl faiz indirimine ne zaman başlayacağını söylemenin mümkün olmadığını belirtti.

Para piyasalarında enflasyon verileri öncesi ECB'nin ilk faiz indirimine nisanda gidebileceği beklentisi öne çıkarken, BoE'nin faiz indirimine ise mayısta başlayacağı fiyatlanıyor.

Fed'in faiz indirimlerine öngörülenden daha geç başlayabileceği ihtimali ile düşüş eğilimini üst üste dördüncü işlem gününe taşıyan avro/dolar paritesi, şu sıralarda 1,0860 ile son 1 ayın en düşük seviyesine yakın seyrediyor.

Dün, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,48, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,18 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,30 değer kaybederken, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,03 artış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar, yeni güne de negatif seyirle başladı.

Küresel piyasalardaki negatif seyir yeni günde Asya'ya da taşınırken, Japonya'da zayıflayan Japon yeninin Japon ihracatçılarını desteklemeye devam edebileceği beklentisi Japon pay piyasalarındaki düşüşü sınırladı.

Bugün Çin'de açıklanan veriler karışık sinyaller vermeye devam ederken, Çin ekonomisi yıllık bazda yüzde 5,2 büyüyerek beklentilerin gerisinde kaldı. Büyüme oranı, Çin hükümetinin 2023 yılı için "yüzde 5 civarında" olmasını öngördüğü büyüme hedefinin ise üzerine çıkmış oldu.

Analistler, ülkede reel Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) büyümesinin nominal GSYH büyümesinden daha yavaş olması Çin'in potansiyelinin altında kaldığına işaret ettiğini kaydederek, bu durumun deflasyon endişelerini desteklemeyi sürdürdüğünü ifade etti.

Ülkede sanayi üretimi aralıkta aylık yüzde 6,8 ile öngörüleri aşarken, işsizlik oranı yüzde 5,1'e çıktı.

Buna karşın konut fiyatlarındaki gerilemenin devam etmesi halihazırda sıkıntılı olan gayrimenkul sektörünün ekonomiyi negatif etkilemeyi sürdürebileceği korkularını besliyor.

Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,1, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3,1 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 2,3 geriledi.

Yurt içinde dün dalgalı ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,15 değer kaybıyla 8.032,17 puandan tamamladı.

Dolar/TL, dün önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 30,1033'ten günü kapatmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 30,1180 seviyesinden işlem görüyor.

Analistler, bugün yurt içinde özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu ve konut fiyat endeksi, yurt dışında ise Lagarde'ın açıklamalarının yanı sıra İngiltere ve Euro Bölgesi'nde enflasyon, ABD'de perakende satışlar, sanayi üretimi ve kapasite kullanım oranı verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 8.000 ve 7.900 seviyelerinin destek, 8.150 ve 8.200 puanın direnç konumunda olduğunu kaydetti.