Küresel piyasalar, sterlinde yaşanan çalkantı sonrası denge arayışında
Küresel piyasalarda, yüksek faiz ortamı ve güçlenen doların ekonomilere yansımalarına ilişkin endişeler sürerken, dün İngiliz tahvil ve döviz piyasasında yaşanan çalkantının ardından bugün denge arayışının öne çıktığı görülüyor.
Küresel piyasalarda, yüksek faiz ortamı ve güçlenen doların ekonomilere yansımalarına ilişkin endişeler sürerken, dün İngiliz tahvil ve döviz piyasasında yaşanan çalkantının ardından bugün denge arayışının öne çıktığı görülüyor.
Merkez bankalarının geçen hafta agresif bir şekilde faizleri artırması ve yüksek faiz ortamının bir müddet daha süreceği sinyali vermesinin ardından küresel çapta dolar talebi güçlenmeye devam etti.
Bu durum diğer ülke para birimleri ve emtia piyasasında satış baskılarının derinleşmesine neden olurken, Brent petrolün varil fiyatı dün 82,5 dolarla 8 ayın en düşük seviyesine geriledi. Altının ons fiyatı da Nisan 2020'den bu yana ilk kez 1.621 dolar seviyesini gördü.
Ekonomilere duyulan güvenin azalması ile resesyon beklentileri de artarken, dün OECD küresel ekonomiye ilişkin büyüme tahminini gelecek yıl için yüzde 2,8'den yüzde 2,2'ye düşürdü. Kuruluş, Çin ekonomisi için de büyüme tahminlerini 2022 ve 2023 yılları için 1,2'şer puan düşürerek sırasıyla yüzde 3,2 ve yüzde 4,7 olarak belirledi. OECD'nin ardından bugün de Dünya Bankası, Çin'in ekonomik büyümesine ilişkin tahminlerini aşağı yönlü revize etti.
Bu gelişmelerin yanı sıra İngiltere'de hükümetin açıkladığı son vergi indirimi planının ardından İngiliz sterlininde yaşanan tarihi değer kaybı, diğer ülke para birimlerinin dolar karşısındaki düşüşünü tetikledi. Tahvil piyasasında da çıkışlar hızlanırken, dün 10 yıllık tahvil faizi İngiltere'de yüzde 4,28'le Ekim 2008'den, Almanya'da yüzde 2,13'le Aralık 2011'den, İtalya'da yüzde 4,56'yla Ekim 2013'ten bu yana en yüksek seviyeyi gördü.
Bu gelişmelerle dün New York borsasında satıcılı seyir devam etti ve Dow Jones endeksi yüzde 1,11, S&P 500 endeksi yüzde 1,03 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,60 değer kaybetti. Dolar endeksi dün 114,5'le Mayıs 2002'den bu yana en yüksek seviyeyi görmesinin ardından bugün 113,7'de dengelendi. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi ise dün Nisan 2010'dan bu yana gördüğü en yüksek seviye olan yüzde 3,93'ten geri çekilerek yüzde 3,88'e indi.
Avrupa tarafında, İngiliz hükümetinin toplam 45 milyar sterlini bulacak vergi indirimi uygulamasını devreye alacağının duyurulmasının ardından dün sterlin/dolar paritesi 1,0348 ile tüm zamanların en düşük seviyesine geriledi. Vergi indirimi uygulamasının enflasyonist baskıları artıracağı beklentileriyle para piyasalarında İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) acil toplanacağı ve faizleri kasıma kadar 200 baz puan artıracağı fiyatlanmaya başladı.
Bu gelişmeler karşısında BoE'den açıklama gelirken, Banka'nın bir sonraki planlanmış toplantısında hükümetin açıklamalarının talep ve enflasyon üzerindeki etkisi ve sterlindeki düşüşün tam bir değerlendirmesini yapacağı ve buna göre hareket edeceği bildirildi. Açıklamada, "Para Politikası Kurulu, görevine uygun olarak orta vadede enflasyonu sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2 hedefine döndürmek için gereken şekilde faiz oranlarını değiştirmekte tereddüt etmeyecektir." ifadesi kullanıldı.
Öte yandan dün açıklamalarda bulunan Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, enflasyon görünümüne ilişkin risklerin enerji tedarikinde kesintiler olma ihtimali nedeniyle yukarı yönlü olduğunu belirterek, gelecekteki politika kararlarının verilere bağlı olacağını bildirdi.
Bu gelişmelerle dün Avrupa borsalarında karışık bir seyir izlenirken, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,46 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,24 değer kaybetti, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,03 ve İtalya'da FTSE MIB 30 yüzde 0,67 yükseldi.
Asya tarafında Japonya, daha önce planlanmamış bir tahvil alım programı açıklarken, Çin'de sanayi karları yüzde 2,1 düşüş kaydetti. Dolar karşısında 24 yılın en düşük seviyelerinde hareket etmeye devam eden Japon yenine ilişkin yetkililerin açıklamaları da devam ederken, Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, kurdaki müdahalelerin para politikalarıyla uyumlu olduğunu söyledi.
Öte yandan Çin Merkez Bankası piyasaların nakit ihtiyaçlarını karşılamak için kısa vadeli likidite desteğine devam etti.
Bu gelişmelerle Asya genelinde de yeni günün karışık başlaması dikkati çekerken, kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,9 ve Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,5 yükseldi, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,8 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,7 geriledi.
Yurt içinde, dün küresel çapta azalan risk iştahının etkisiyle satıcılı bir seyir izlenen Borsa İstanbul'da, BIST 100 endeksi günü yüzde 0,65 değer kaybıyla 3.260,15 puandan tamamladı. Dolar/TL ise dün 18,4808 ile tarihi zirvesini görmesinin ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,4680'den işlem görüyor.
Analistler, dolar endeksindeki güçlenme ve tahvil piyasasından çıkışların, şirket karlılıkları ve büyüme beklentilerini olumsuz etkilediğini belirterek, döviz ve tahvil piyasalarının seyrinin yakından izlenmeye devam edileceğini söyledi.
Bugün ABD Merkez Bankası (Fed), ECB ve BoE yetkililerinden gelecek açıklamaların piyasaların odağında bulunduğunu aktaran analistler, veri gündeminde ise ABD'de açıklanacak dayanıklı mal siparişleri, Richmond Fed imalat endeksi ve yeni konut satışlarının öne çıktığını bildirdi.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 3.200 ve 3.140 seviyelerinin destek, 3.370 puanın direnç konumunda bulunduğunu kaydetti.
Kaynak: AA