Finansal piyasalara ilişkin yenilikler içeren Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi

Finansal piyasalara ilişkin yenilikler içeren Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi

Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi, TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Borçlanma Aracı Sahipleri Kurulu oluşturularak, yatırımcıların değişen koşullara göre, toplu şekilde hareket edebilmesine imkan sağlanacak. Yurt dışında sermaye piyasalarında geniş bir uygulama alanı bulan "trust" kurumu, Türk sermaye piyasasına "Teminat Yönetim Sözleşmesi" olarak kazandırılacak.

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen kanunla, Sermaye Piyasası Kanunu'nun "ayrılma hakkı"na ilişkin maddesi değiştirildi. Buna göre, önemli nitelikteki işlemlere ilişkin genel kurul toplantısına katılarak olumsuz oy veren ve bu muhalefeti tutanağa geçirten pay sahipleri, paylarını halka açık ortaklığa satarak ayrılma hakkına sahip olacak.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), halka açık ortaklığın niteliğine göre, ayrılma hakkını, ayrılma hakkına konu önemli nitelikteki işlemin kamuya açıklandığı tarihte sahip olunan paylar için kullanılabilmesine ilişkin esasları belirleyecek.

Halka açık ortaklık, bu payları pay sahibinin talebi üzerine, SPK tarafından belirlenecek esaslara göre adil bir bedel üzerinden satın almakla yükümlü olacak.

Kanunla halka açık anonim ortaklıklarda, hakim ortağın değişmesi durumunda ortaya çıkan pay alım teklifi zorunluluğu, payın ya da oy hakkının iktisabına ilişkin bilginin kamuya açıklandığı tarihte pay sahibi olan yatırımcılara tanınacak.

"BORÇLANMA ARACI SAHİPLERİ KURULU" OLUŞTURULACAK

Sermaye Piyasası Kanunu'na yeni madde eklenerek, "Borçlanma Aracı Sahipleri Kurulu" oluşturulacak. Böylelikle yatırımcıların değişen koşullara göre, toplu şekilde hareket edebilmesi ile ihraççılarla yatırımcıların borçlanma araçlarının hüküm ve şartlarının değişmesi yönünde mutabakata varabilmesine imkan sağlanacak.

Yurt dışında sermaye piyasalarında geniş bir uygulama alanı bulan "trust" kurumu, Türk sermaye piyasasına "Teminat Yönetim Sözleşmesi" olarak kazandırılacak ve buna ilişkin genel esaslar belirlenecek.

Teminat yöneticisi, sermaye piyasası araçlarından doğan yükümlülüklerin teminatını teşkil etmek için mülkiyeti kendisine devredilen veya üzerinde lehine sınırlı ayni hak tesis edilen teminat konusu varlıkların sevk ve idaresinin sağlanması, muhafazası, hukuki yollara müracaat edilmesi, temerrüt halinde ya da kanun veya sözleşme hükümlerinde öngörülen sebeplerle teminattan alacağın karşılanması söz konusu olduğunda; teminata konu varlığın paraya çevrilmesi, teminata konu varlıkların satış tutarının yatırımcılar arasında paylaştırılması, yatırımcıların alacağı karşılandıktan sonra arta kalan değer olursa bunun teminat verene iade edilmesi, borcun sona ermesi ile birlikte teminat konusu varlıkların teminat verene iade edilmesi, yatırımcıların menfaatlerinin korunması da dahil diğer her türlü iş ve muamelelerin yerine getirilmesi için ihraçtan önce, ihraççı ile yazılı olarak akdedilecek bir teminat yönetim sözleşmesi ile yetkilendirilecek.

Teminat yöneticisi, teminatlara ilişkin tapuya tescil işlemleri, gemi sicili, araç sicili ve taşınır rehin sicili dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere özel sicillerde yapılacak rehin, ipotek veya herhangi bir ayni hakkın, şerhin, takyidatın, hak ve alacağın tescili, kaydı ve bunlar için gerekli olan her türlü işlem dahil olmak üzere teminatın tesisi, terkini, fekki, sona erdirilmesi konusundaki tüm iş ve muameleleri kendi adına ve yatırımcılar hesabına yerine getirmeye yetkili olacak.

Teminat konusu varlıklar, teminat yöneticisinin mal varlığından ayrı olacak ve ayrı izlenecek. Bu varlıklar, teminat yöneticisinin borçları nedeniyle kamu alacakları için olsa dahi haczedilemeyecek, rehin edilemeyecek, iflas masasına dahil edilemeyecek, üzerlerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulamayacak.

Teminat yöneticisinin teminaten mülkiyeti devredilen varlıkları tasarruf amacı dışında kullanması durumunda, Türk Ceza Kanunu'nu kapsamında "güveni kötüye kullanma" suçundan hükmedilecek, ceza 5 yıldan az olamayacak.

KİTLE FONLAMA PLATFORMLARI

SPK, kitle fonlaması faaliyetlerinin, ortaklığa veya borçlanmaya dayalı olarak halktan para toplanarak yapılmasına ilişkin belirlemede bulunabilecek. Borçlanmaya dayalı kitle fonlaması faaliyetlerine bankacılık mevzuatı hükümleri uygulanmayacak.

Kitle fonlaması işlemlerine ilişkin hazırlanan bilgi formunu imzalayan gerçek ve tüzel kişiler, formda yer alan yanlış, yanıltıcı veya eksik bilgilerden kaynaklanan zararlardan müteselsilen sorumlu olacak.

Yatırım kuruluşları ve portföy yönetim şirketlerinin yapabilecekleri yan hizmetlere, SPK'nin, proje finansmanı dahil belirleyeceği hizmet ve faaliyetlerde kambiyo düzenlemeleri saklı kalmak kaydıyla kredi ya da ödünç verilmesi, döviz hizmetleri sunulması da eklenecek.

Tüzel kişiliği bulunmayan yatırım fonları, konut finansmanı fonları ile varlık finansmanı fonlarının tapu, ticaret sicili ve diğer resmi sicillerde tescil, değişiklik, terkin ve düzeltme talepleri dahil olmak üzere her türlü sicil işlemlerinde tüzel kişiliği haiz addolunacak.

20 BİN LİRADAN 250 BİN LİRAYA KADAR İDARİ PARA CEZASI 

Buna göre fon; tapu, ticaret sicili ve diğer resmi sicillerde tescil, değişiklik, terkin ve düzeltme talepleri dahil olmak üzere her türlü sicil işlemleri ile sınırlı olarak tüzel kişiliği haiz addolunacak. Devrinin geçerliliği bir tapu veya sicil kaydına bağlı olan ve konut veya varlık finansmanı fonu portföyüne alınan varlık, haklar, tapu siciline veya ilgili sicile fon adına tescil edilecek. Tapuda, ticaret sicilinde ve diğer resmi sicillerde fon adına yapılacak işlemler, fon kurucusu ile fon kurulunu temsil eden birer yetkilinin müşterek imzalarıyla gerçekleşecek.

Kira sertifikası ve varlık kiralama şirketlerine yönelik yapılan değişiklikle proje finansmanı, proje finansman fonu ve projeye dayalı menkul kıymet hususları yeniden düzenleniyor.

Buna göre, proje finansmanına konu olan projenin gelirleri ve diğer hakları proje finansman fonuna temlik edilecek. Proje finansmanına konu olacak varlık ve haklara, proje finansman fonunun kurucularına, fonun kuruluşuna, faaliyet şartlarına, yönetimi ve sona ermesine ve projeye dayalı menkul kıymet ihracına ilişkin usul ve esaslar SPK tarafından belirlenecek. Fon; tapu, ticaret sicili ve diğer resmi sicillerde tescil, değişiklik, terkin ve düzeltme talepleri dahil olmak üzere her türlü sicil işlemleri ile sınırlı olarak tüzel kişiliği haiz addolunacak.

Devrinin geçerliliği bir tapu veya sicil kaydına bağlı olan ve proje finansman fonu portföyüne alınan varlık ve haklar, tapu siciline veya ilgili sicile fon adına tescil edilecek. Tapuda, ticaret sicilinde ve diğer resmi sicillerde fon adına yapılacak işlemler, proje finansman fonu kurucusu ile fon kurulunu temsil eden birer yetkilinin müşterek imzalarıyla gerçekleşecek.

Projeye dayalı menkul kıymet itfa edilinceye kadar, proje finansman fonu portföyünde yer alan varlıklar ve haklar, proje finansman fonunun kurucusunun ve fon kullanıcısının yönetiminin veya denetiminin kamu kurumlarına devredilmesi halinde dahi teminat amacı dışında tasarruf edilemeyecek, rehnedilemeyecek, teminat gösterilemeyecek, kamu alacaklarının tahsili amacı da dahil olmak üzere haczedilemeyecek, iflas masasına dahil edilemeyecek. Ayrıca bunlar hakkında ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilemeyecek.

Sermaye Piyasası Kanunu'nda yer alan "Kanuna aykırı ihraçlarda uygulanacak tedbirler" başlığı "Kanuna aykırı ihraçlar ile izahnamede yer alan bilgi ve açıklamalara aykırılık halinde uygulanacak tedbirler" şeklinde değiştirilerek kapsamı genişletiliyor.

Buna göre izahnamede yer alan yatırımcıların yatırım kararını etkileyecek nitelikteki taahhüt ve açıklamalara aykırı davranması veya taahhütlerin makul süre içinde yerine getirilmemesi durumunda SPK, hukuki ve cezai sorumluluk saklı kalmak kaydıyla, her türlü harç ve teminattan muaf olarak ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemeye ya da öngöreceği diğer her türlü tedbiri almaya yetkili olacak.

Kurul, ihraçtan elde edilen tutarın izahnameye aykırı olarak kullanılması sonucunu doğurduğu tespit edilen iş ve işlemlerin iptali ve elde edilen nakit ve diğer varlıkların izahnameyi yayımlayan ortaklığa veya kolektif yatırım kuruluşuna iadesi için tespit tarihinden itibaren 3 ay ve her halde izahnamenin onay tarihinden itibaren 2 yıl içinde izahnameye aykırı olarak gerçekleştirilen işlemin iptali için dava açmaya da yetkili olacak.

- Yanıltıcı nitelikte bilgi verenlere ceza geliyor

Sermaye Piyasası Kanunu'nda belirlenen idari para cezası gerektiren fiiller arasına tüzel kişilere idari para cezası verilmesi ekleniyor.

Buna göre, tüzel kişilere, aykırılığın ağırlığı ve etkilediği mağdur sayısı dikkate alınarak bağımsız denetimden geçmiş yıllık finansal tablolarında yer alan brüt satış hasılatının yüzde 1'i ile vergi öncesi karının yüzde 20'sinden yüksek olanına kadar idari para cezası verilebilecek.

SPK tarafından gerçek ve tüzel kişilerden bilgi, belge, açıklama ve kayıtların süresi içinde vermeyen, istenen şekliyle vermeyen, eksik, gerçeğe aykırı, yanıltıcı nitelikte veren, görevlendirilenlerin görevlerini yapmalarını engelleyen veya zorlaştıran kişiler hakkında 20 bin liradan 250 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.

Kurula gerçeğe aykırı, yanıltıcı nitelikte bilgi, belge vermek veya açıklamalarda bulunmak suretiyle gereksiz olarak denetim yapılmasına neden olan kişiler hakkında bin liradan 25 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.

- Hapis cezasının alt sınırı iki yıldan üç yıla yükseltiliyor

Doğrudan ya da dolaylı olarak sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkileyebilecek nitelikteki ve henüz kamuya duyurulmamış bilgilere dayalı olarak işlem yapanlar hakkında verilecek hapis cezasının alt sınırı iki yıldan üç yıla çıkarılıyor.

Aynı şekilde sermaye piyasası araçlarının fiyatlarına, fiyat değişimlerine, arz ve taleplerine ilişkin olarak yanlış veya yanıltıcı izlenim uyandırmak amacıyla işlem yapanlar, yalan, yanlış veya yanıltıcı bilgi verenler için uygulanacak hapis cezasının alt sınırı da iki yıldan üç yıla yükseltiliyor.

Kanuna eklenen yeni maddeyle, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinde değişiklik yapıldı.

Buna göre, tüketiciden faiz dışında alınacak her türlü ücret, komisyon ve masraf türleri ile bunlara ilişkin usul ve esasları belirlemeye ilişkin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunda olan yetkiler, Merkez Bankasına verildi.

TBMM Başkanvekili Levent Gök, teklifin kabul edilmesinin ardından, birleşimi, 25 Şubat Salı saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

Bankacılık Kanunu TBMM Genel Kurulu