Dijital Tarım Pazarı devreye alındı
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Dijital Tarım Pazarı hakkında Bakan Pakdemirli, "Dijital Tarım Pazarı ile çiftçimiz ürünlerine pazar bulabilecek, tüketicimiz, esnafımız aradığı kalitede ürünü tedarik edebilecek."dedi.
Dijital Tarım Pazarı'nın tanıtım toplantısı, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin ev sahipliğinde, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun da katılımıyla video konferans yöntemiyle gerçekleştirildi.
Pekcan, burada yaptığı konuşmada, gıda arz güvenliğinin ve sürdürülebilirliğinin sağlık ile refah açısından önem taşıdığını ifade ederek, "Tarımsal üretimdeki altyapının güçlendirilmesi, ülkemizin tarım ürünleri ihtiyacının karşılanmasının yanında tarımsal ihracatının artırılmasına da katkı sağlamaktadır." diye konuştu.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle sağlıklı ve güvenilir tarım ürünlerine ulaşımın ve tarımda kendi kendine yeter bir ülke olmanın öneminin ortaya çıktığına dikkati çeken Pekcan, bu nedenle "Dijital Tarım Pazarı" gibi bir uygulamanın hayata geçirilmesinden memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Pekcan, Bakanlık olarak e-ticaret ve dijitalleşmeye verdikleri öneme değinerek, şöyle konuştu:
Bu konuda ciddi çalışmalar yürütüyoruz. e-Ticaret alanında KOBİ'leri ve girişimcileri bilinçlendiren projeler uygulamaktayız. KOBİ'lerimizin e-ticaretten daha fazla faydalanmasına yönelik 'e-Ticaret Olarak KOBİ’lerin Yanındayız' kampanyasını başlattık. Kampanya çerçevesinde belli platformlar KOBİ'lere vadelerinde ve komisyonlarında indirim sağlayacaklar. e-Ticarette güven damgası gibi mekanizmalarla bu uygulamaların güvenilir bir biçimde gelişmesine yönelik altyapı faaliyetlerini yürütmekteyiz.
Türkiye'de elektronik ticaret istatistiklerinin yayınlanması ve kayıt altına alınması konusunda Elektronik Ticaret Bilgi Sistemi’ni kurduklarını hatırlatan Pekcan, "Elektronik ticaretle ilgili istatistikleri açıklamak için çalışmalarımız son aşamada. En kısa zamanda onları da paylaşacağız." ifadelerini kullandı.
Pekcan, geçen yıl TOBB ile birlikte "Türkiye Ürün İhtisas Borsası"nı hayata geçirdiklerini anımsatarak, lisanslı depolarda muhafaza edilen tarım ürünlerinin ticaretinin elektronik ürün senetleri aracılığıyla tek bir platform üzerinden yapılmasını sağladıklarını, bu ürünlerin ticaretiyle ilgili altyapıyı da geliştirmeye devam ettiklerini bildirdi.
Sebze ve meyve ticaretinde e-fatura, e-sevk irsaliyesi ve e-müstahsil makbuzu sistemlerinin kullanılmasını zorunlu hale getirdiklerine işaret eden Pekcan, "Hal Kayıt Sistemi Mobil Uygulamasını devreye soktuk. Tüketicilerimiz bu uygulamayla ürün künyelerindeki kare kodu okutarak, ürünün üreticisini, üretim yerini, zamanı ve yöntemini, bugüne kadar hangi fiyatlardan, kaç aracıyla el değiştirdiğini görebiliyorlar. Bu çerçevede, ürünlerinin, hem iç piyasada hem de dış piyasada arzıyla ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanlığımız ile iş birliği halinde çalışmalarımızı yürütmekteyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Pekcan, Dijital Tarım Pazarı'nın Türkiye'de sözleşmeli tarımın önünü açacağını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu uygulamayla birlikte daha planlı ve öngörülebilir bir üretim yapısı oluşacak, küçük üreticilerin pazara girmesi kolaylaşacak. Portala alıcı taraf olarak kaydolmak isteyen kişilerin Hal Kayıt Sistemi'ne kayıtlı olup olmadığı, ticari unvanı, ürünlerin Hal Kayıt Sistemi'nde oluşan günlük fiyatları gibi önemli bilgiler Bakanlığımızca Tarım ve Orman Bakanlığı ile paylaşılacaktır. Ayrıca MERSİS üzerinden ticaret siciline kayıtlı şirketlerin ve işletmelerin unvanı ve MERSİS numarası gibi temel bilgiler Tarım ve Orman Bakanlığına aktarılacaktır."
Projede emeği geçenlere teşekkür eden Pekcan, "Dijital Tarım Pazarı'nın, alıcı ve satıcıyı online bir araya getirerek, tarımsal üretim ve ticarete önemli bir ivme kazandıracağına inanıyoruz." dedi.
BAKAN PAKDEMİRLİ: DİTAP, TARIMSAL ÜRETİM ZİNCİRİNDE ETKİN PLANLAMA SAYESİNDE ÜRÜN ZAİYATINI DA ORTADAN KALDIRACAK
Bakan Pakdemirli, "DİTAP ile tarımsal üretimde arz ve talebi buluştururken, tarımsal üretimin de sözleşmeli tarım modeli sayesinde daha planlı hale getirilmesi mümkün olacak. Tohumdan, çatala tüm zincirin takip edilebildiği, sürdürülebilir üretimin sağlandığı bu sistem sayesinde küçük çiftçi, büyük çiftçilerimiz ile aynı fiyat ve rekabet koşullarına ulaşacak. Üreticiyi koruyan, tüketiciyi kollayan bu sistem sayesinde tarımsal üretim zincirinde sıfır atık da mümkün hale gelecek. Dünyada üretilen her 3 tarımsal ürünün biri çöpe atılıyor. DİTAP, tarımsal üretim zincirinde etkin planlama sayesinde ürün zaiyatını da ortadan kaldıracak" dedi.
TÜRKİYE TARIMDA KENDİNE YETEN BİR ÜLKE
DİTAP'da ilk fazda sebze, meyve, bakliyat gibi tarımsal ürünlerin işlem göreceğini, projenin ilerleyen fazlarında hayvancılık, gübre, ilaç, tohum gibi tarımsal ara girdilerin de DİTAP kapsamına gireceğini belirten Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Yaşadığımız Covid-19 salgını gıda arz güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Tarımın önemi daha iyi anlaşılmıştır. Türkiye olarak 4 saatlik bir uçuş mesafesi ile dünya nüfusunun %40'ına, toplam 1,9 trilyon dolarlık tarımsal ticaret hacmine sahip bir coğrafyaya ulaşma şansımız var. Ülkemiz bitkisel ve hayvansal üretim bakımından dünyada sayılı ülkeler arasındadır. Ülkemiz tarımsal hasılada Avrupa da 1. Dünyada ise ilk 10 arasında yer almaktadır. 18 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz. 5,3 milyar dolarlık ihracat fazlamız var. Türkiye kendi kendine yeten bir ülkedir. Tarımda bulunduğumuz bu iyi konumu geliştirebileceğimiz, Türkiye'yi tarımda da daha iyi yerlere taşıyabileceğimiz fırsatlar var. Ülkemizin tarımsal yapısına göre stratejiler geliştirerek, rekabet gücümüzü daha da artırmalıyız."
TARIMDA DENGELİ FİYAT DÖNEMİ
Geçirdiğimiz bu zor günlere gıda arz güvenliği için tarımsal planlamanın ne kadar önemli olduğunun bir kez daha görüldüğünü kaydeden Pakdemirli,
"Tarlada bahçede ürünün olması elbette önemli, ancak bu ürünleri ihtiyaç duyulan iş gücü ile hasat etme, işleme, depolama ve pazara erişimini sağlayacak şekilde etkin bir lojistik planlama daha da önem arz etmekte. Üretici ile tüketici arasında doğru bağı kurabilirsek eminim ki üretici üretiminden memnun olacak, tüketici de makul fiyatta daha kaliteli ürünü alma imkânına sahip olacak. Çiftçilerimiz dönem sonunda ürettiği ürününü satma, pazara ulaştırma noktasında herhangi bir kaygı yaşamayacak. Tarımsal üretimde DİTAP sayesine sözleşmeli üretim modeli geliştikçe, yani tüketim ile üretim arasındaki bağ güçlendikçe hem arz talep dengesi arasındaki dengesizliklerin azaltılması hem de tarım sektöründeki fiyatlandırma dengesizliklerinin giderilmesi açısından çok daha iyi bir noktaya gelmiş olacağız. Tarım ile sanayinin bütünleşmesine yol açacak bu model, yaygınlaştığı ölçüde tarımın finansman imkanlarının artırılmasına da katkı sağlayacaktır" dedi.