Almanya'daki saldırının detayları ortaya çıkmaya başladı... Saldırgan Tobias'ın Türkler hakkındaki ifadeleri...

Almanya'daki saldırının detayları ortaya çıkmaya başladı... Saldırgan Tobias'ın Türkler hakkındaki ifadeleri...

Almanya'nın Hanau kentinde iki ayrı kafeye aşırı Tobias R. tarafından düzenlenen saldırıda 11 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda yaralı var. Saldırganın radikal sağcı olduğu tahmin edilirken, soruşturmayı Federal Savcılık üstlendi

Meltem Özbey / Haber Global

Almanya'nın Hanau kentinde 'Midnight' isimli iki nargile barına düzenlenen silahlı saldırıda şu ana kadar 11 kişi hayatını kaybetti. Saldırının faili olduğu tahmin edilen kişi evinde ölü olarak bulundu. Polis aynı evde başka bir kişiye ait olduğu belirtilen bir ceset daha buldu. Böylece yaşanan olayda toplam ölü sayısı 11 olarak kayıtlara geçti.

Bild gazetesi, saldırının gece 22.00 sularında gerçekleştiğini, mağdurlar arasında en az 5 kişinin genç erkek olduğunu, aralarında 1 kadının da bulunduğunu, hayatını kaybedenlerin çoğunun ise Kürt kökenli olduğunu yazdı. Olay yerinin yakınındaki Kurt Schumacher Meydanı'nda da bir saldırı düzenlendi ve burada da 4 kişi hayatını kaybetti.

DUVARA İNTERNET SİTESİNİN ADINI YAZMIŞ

Alman polisleri, Türklerin işyerlerinin yoğunlukta olduğu, saldırılardan birinin gerçekleştirildiği Kurt Schumacher caddesi üzerinde bir binanın duvarında saldırganın ‘tobias-rathjen.de’ isimli web sitesinin adının yazılı olduğunu tespit etti. Polislerin incelemesi sürüyor. Yazının saldırıdan önce yazılmış olduğu belirtiliyor.

Almanya'daki saldırının detayları ortaya çıkmaya başladı... Saldırgan Tobias'ın Türkler hakkındaki ifadeleri... - Resim : 1

VİDEO ORTAYA ÇIKTI

Saldırıya ilişkin detaylar gelmeye devam ederken, Alman Bild gazetesi, saldırganın Tobias isimli aşırı sağcı alman vatandaşı olduğunu, Tobias R'nin avcılık belgesi sahibi olduğunu ve ardında bir mektup ile video bıraktığını, notta "Almanya'dan sınırdışı edilmesi mümkün olmayan bazı halkların yok edilmesi gerektiği" ifadelerinin yer aldığını belirtti.

Almanya'da 2 kafeye silahla saldıran ve 9 kişiyi öldüren; ardından annesini öldürüp intihar ettiği belirtilen Tobias Rathjen'in Amerikalılara seslendiği bir video ortaya çıktı.

Kendi sosyal medya hesabından 14 Şubat'ta yaklaşık 2 dakikalık videoyu paylaşan saldırganın, ABD'nin gizli toplumların kontrolünde olduğunu belirterek, Amerikalıları bunu yok etmek için savaşmaya çağırdığı görüldü.

"ÜLKENİZDE GİZLİ ASKERİ ÜSLER VAR" 

Saldırganın videoyu, içinde dosyalar ve bir yatağın bulunduğu karanlık bir odada kaydettiği görüldü. İngilizce konuşan saldırgan videoda şunları söylüyor: "Bu benim tüm Amerikalılara kişisel mesajım. Ülkeniz görünmez, gizli toplumların kontrolü altında. Onlar zihin kontrolü gibi bilinmeyen şeytani metotları kullanarak, modern kölelik sistemini oluşturmaya çalışıyor. Bir an evvel uyanmalısınız. Ülkenizde gizli askeri üsler var. Bunların bazıları şeytanı yüceltiyor. Onlar çocuklara işkence ediyor ve onları öldürüyor. Bu uzun zamandan beri oluyor. Uyanın, bu ülkenizdeki bir gerçek. Anaakım medyayı kapatın zira fikirleri dahi yok. Başka kaynaklara bakın ve önce okuyun. İkinci adım olarak da harekete geçin. Tespit edin ve kitleleri bir araya getirin, taşlayın. Bu kabusu bitirmek için, Amerikan vatandaşı olarak bu sizin göreviniz. Şimdi savaşın."

Almanya'daki saldırının detayları ortaya çıkmaya başladı... Saldırgan Tobias'ın Türkler hakkındaki ifadeleri... - Resim : 2

MERKEL OLAYI ANBEAN TAKİP EDİYOR

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de olayla ilgili bilgi almak amacıyla Halle'deki bir etkinliğe yapacağı katılımı iptal ettiği, her an saldırıya dair bilgi aldığı bildirildi. Merkel, "Saldırının ırkçılık tabanlı olduğuna dair çok sayıda işaret var, saldırının arka planını ortaya çıkarmak için çalışıyoruz. Irkçılık bir zehirdir, nefret de zehirdir. Bu zehir toplumumuzda vardır." açıklamasında bulundu. 

Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, saldırıda hayatını kaybedenlerin ailelerinin yanında olduklarını ve yaralılara da acil şifalar dilediklerini belirtti.

Almanya'daki saldırının detayları ortaya çıkmaya başladı... Saldırgan Tobias'ın Türkler hakkındaki ifadeleri... - Resim : 3

10 KİŞİNİN KAFASINA KURŞUN SIKILMIŞ

Almanya'nın Hanau kentinde aşırı sağcı terör saldırısına uğrayan, olay sırasında orada olmadığını söyleyen kafenin sahibi Kemal Koçak, açıklamalarda bulundu.

"Kafeye girdik ve 10 kişiye kurşun sıkıldığını gördük. Saldırgan tek kişiymiş ve 10 kişinin kafasını hedef almış. Benim kafede 3 ölü var. Birisi bizim tanıdık, akrabamız ve dostumuz. Sonra devamlı gelen Polonyalı bir müşteri kız vardı, onu vurmuşlar. Bir tane Mardinli bir arkadaşın 22 yaşındaki oğlunu öldürmüşler. Bizim kafenin bitişiğinde bir tane kafe var. Orada da üç kişiyi vurmuş. Onlardan birisi Afganlı, birisi Bosnalı ve birisi Rumen'di. İçeri girdiğim zaman durum çok kötüydü. Her taraf kan gölüydü. Sözün bittiği yerdi. 45 yıldır buradayız. Burada doğduk büyüdük. Kimseyle hiçbir sıkıntımız yok. Ben de orada olsam ben de gidecektim. 

Bunları olacağı belli değil miydi? Irkçı saldırılar son zamanlarda her tarafta oluyor. Zaten adamlar bizim burada kalamayacağımızı, gerekirse bizi ve camilerimizi vuracaklarını resmi olarak açıklıyor. Burada aşırı sağa karşı önlem alınmıyor." diye konuştu.

"SERT ÇEKİRDEK" TERÖR ÖRGÜTÜ ORTAYA ÇIKMIŞTI

Hanau'da gerçekleşen saldırı, Almanya'da “Sert Çekirdek” adlı aşırı sağ terör örgütünün ortaya çıkarılmasının hemen ardından yaşandı.  

Almanya'da geçtiğimiz gün de Baden-Württemberg, Bavyera, Aşağı Saksonya, Kuzey Ren Vestfalya, Rheinland-Pfalz ve Saksonya Anhalt eyaletlerinde, çok sayıda camiye eşzamanlı terör saldırısı düzenlemeyi planlayan aşırı sağcı 'Der harte Kern' (Sert Çekirdek) adlı örgütün kurucusu ve destekçisi 12 kişi gözaltına alınmıştı. 

Almanya'da geçtiğimiz haftalarda şaşırtan bir ittifak yaşanmış, Almanya'da İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana ilk defa aşırı sağ ile merkez sağ ittifak yapmış, Almanya'nın Thüringen Eyalet Meclisinde Hür Demokrat Partili (FDP) aday Thomas Kemmerich'in aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi (AfD) ve Hristiyan Demokrat Birlik Partisinin (CDU) desteğiyle eyalet başbakanı seçilmesinin ardından Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin temsilcileri eyalette erken seçime gidilmesini istemişti.  

Son günlerde Almanya'da yaşanan cami saldırıları da dikkat çekmiş, Türkiye'den de sık sık açıklamalar yapılarak 'ırkçılığın' önüne geçilmesi gerektiği vurgusu yapılmıştı. 

SALDIRGANIN ALMAN HAKKINA SESLENDİĞİ VİDEO VE NOTTA TÜRKLER HAKKINDA İFADELER YER ALIYOR

Saldırgan Tobias R.nin kendi sitesinde ve bazı internet sitelerinde yayınlanan, ırkçı açıklamalarda bulunduğu videosu ya yayından kaldırıldı. Özellikle Alman basını tarafından, soruşturma devam ettiği için durumun hassasiyetinden ötürü, gizlilik ilkesine bağlı kaldıkları görüldü.

Tobias R., dünya basınında Amerikalılara seslendiği videosunun dışında bir başka videoda ise Alman halkına "Bana ve hayatıma neler olduğunu her Alman neden bilmeli anlatacağım" diyerek seslendi. 

Açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;  

Mesajıma başlamadan önce, mesajımın hedefi öncelikle 'sözüm ona' gizli servis... Ne demek istediğimi anlatacağım. Ben normal bir vatandaşım, ne bir ajan ne de gizli servis organizasyonlarında çalışıyorum. Mümkün olduğunca insanları bilgilendirmeye çalışacağım.  

1- Bu video kaydedilirken, binlerce Alman vatandaşı gizli servis tarafından izleniyor. 

2- Bunun yapılmasının özel bir sebebi yok.

3-Bu gözetlemeler hakkında konuştuğumda kastettiğim, seslerin dinlenmesi, evde, ofiste, ya da bulunduğunuz diğer yerlerde gözetlenme... Halka açık yerlerdeki kameralardan söz etmiyorum. Gizli servis için çalışan bu insanlar diğerlerinin aklını okuyabilir, bir nevi 'uzaktan kontrol' edebilir. NSA'nın eski sistem analisti Edward Snowden, 2013'te sızdırdığı belgelerle ABD'nin İngiliz istihbaratıyla dünya genelinde dinleme faaliyetleri yürüttüğünü, Amerikan istihbaratının Almanya Başbakanı Angela Merkel'in telefonunu dinlediğini açığa çıkarmış, bu olay iki müttefik ülke arasında krize sebep olmuştu. 'Gizli servis' derken kastettiğim Federal Gizli Servis, CIA ya da NSA gibi ismi bilinen servisler değil.

Hayatım iki bölüme ayrılıyor. Doğduğum günden 2001'in Eylül ayına kadar gizli servis tarafından gözetlendiğim ve kaydedildiğimden şüphelendim. Ailemin evinde banyoda annem tarafından yıkanırken, babama "Çok küçük" dediğini hatırlıyorum. Bu ilk izlenim doğrultusunda kafamın içinde arkadaşça olmayan bir ses duydum: Bu aptallık, tuzağa düştüm." Hemen sonra kadın sesi "Hayır" diye tekrar etti ve kısa süre sonra uykuya daldı.  

Birkaç yıl sonra diğer insanların da kayıt altına alıp alınmadığı konusunda şüpheye düştüm. Hızla çok basit bit şey zihnime girdi, insanlar birbirlerine karşı her zaman iyi davranmıyor ve düşmanca yaklaşıyordu. Ama tabii ki sorularıma yanıt bulamadım, genç bir çocuk olarak bir hoş bir sonuç elde edemedim. 2 yaşımdayken, 6 yaşımdayken, 11 yaşımdayken de yetişkin olana kadar soruma yanıt alamadım ve hiç kimseyle bu konu hakkında konuşmadım, ne yazık ki bu şüpheyle yaşamak zorunda kaldım. 1999 yılında 22 yaşımdayken bankadan eski bir meslektaşımla Frankfurt'ta onun yeni dairesinde tanışmıştık ve bu konular hakkında konuşmaya başladık. Gün boyunca 'gizli servis' tarafından bu görüşmenin farkedildiğini hissediyordum. Konuşmamızdaki konulardan bazıları, suçlar ya da daha genel anlamıyla Türkler, Faslılar, Lübnanlılar, Kürtler gibi etnik grupların kötü davranışları üzerineydi. İkimizin de bu konular hakkında fikir birliği vardı. ikimiz de bu etnik gruplar ve benzer dalgalanmalar hakkında benzer tecrübelerimiz olmuştu.  

Bugünün perspektifiyiyle baktığımda bu kişisel deneyimleri 'zararlı' olarak tanımlayabilirim. Okuldan eve ya da aptal diskolara kadar... Zararlı, çünkü yaralanma şekli ya da değer kaybıyla sonuçlanan kişisel zarar değil. Bununla birlikte, okuldan veya diğer yerlerden tanıdıklar, bıçaklı saldırı, gerçek fiziksel saldırılar ve ilgili yaralanmalar gibi diğer sonuçları veya varyantları da duydu. Örneğin gazetelerden, 5 yabancının bir Almana karşı savaşını ve bundan kaynaklanan ciddi yaralanmalar ve hatta ölümler gibi durumları okuyabilirsiniz. Bankadaki tecrübemde gördüğüm banka soygunu gibi yüzlerce şüpheli durumda, bunların yüzde 90'ının Alman olmadığını, daha çok Türkler ve Kuzey Afrikalılar olduğunu görebilirsiniz.

Toplumumuz etnik gruplara, ırkçılığa ve kültürel farklılıklara sahip olduğu gerçeğiyle yüzleşiyor. Fas, Tunus, Cezayir, Libya, Mısır, İsrail, Suriye, Ürdün, Lübnan, Suudi Yarımadası, Türkiye, Irak, İran, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan, Hindistan, Afganistan, Bangladeş, Vietnam, Kamboçya, Laos, Filipinler insanları tamamen yok edilmeli, temizlenmeli... Bugün safkan ve değerli Alman pasaportuna sahip herkesin, nüfusa etkisini hayal edebiliyorum.

Almanya Hanau Tobias Rathjen ırkçı saldırı Meltem Özbey Haber Global