Sıfır vakadan dünyanın en yüksek ölüm oranına!
Pandeminin neredeyse tamamında sıkı bir politika takip eden Hong Kong'da 'sıfır vaka' politikası son dönemde kabus gibi bir tablonun gölgesinde kaldı. Hong Kong, dünyadaki en yüksek ölüm oranına ulaşırken bu korkunç durumun sebepleri ise oldukça çarpıcı...
Yoğunluktan bunalmış hastaneler, taşan morglar... Hong Kong'un Covid-19 krizinden sahneler, pandeminin ilk aylarında dünya çapında ortaya çıkan görüntülere çarpıcı biçimde benziyordu. 7.5 milyon nüfuslu şehirde hastanelerin koridorlarında ve çevresinde yığılmış yatan cansız bedenlerin görüntüsü aşıların bölgede yaygın ve ücretsiz bir biçimde uygulanmaya başlanmasından bir yıl sonra bu ay ortaya çıktı.
Birkaç hafta içinde virüsün bulaşıcı Omicron varyantı, 1 milyondan fazla kişiye yayıldı ve çoğu aşısız, yaşlı insanlardan oluşan 5 bini aşkın insanın ölümüne neden oldu. Şehir şimdi her gün pandeminin ilk iki yılında olduğundan daha fazla Covid-19 kaynaklı can kaybı bildiriyor. Bu ayki artış, kentin koronavirüs ölüm oranını (bir milyon kişide 36) dünyadaki en yüksek oran haline getirdi.
'DEFALARCA ÇAĞRIDA BULUNDUK'
Ancak uzmanlar yaşanan bu korkunç durumun, vehametinden ziyade aslında önlenebilir olmasıyla öne çıktığını ifade ediyor. Hong Kong Üniversitesi'nden bir virolog olan Jin Dong-yan, "Bu beklenen bir trajediydi" diyor ve şöyle devam ediyor:
“Geçtiğimiz bir yılda kamuoyuna ve hükümete defalarca çağrıda bulunduk... Yaşlıları aşılamamız gerekiyordu.”
Hong Kong'daki Covid-19 ölümlerinin yüzde 70'inden fazlası, çoğu yaşlı bakım evlerinde yaşayan 80 yaş ve üstü kişilerdi. Aynı yaş grubu, mevcut enfeksiyon dalgasının başlangıcında en az aşılanan gruptu ve tam olarak aşılananların oranı yüzde 20 seviyesindeydi.
Bir karşılaştırma yapmak gerekirse Güney Kore, Singapur, Yeni Zelanda, Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye gibi ülkelerde yaşlıların ezici çoğunluğu tam olarak aşılandı. Hong Kong'daki yaşlı insanların neden aşılanmaya niyetli olmadıklarına ilişkin net bir argüman yok. Hong Kong Üniversitesi'nde halk sağlığı uzmanı olan Karen Grepin, güvenlik konusundaki yanlış anlamanın büyük bir neden olduğunu söylüyor:
“Medya ve sağlık sistemi tarafından pekiştirilen 'aşılara ilişkin güvenlik endişesi' nedeniyle, aşı olmak için tam anlamıyla sağlıklı veya formda olmanız gerektiği fikri oluştu. Bunun sonucunda aşıya en çok ihtiyaç duyanların, aşı olma olasılığı en düşük olanlar olduğu gibi sıra dışı bir örüntü ortaya çıktı.”
'AZRAİL YANIMDAN GEÇİYORMUŞ GİBİ...'
Kronik böbrek hastalığı ve göğüs ağrıları olan 62 yaşındaki Amy Tsang, altta yatan hastalıkları olanlar arasında yer alıyor ve bu nedenle Covid-19'a yakalanma riskinin yüksek olduğu kabul ediliyor. Ancak Tsang, yıllarca steroid kullanımıyla zayıflamış vücudunun yan etkilerle başa çıkamayacağı korkusuyla aşı olmayı aylarca erteledi:
“Vücudum güçlenene kadar beklemek istedim. Ama o gün hiç gelmeyecek gibi görünüyor. Ambulansın sirenlerini her duyduğumda titriyorum. Azrail yanımdan geçiyormuş gibi hissettiriyor.”
Virüse yakalanmamak için eve kapanan Tsang gibi yaşlılar arasında üç doz aşı, hastalığı ağır geçirme ihtimalini ve can kaybı ihtimalini büyük oranda azaltıyor. Hong Kong'da 80 yaş ve üzeri vatandaşların yaklaşık yüzde 10'unun üçüncü doz aşı olduğu kayıtlarda yer almakta. Uzmanlar ayrıca Hong Kong'un pandeminin başında elde ettiği başarı nedeniyle aşılama noktasında rehavete kapıldığını öne sürüyor.
Yaşanan durumu Çin de yakından takip ediyor. Çin'de de 80 yaş üstü nüfusun yaklaşık yüzde 50'sinin tamamen aşılandığı biliniyor. Çin Ulusal Sağlık Komisyonu Bakan Yardımcısı Wang Hesheng, geçen cuma günü Hong Kong'daki durum hakkında "Özellikle bize derin bir ders veriyor” ifadelerini kullandı.
'ÇİN ACELE ETMELİ'
Wang Hesheng, Pekin'de gazetecilere verdiği demeçte ise “Çin acele etmeli ve nüfusunu aşılamalı, yoksa pişman olacağız” ifadelerini kullandı. Genel olarak, Çin nüfusunun yüzde 87,9'u iki doz aşı aldı, bu oran yaşlı vatandaşlar arasında düşse de yine de elde edilen oran nispeten yüksek bir aşılama seviyesi.
Çin anakarasındaki birkaç şehirde, daha önce “gizli Omicron” olarak adlandırılan BA.2 alt varyantının hakim olduğu son salgınlar, Çin'e aşılamayı teşvik etmek için yeterli nedeni veriyor.
Bazı kısıtlamaların gevşetildiği Hong Kong'un en üst düzey yöneticisi olan İcra Kurulu Başkanı Carrie Lam, şehrin katı sıfır Covid stratejisini rafa kaldıracağına ve endemik bir virüsle gelecek planlayacağına dair hiçbir şey söylemedi. Ama elde başka seçenek olmayabilir.
*Bu haberdeki bilgilerin büyük bir kısmı Vice'ta “How Hong Kong Went from ‘Zero COVID’ to Having the World’s Highest Death Rate” başlığıyla yayınlanan makaleden derlenmiştir.
Kaynak: Web Özel