Koronavirüs salgınında 'bağışıklık uçurumu' tehlikesi
Yeni tip koronavirüs salgınından çıkış umudu olan aşılar birçok ülkede uygulanmaya başlanırken, aşılara erişimde yaşanan küresel adaletsizlik, dünyayı bir "bağışıklık uçurumuyla" karşı karşıya bırakmaya aday görünüyor.
Kovid-19 aşı uygulamalarıyla ilgili verilerin derlendiği "Ourworldindata" internet sitesine göre, aşıların uygulanmasına 52 ülkede başlandı, 142 ülkede ise henüz yaygın aşılama yok.
Dünya genelinde şimdiye dek 53 milyon 787 bin 512 doz Kovid-19 aşısı uygulandı. Aşıların 22 milyon 550 bini Asya kıtasında, 17 milyon 750 bini Kuzey Amerika'da, 13 milyon 150 bini Avrupa kıtasında, 330 bin 512'si Orta ve Güney Amerika ülkelerinde, 7 bini ise Afrika'da yapıldı.
Kuzey Amerika'da ABD, Kanada; Orta ve Güney Amerika'da Meksika, Kosta Rika, Brezilya, Arjantin ve Şili, Avrupa'da İngiltere, İrlanda, İzlanda, Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Lüksemburg, İspanya, Portekiz, İtalya, Yunanistan, Avusturya, Macaristan, Hırvatistan, Slovenya, Sırbistan, İsviçre, Danimarka, Finlandiya, İsveç, Norveç, Litvanya, Letonya, Estonya, Bulgaristan, Romanya, Çekya, Slovakya, Polonya, Rusya, Malta, Güney Kıbrıs, KKTC ve Türkiye; Ortadoğu'da İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Suudi Arabistan, Umman ve Kuveyt; Asya-Pasifik bölgesinde Çin, Hindistan ve Singapur'da, Afrika'da ise yalnızca ada ülkesi Şeyseller aşı yapılan ülkeler oldu.
ABD'de 16 milyon 530, Çin'de ise 15 milyon kişi ile dünyada en fazla aşı uygulayan ülkeler oldu. Bu ülkeleri 5 milyon 70 bin ile İngiltere, 3 milyon 60 bin ile İsrail, 2 milyon 160 bin ile Birleşik Arap Emirlikleri, 1 milyon 300 bin ile Almanya, 1 milyon 250 bin ile İtalya, 1 milyon 80 bin ile Türkiye ve 1 milyon ile Rusya izledi.
Dünyanın 142 ülkesinde ise henüz aşılama başlamadı. Afrika'da 53, Asya-Pasifik bölgesinde 47, Orta ve Güney Amerika'da 28, Avrupa'da 14 ülkede klinik denemeler haricinde henüz hiç kimse aşılanamadı.
Bu durum, Avustralya, Yeni Zelanda, Japonya ve Güney Kore gibi bazı gelişmiş ülkelerde aşıların onayına ilişkin prosedürlerin sonuçlanmamasından kaynaklanırken, ülkelerin çoğunda Kovid-19 aşılarına erişilememesi nedeniyle yaygın aşılamaya başlanamadı.
Dünyanın birçok ülkesinde henüz tek bir kişinin dahi aşılanamamış olması, Kovid-19 aşılarına erişimde adaletsizliğe işaret ediyor.
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, 18 Ocak'ta yaptığı açıklamada, dünyada aşılara erişimdeki eşitsizliğe dikkati çekmişti.
Bir Afrika ülkesine yalnızca 25 doz aşı gönderildiğine dikkati çeken Ghebreyesus, "Açık konuşmam gerekiyor, dünya feci bir ahlaki başarısızlığın eşiğinde. Bu başarısızlığın bedeli de dünyanın en yoksul ülkelerinde insan hayatı ve geçim kaynaklarıyla ödenecek." ifadesini kullanmıştı.
İKİLİ ANLAŞMALAR NEDENİYLE AŞI BULUNAMIYOR
Aşıların yüksek ve orta gelirli ülkeler tarafından ikili anlaşmalarla rezerve edilmesi, eşit erişime engel oluyor.
Şimdiye dek ABD, Kanada, Brezilya, Meksika, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, İngiltere, Rusya, Hindistan, Pakistan, Özbekistan, Endonezya, Çin, Japonya, Güney Kore, Avustralya, Mısır, Nepal, Orta Doğu Bloku ülkeleri, Latin Amerika Bloku ülkeleri, Afrika Birliği ülkeleri ve Türkiye farklı ülkelerdeki aşı üreticileriyle milyonlarca doz aşı için ön satın alma anlaşmaları yaptı.
Söz konusu anlaşmalar üretici şirketlere talebi karşılama konusunda ciddi sorumluluk yüklüyor. Alman biyoteknoloji şirketi BioNTech'in ilaç firması Pfizer ile geliştirdiği ve "dünyada tescillenen ilk Kovid-19 aşısı" olan aşı için halihazırda AB ile 300 milyon, ABD ile 200 milyon, Japonya ile 120 milyon, Çin ile 100 milyon, İngiltere ile 40 milyon, Meksika ile 34 milyon doz, Kanada ile 20 milyon, Güney Kore ile 20 milyon, Avustralya ile 10 milyon, Türkiye ise yıl sonuna kadar 30 milyona çıkarma opsiyonuyla 4,5 milyon doz aşı için ön satış anlaşmaları yaptı.
Pfizer, 2021 sonuna kadar 1,3 milyar doz aşı üretmeyi hedefliyor. Bu miktarın büyük bölümü ikili anlaşmalar kapsamında taahhüt edilen dozlara ayrılacak.
Oxford Üniversitesinin ilaç firması AstraZeneca ile geliştirdiği ve Amerikan biyoteknoloji şirketi Moderna'nın Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü iş birliğinde hazırladığı aşılar da çok sayıda ülke tarafından ön satın alma anlaşmalarıyla rezerve edildi.
Bunlar dışında Rusya'nın Sputnik V aşısı, Çinli Sinopharm ve Sinovac şirketlerinin aşıları ve halen 3'üncü aşama klinik denemeleri süren bazı aşılar için de ön siparişler verilmiş bulunuyor.
İkili anlaşmalar nedeniyle aşılara ulaşılamaması Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) aşılara eşit şekilde ulaşabilmesini güvence altına almak için başlattığı Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programına (COVAX) aşı sağlanamamasına yol açtı.
COVAX kapsamında öncelikli olarak aşı verilmesi orta ve dar gelirli 92 ülkeye henüz tek doz dahi aşı sağlanamadı.
BAĞIŞIKLIK UÇURUMU
Aşılara erişemeyen ülkelerde sağlık çalışanları, yaşlılar ve kronik hastalar gibi risk altındaki grupların aşılanması mümkün olmayacak. Bu durum, bu ülkelerde vaka sayılarının artmaya devam etmesi ve virüse bağlı ölümlerin yükselmesine yol açabilir.
Üstelik çok sayıda ülkenin aşıların sağladığı bağışıklıktan yoksun kalması, küresel boyuttaki salgının tamamen kontrol altına alınmasını olanaksız hale getirebilir. Bu durum, aşı uygulayamayan ülkelerin coğrafi olarak tecrit edilmesi tehlikesini de doğurabilir.
Aşılara erişimdeki adaletsizlik, ülkeler arasında mevcut ekonomik eşitsizlikleri, insani gelişmişlik farklarını derinleştirme tehlikesi taşıyor.
Kaynak: AA