Haiti neden bu halde? 'Gelen 13 milyar dolarlık yardıma rağmen...'
2010'da ülkeyi alt üst eden korkunç depremden sonra Haiti'nin durumu hiç iyiye gitmedi. Küresel çapta yapılan milyarlarca dolarlık yardım, sadece kaos, yolsuzluk ve yağma düzeni doğurdu. Haiti'de olaylar Devlet Başkanı Jovenel Moise'nin suikastle öldürülmesine kadar vardı. Peki durum neden böyle?
Haiti sokakları aylardır öfkeli protestocularla dolu. Lastikleri yakıyorlar, bankalara saldırıyorlar, dükkanları yağmalıyorlar... Çeteler, zaman zaman polisin de göz yummasıyla fidye için birilerini, özellikle kadınları kaçırıyorlar.
Hukuki zeminden uzun zaman önce kaymış olan durum, çarşamba günü devasa bir şok ile tüyleri diken diken etti. Gece saatlerinde bir grup silahlı saldırgan, Haiti Devlet Başkanı Jovenel Moise'yi evinde öldürdü.
NE ZAMAN 'DAHA KÖTÜSÜ OLMAZ' DESELER...
Uzun bir süredir istifası istenen ancak görevine devam etmekte kararlı olan Moise, bu kararlığının bedelini canıyla ödedi. Öyle gözüküyor ki Haiti ne zaman “Daha kötüsü olmaz” dese daha kötüsü gerçekleşiyor. Ülke şu an yargısı ve parlamentosu çökmüş bir vaziyette, başkansız olarak yeni sabahlara uyanmaya çalışıyor.
Ülkenin kaderi Afganistan ve Somali gibi ülkelerle beraber yazılmakta. En azından dünyanın algısı bu şekilde. ABD'nin çok yakınında, adeta gölgesinde, Dominik Cumhuriyeti'yle aynı adayı (batıda Haiti, doğuda Dominik Cumhuriyeti olmak üzere) paylaşayan Haiti neden bu halde?
NAPOLYON'U YENEREK BAĞIMSIZ OLDULAR
Haiti, tarihiyle gurur duymakta sonuna kadar haklı bir ülke. Fransız sömürüsünü 1804'te isyan ederek ve Napolyon'un askerlerini alt ederek kıran, böylece bağımsızlığını ilan eden Haiti çok daha sonra 1986'da yaklaşık yirmi yıllık bir diktatörlüğe son verdi.
2010'da ülke korkunç bir deprem felaketiyle adeta yerle bir olurken tüm dünya elini Haiti'ye uzattı ancak ortaya çıkan görüntü yaraların derinleşmesi ve istikrarsız tablonun daha kötüye gitmesinden başka bir şey olmadı.
Son on yılda Haiti, dünyadan yaklaşık 13 milyar dolarlık yardım aldı. Ülkeyi baştan kurmak için gelen bu para, “ülkeyi kurmak” için kullanılmadı. Başkan Moise geçen yıl Parlamento'nun görev süresinin dolmasına izin verdi ve 11 milyon halkı temsil eden sadece 11 kişi kalmış oldu. Başkan Moise ve 10 senatör, tüm tepkilere ve kınamalara rağmen bir buçuk yıldır ülkeyi bu şekilde yönetmekteydi.
REFORM YAPMAKTANSA...
Haiti yardımlarla ayakta durmaya çalışan bir ülke haline gelmiş durumda. Yabancı ülkeler de Haiti'nin tamamen çökmesine izin vermek istemiyorlar. Bu da ihtiyaç duyulduğunda musluğun açılacağını bilmek demek. Haitili aktivistler ve bölgeye dair çalışmalar yapan analistler paranın karmaşık bir görev gördüğünü ve mevcut tablonun hükümetleri, ülkeyi yeniden inşa etmek için gereken kurumsal reform adımlarını atmaktan alıkoyduğunu ifade ediyor.
Yardımlar, hayati ihtiyaçların karşılanması anlamına gelirken öte yandan yolsuzluğun, şiddetin ve siyasi felcin de önünü açan, bunları tetikleyen bir katalizör oldu.
Bir başka can sıkıcı detay ise çeteler. Hükümet ve geçmişteki siyasi iktidarlar reddetse de Haitili politikacılar seçimlerini kendi avantajlarına çevirmek ve siyasi etki alanlarını genişletmek için çetelerden yardım aldılar. Başkan Moise'nin döneminde son üç yılda hükümet ve polis ile dirsek temasındaki çeteler hükümet karşıtı mahallelerde 400'ü aşkın insanı öldürdü. Bir buçuk milyonu aşkın insan yerinden oldu ancak kimse bunlara ilişkin suçlanmadı.
ABD hükümeti basit kınama mesajlarıyla olaya müdahil oldu.
ABD'NİN TAVRI TEPKİ ÇEKİYOR!
Haitili sivil toplum kuruluşu liderleri, ABD'nin Haiti ile ilişki kurarken reformlara giden uzun bir yolu tercih etmek yerine güçlü adamlara destek vermeyi tercih ettiğini vurguluyor. Ülkenin kaderini de bunları insafına bağlayan bir tavır çizen ABD, Haiti vatandaşları ve Haitili aktivistler tarafından defalarca kınansa da ABD hükümetini ve ABD'nin planlarını etkileyecek güce sahip olduklarını düşünmek doğru olmayacaktır.
Washington Ekonomi ve Politika Araştırmaları Merkezi'nde görev yapan Johnston, “Haiti'de sözüm ona ülkenin yeniden inşa edilmesi için milyarlarca dolar harcandı. Bu, devletin aşınmasına ve kurumların siyasallaşmasına neden oldu. Şimdi daha fazlasını yapmamız gerektiğini söylüyorlar ki bu işe yaramaz” ifadelerini kullanıyor.
ÇÖZÜM NE?
Peki ne yapmak lazım? Haiti Adalet ve Demokrasi Enstitüsü'nde kıdemli bir avukat olarak görev yapan Alexandra Filippova, “Bu anı bir fırsat olarak düşünmek zor, çünkü muhtemelen daha fazla kaos yaratacak” diyor ve ekliyor:
“Eğer ABD ve diğer ülkeler Haiti'ye yardım etmek konusunda ciddiyse, Haiti sivil toplumunu dinlemeliler ve zor yolu seçmeliler: Demokrasi için gerçek bir temel inşa etmek.”
Kaynak: Haberde yer alan bilgilerin büyük bir kısmı New York Times'da yayınlanan Maria Abi-Habib imzalı "Why Haiti Still Despairs After $13 Billion in Foreign Aid" adlı makaleden derlenmiştir.
Kaynak: Web Özel