Beyrut'un parlak yıldızları üzerinde aynı koku, aynı toz, kırık cam...
4 Ağustos günü Beyrut Limanı'nda patlayıcı maddelerin bulunduğu depoda çıkan yangın, ardından tüm kentin yıkımına neden olan patlamadan Elie Saab, Zuhair Murad gibi dünyaca ünlü modacılar da etkilendi.
6 yıldır Beyrut Limanı'ndaki bir depoda tutulan 2 bin 750 ton amonyum nitratın yol açtığı patlamada 182 kişi hayatını kaybederken, yaklaşık 6 bin kişi yaralandı ve hala bulunamayan kayıplar var. Doğu'nun kalbi Beyrut'un özellikle liman bölgesi neredeyse enkaz haline gelirken, Lübnan'dan tüm dünyaya uzanan, modanın en güçlü isimlerinin de mağazaları kullanılamaz hale geldi.
15 yıl süren, yüz binlerce insanın ölümüne, milyonlarca insanın ülkesinden ayrılmasına neden olan Lübnan Savaşı sona ereli tam 30 yıl oldu. Savaşlar sona erip, silahlar sussa bile, hayatlarda ve şehirlerde açtığı yaraları onarmak kolay değil. Bomba sesleri arasında doğan, yetişen ve gelişen sanatın yolculuğunu Lübnan'ın müziğinde, kitaplarında ve elbette moda yaklaşımında görmek mümkün.
Lübnan'ın tozlu ve viran haline gelen sokaklarından çıkaran dünya devleri arasına giren moda dünyasının çocukları, savaş döneminde kağıtlardan elbise yaratmaya çalışırken, bugün dünyaca ünlü moda tasarımcısı Elie Saab, "Aynı koku, aynı toz, kırık cam" sözleriyle onu iç savaşın buruk anılarına yeniden götüren patlamayı hatırlıyor. Tıpkı diğer milyonlarca Lübnanlı gibi...
"AYNI KOKU, AYNI TOZ, KIRIK CAM..."
Romantik giysi ve gelinlik tasarımlarıyla tüm dünyanın yakından tanıdığı Elie Saab'ın moda evi da bu yıkımdan nasibini alanlardan... Limana yalnızca birkaç yüz metre mesafedeki evi tamamen yıkılan Saab, oğlunu kanlar içinde gördüğünü, ancak daha sonra kendini sakinleştirerek küçük bir yaralanmadan ibaret olduğunu söylediğini aktarıyor. Elie Saab, patlamanın Lübnan iç savaşı anılarını yeniden yaşattığını söylerken, "Aynı koku, aynı toz, kırık cam... Dürüst olmak gerekirse, bunu yeniden yaşamak istemezdik. Bu bir felaket ancak biz de Beyrut gibi olmalıyız. Her seferinde tozunu alıp eski haline dönmeliyiz. Devam etmeliyiz, pes etmemeliyiz. En büyük kayıp geri getiremeyeceğimiz insanlar" dedi.
Saab'ın oğlu Elie Saab Junior ise yaşadıklarını tıpkı babası gibi devam etmeleri gerektiğini vurgulayarak aktarıyor: "Binada oluşan zararı giderip devam edeceğiz. Yaşananları hazmetmek zor ama DNA'mızda ne olursa olsun devam etmek, ülkemize ve halkımıza yakın kalmak var."
FEYRUZ'UN SESİYLE 'BEYRUT'
Tüm bu yıkımların arasından Mardinli Süryani bir baba ile Lübnanlı Maruni bir annenin çocuğu olarak dünyaya gelen Arap dünyasının divası olarak nitelendirilen Feyruz'un 'Sonsuza Dek Lübnan' plağı göze çarpıyor Elie Saab'ın artık kullanılamaz hale gelen evinde.
Feyruz, müziği Rodrigo'nun ünlü konçertosu üzerine yapılan düzenlemeden oluşan Lübnan iç savaşının anlatıldığı 'Le Beirut' parçasında şöyle der;
Benimsin sen ey beyrut!
Benimsin
Halkımın kanayan yarası,
Analarımın akan gözyaşısın.
Benimsin sen ey beyrut!
Benimsin...
Masada bir plak... 'Lübnan Sonsuza Dek' diyor. O da kırılıp ikiye ayrılmış.
HER ŞEYİNİ KAYBETME KIRGINLIĞINDAN 'KÜLLERİNDEN DOĞMAYA'
Ülkemizde de tanınan isimleri, dünyada ise Jennifer Lopez, Sofia Vergara, Scarlett Johansson gibi isimleri giydiren moda devlerinden Zuhair Murad'ın binası da harabeye döndü. Gemmayzeh semtinin yakınlarında 11 katlı binası bulunan Murad'ın 200 kişilik ekibi, patlamadan yalnızca 10 dakika önce binadan ayrılmış.
Ancak Murad üzüntüsünü ve kayıplarını şu sözlerle dile getiriyor; "Kalbim acıyor, yıllarımı verdiğim bütün emeklerim bir dakikada yok oldu. Her şeyi kaybettik. Tüm hatıralarımı da… Bu binayı gece gündüz çalışarak inşa etmek benim hayalimdi ama bir saniye içinde her şey gitti, her şeyi kaybettim." diyor.
"Çocuk gibi ağladım. Hiç bir kelime üzüntümü ifade etmeye yetmez." diyen Murad'ın en büyük yıkımı ise, müşterilerinin couture parçaları ve gelinlikleriyle birlikte şirketin 20 yıllık arşivi sanat koleksiyonun yok olması...
Zuhair Murad, ardından yıkımdan yaratımda bulunarak, sınırlı sayıda ürettiği tişörtleri satışa çıkarıp Beyrut için yardım topladı. Ünlü isimlerin tanıttığı tişörtlerin Lübnan halkının ruhunu temsil ettiği ifade edilirken, 'Küllerinden doğmak' sloganıyla sunuldu. Yaralarını sarmakta ustalaşan Beyrut'un tozu ve acısı bu kez romantik bir eteğin uçuşmasıyla şehrin sokaklarına dağılıyor...
Kaynak: Web Özel