Midyeciler isyanda: "Saat 17'den sonra ahiret soruları başlıyor"

Marmara Denizi'nde görülen müsilaj doğaya verdiği zararın yanı deniz ürünlerinin satışlarını da etkiledi. Midye satışlarında yüzde 50'ye varan düşüş yaşananırken bazı midyeciler satış yapamadıkları için midyelerin ellerinde kaldığını belirtti.

En fazla zararı ise midye satıcıları ve bu alandaki zincir restoranları yaşadı. Önceden daha çok Marmara Denizi'nden çıkan midyenin atıldığını söyleyen işletmeciler, müsilaj felaketinden sonra ilginin çiflik midyesine kaydığını söylüyor. 

Haberglobal.com.tr olarak midyecilerle ve midye seven vatandaşlarla konuştuk. Konuştuğumuz midyeciler müsilaj tedirginliği yaşayan vatandaşların sorularını, 'ahiret soruları' olarak niteliyor. Satıcılar en çok, 'Nerenin midyesi bu?', 'Nasıl hazırlanıyor?', 'Müsilajlı değildir dimi?' gibi sorular sorulduğunu belirtiyor. 

"BU DA UNUTULUR"

Midye satışlarında büyük düşüş olduğunu belirten işletmeci Necati Tokgöz, müşterilerinin kendilerine güvendiği için sormadan yediklerini söylüyor Tokgöz, "Biz yemediğimiz hiçbir şeyi satmıyoruz. İnsanların aklına kurt düştü, tedirginler." diyor.

Necati Tokgöz

Önceden midyeyi kokoreçten daha çok sattıklarını söyleyen Tokgöz, eskiden 6 bin tane sattıklarını şimdi ise günde 200 tane midyeyi zor verdiklerini belirtiyor. Tokgöz olarak, "Bu da unutulur en fazla bir hafta sürer. Sonra normale döneriz" diyerek kalender bir tavır ortaya koyuyor.

Midyeci Mehmet olarak bilinen Mehmet Çiçek de, midye satışlarının yarı yarıya düştüğünü belirterek şunları söyledi: "Biz denizden toplanan midye satmıyoruz. Çiflik midyesi satıyoruz. Çiflik midyesini daha pahalıya satın alıyoruz. Ancak fiyatlara yansıtmadık."

Müsilaj nedeniyle müşterilerinin tavrının ne olduğunu sorduğumuz Çiçek, "Müsilajdan sonra müşteriler midyeyi nereden aldığımızı soruyor. Ama genelde buraya eğlenmeye geldikleri için yine de yiyorlar. Sağlıklı beslenen bir millet değiliz. İnsanlar soruyor ama yine de yiyor" ifadelerini kullandı. 

Mehmet Çiçek

Müsilajın etkilerinden dolayı midye yemediğini söyleyen Çağrı Kaplan isimli vatandaş ise, "Müsilaj çıktıktan sonra hiç midye yemedim. Midyeler denizdeki her şeyle besleniyorlar. Hastalık yapar mı yapmaz mı bilmiyorum. O yüzden artık tercih etmiyorum. İleride yersem bile emin olduğum bir mekandan yerim. Sokakta satılanlara güvenmiyorum" dedi.

"AHİRET SORULARI" 

Müşterilerinin saat 17'den sora ahret sorularının  başladığını söyleyen işletmeci Yurdaer Yıldız, "İnsanlar çok soru soruyor. Akşam 17'den sonra ahiret soruları başlıyor.  Hatta bazen sorup sorup yine de almaktan vazgeçiyorlar. Midyenin nereden geldiğini, yapılışını, müsilajla bağı var mı diye her şeyini soruyor" şeklinde konuştu.

Satışlarının yüzde 30 düştüğünü belirten Yıldız, buna rağmen midyeye zam yapmadıklarını, eskiden günde bin tane satarken şİmdi 550-600 arası satış yaptıklarını söylüyor.

Yıldız, "İnsanlar yesin diye ikramı arttırdık. Midyeyi bekletme şansımız yok. Satamazsak alıp eve götürüyoruz. Günlük bunlar" ifadelerini kullandı.

"NEREDEN ALIYORSUNUZ?"

Beşiktaşta seyyar satıcılık yapan Musa Çakmak da şunları söyledi: "Midyeyi nereden aldığımızı sürekli soruyorlar. Önceden daha çok satıyorduk. İşlerimiz yarı yarıya düştü. Mesela saat 15 gibi satışa çıkıyordum satılmadığı için artık saat, 16.30-17.00 gibi çıkıyorum."

Midyeyi çok severim diyen Mert Taner, önceden bir oturuşta 50-60 tane yediğini belirtiyor. Taner, "Müsilajdan sonra çok şey söylendi. Şimdi sadece bilindik yerlerde yiyorum. Soruyorum nereden aldıklarını, nasıl yaptıklarını" diye konuştu.     

İsmini vermek istemeyen bir seyyar midyeci de, "İşlerimiz kötü. Eskisi kadar satış yapan yok. Çünkü satamıyoruz. Elimizde kalınca biz zarar ediyoruz. Müsilajlı mı bu diye soranlar oluyor nereden geliyor bu midye diye. Ama yine de yiyorlar. Midyeyle ilgili her zaman kötü söylentiler çıkıyor. Müsteri azalsada yine de alıcısı var" şeklinde konuştu.

Kaynak: Web Özel