1200 doları varken alacağını söylemişti! Teknoloji milyarderinin çılgın projesi... Dünyada bir ilk olacak
Microsoft'tan sonraki en büyük ikinci yazılım şirketi olan Oracle'ın kurucularından milyarder Larry Ellison, satın aldığı adada hayallerini hayata geçirebilirse dünyada bir ilki başarmış olacak. Peki dünyanın en zengin beşinci insanı olan Ellison, ne yapacak?
Oracle'ın kurucularından milyarder Larry Ellison'ın Hawaii'ye bağlı adalardan biri olan Lanai'yi satın alması, 2012 yılında dünya ekonomi basınında haber olmuştu. O dönemde Ellison'ın adanın yüzde 98'lik kısmını 300 milyon dolar karşılığında satın aldığı belirtilmişti.
Geçtiğimiz yıl koronavirüs pandemisiyle birlikte bütün dünya evden çalışma modeline geçtiğinde, Ellison da California, Rancho Mirage'daki saray yavrusu evinden bu adaya taşındı. 2014'te CEO'luğu bıraksa da başkanlık ve CTO'luk görevlerini halen yürüten 76 yaşındaki Ellison, kararını Oracle çalışanlarına duyurduğu e-postada "Zoom'un gücünü kullanarak çalışmayı" planladığını ifade etti.
Yaklaşık 3200 kişinin yaşadığı Lanai, Hawaii'nin insanlı adaları arasında en küçüğü. Ellison yemyeşil doğası, turkuaz denizi ve derin uçurumlarıyla görülmeye değer bu cennet gibi adada tamamen sürdürülebilir bir yaşam kurmayı hedefliyor, bunu da Pulama Lanai adını verdiği bir şirket üzerinden yapıyor.
Peki dünyanın en zengin beşinci insanı olan Ellison, "Ananas Adası" olarak da anılan Lanai'de ne yapacak? Hürriye'ten Sevin Turan'ın derlediği habere göre, Ellison'ın hayallerindeki sağlık ütopyası şöyle:
22 YAŞINDAN BERİ HAYALİYDİ
New York'ta doğup Chicago'da büyüyen Larry Ellison, 1965'te 21 yaşındayken Berkley, California'ya taşındı. Doğayla iç içe olmayı seven Ellison, o dönemde Sierra Nevada dağlarında ırmak rehberliği ve kaya tırmanışı öğretmenliği yapıyordu.
Lanai'nin adını da ilk kez o zaman duydu. O dönemde Dole'a ait bir ananas plantasyonu olan adanın fiyatını araştıran Ellison, Forbes'a, "Bankada biriktirdiğim 1200 dolardan çok daha fazlaydı ama 'Vay be' diye düşünmüştüm. Lanai'ye sahip olmak, cennete sahip olmak gibiydi" diye anlattı.
11 yıl boyunca çeşitli küçük teknoloji şirketlerinde çalışarak bankadaki 1200 dolarını artırmaya çalışan Ellison, 1977'de iki yazılımcı arkadaşıyla birlikte Oracle'ı kurdu. "Kahin" anlamına gelen bu kelime, aynı zamanda Ellison'ın CIA için üzerinde çalıştığı bir veri tabanı projesinin adıydı.
Ürettiği veri tabanı yönetim yazılımlarıyla, şirketlerin veri saklama biçimlerinde bir devrim yaratan Oracle, 80'lerde hızla büyüdü. 1990'da Wall Street'in, satış rakamlarının muhasebe kayıtlarında şişirildiğini fark etmesiyle patlak veren skandal nedeniyle şirketin değeri bir anda 3,7 milyar dolardan 700 milyona indi. O dönemde Ellison, istifa çağrılarına direnirken, Oracle da kısa süre içinde düştüğü yerden kalkıp rakiplerini satın alarak büyümesine devam etti. 2020 yılına gelindiğinde Oracle, 80 milyar dolar harcayarak 140'tan fazla küçük şirketi satın almıştı.
Ellison iş dünyasında böylesine agresif bir biçimde ilerlerken 2012'de ilginç bir şey oldu. Gençliğinden beri hayalini kurduğu Lanai'nin satışa çıktığını öğrendi. Üstelik fiyat da tahmin ettiğinin ve Lanai'ye kendisinin biçtiği değerin çok altındaydı: Sadece 300 milyon dolar...
'ANANAS KRALI'NDAN 'YAZILIM KRALI'NA
Ellison, Haziran 2012'de satın almadan önce Lanai, Dole'un milyarder başkanı David Murdock'a aitti. Geçmişte Murdock'ın ada için 1 milyar dolar istediği yazılıp çizilmişti. Murdock, 1985 yılında Dole'un şemsiye şirketi Castle and Cooke'un başına geçtiğinde adayı da otomatikman satın almıştı. Lanai'nin Murdock'tan önceki sahibi ise "Ananas Kralı" diye bilinen James Dole'du.
Lanai, diğer Hawaii adalarına kıyasla çok daha gözden uzak bir yer. Adaya ulaşmanın sadece iki yolu var: Maui'den feribota binmek ya da bir başka Hawaii adasından küçük bir uçakla gelmek. Adanın limanı da havaalanı da Ellison'ın sahibi olmadığı yüzde 2'lik alanda kalıyor. Yüzölçümü 365 kilometrekare olan ada Maui'nin 8 mil açığında yer alıyor. Adada trafik ışığı hiç yok, yapılı yolların sayısı ise bir elin parmaklarını geçmiyor.
Lanai'de iki adet lüks otel bulunuyor. Bu otellerden bir tanesinin çatı katında kalmak isteyenler bir gece için 21.000 dolar ödemek zorundalar. Bu meblağ Hawaii genelindeki en pahalı otel süiti fiyatı. Lanai'de ayrıca Ellison satın almadan önce iki golf sahası bulunuyordu. İlginçtir, bu golf sahalarından bir tanesi, Microsoft'un kurucularından Bill Gates'in 1994'te eşi Melinda'yla nikahlarının kıyıldığı yer. Diğer golf sahası ise ünlü golfçü Greg Norman tarafından tasarlanmış. Bugün kapalı olan bu sahanın yerinde bir macera parkı ve bir zipline alanı bulunuyor.
Ellison, 2012'de adayı satın aldıktan sonra 2014'te de Island Air isimli ufak bir havayolu şirketini satın aldı. Oahu'dan Maui ve Lanai'ye uçuşlar düzenleyen bu havayolu şirketi 2 yılda 21,78 milyon dolar zarar edip çalışanlarının beşte birini işten çıkarmak zorunda kalınca, Ellison da hisselerinin önemli bir kısmını elden çıkardı. Ellison ayrıca adayla birlikte bir hayvan barınağını da satın aldı. Adada kedileri avlayan herhangi bir avcı tür olmadığından, barınaktaki nüfus kısa sürede 400'ü buldu. Bu barınak bugün tek başına turist çeken bir yer haline gelmiş durumda.
İsteseydi çok önceden yapardı!
İLK YÜZDE 100 YEŞİL YAŞAM ALANI MI?
Ellison'ın hedefi ise Lanai'yi bir sağlık turizmi destinasyonu haline getirmenin çok ötesinde. New York Times'ın aktardığına göre Ellison, Lanai'yi "dünyadaki cennet" olarak gören önceki sahiplerinden farklı olarak, "ekonomik olarak kendi kendine yetebilen ilk yüzde 100 yeşil yaşam alanı" haline getirmek istiyor.
Geçen yıl nisan ayında Forbes dergisine konuşan Ellison, "Bizim ürünümüz sağlık" derken bunu yapmanın yolunun da ham verinin işlenmesinden geçtiğini söyledi. Ellison'ın 2018 yılında hayata geçirdiği şirketi Sensei'nin (Japonca 'usta') amacı da tam olarak bu. Veriyi kullanarak insanların daha uzun süre ve daha sağlıklı yaşamalarına yardımcı olmak.
Ellison'ın yakın arkadaşı ve Lawrence J. Ellison Dönüştürücü Tıp Enstitüsü Direktörü Onkolog Dr. David Agus'la birlikte kurduğu Sensei'nin gündeminde üç ana başlık bulunuyor: Küresel gıda arzı, beslenme ve sürdürülebilirlik.
Bunun için adada 1860 metrekarelik bir alanda bir seralar ağı kuruldu. Sensei Farms adı verilen bu alanda hidroponik, yani topraksız tarım yapılıyor. Seralar su tüketimi ve hava akımı gibi verileri takip eden sensorlar ve kameralarla donatılmış durumda. Forbes dergisine göre, normal tarıma kıyasla yüzde 90 daha az su tüketimi sağlayan bu sistemin enerjisi de Tesla'nın ürettiği 1600 güneş panelinden elde ediliyor.
Buradaki denemelerden elde edilen bilgiyle herhangi bir iklim koşulunda gıda üretimin sürmesini sağlayacak bir sera sisteminin kurulması da hedefler arasında. Ellison, akıllardaki modeli Forbes'a "Stockholm'deki insanları da beslemek istiyoruz, Nairobi'deki insanları da beslemek istiyoruz. Teknolojinin bunların ikisini de yapabileceğini düşünüyoruz. Seraları bu iki çok farklı çevrenin farklı ekonomik ihtiyaçlarına uyarlayabiliriz" sözleriyle anlattı.
BİR GECELİĞİNE 3000 DOLAR VERİN ÖMRÜNÜZ UZASIN
Sensei'nin bir de spa'sı bulunuyor. Sensei Retreat isimli spa'da bir gece geçirmenin bedeli 3000 dolar. Misafirler, burada kaldıkları süre için kendilerine fiziksel ve zihinsel hedefler belirliyorlar. Spa'da kaldıkları müddetçe fitness takip şirketi Whoop'un da yardımıyla uykuları, beslenmeleri ve kan akışları takip ediliyor. Seralarda yetişen ata tohumu domatesler ve salatalıklar da spa'nın içinde bulunan lüks restoran Nobu'da misafirlerin sofrasına geliyor.
Sensei CEO'su Kevin Kelly, geçtiğimiz şubat ayında bir açıklama yaparak amaçlarının uyku, hareket ve beslenmeyi iyileştirerek insanların "daha uzun ve daha sağlıklı hayatlar yaşamasına" yardımcı olmak olduğunu belirtti. Kelly'nin açıklamasında uygulamalarının sağlık bilimi, veri ve araştırmalar ışığında şekillendiği vurgulandı.
Ellison'ın şu anki hedefi ise adanın enerji santralini ve elektrik şebekesini Hawaiian Electric şirketinden satın almak. Eğer bunu başarabilirse adada fosil yakıt kullanımına son vererek yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımına geçebilecekler.
Associated Press'in haberine göre, Pulama Lanai'den Ocak 2020'de yapılan açıklamada, "Biz Hawaiian Electric'in açık ara en büyük müşterisiyiz ve Lanai'nin enerji bağımsızlığına doğru ilerlemesini hızlandıracak modernleştirilmiş bir elektrik ağı kurma konusunda çok ilgiliyiz" ifadeleri kullanıldı. Açıklamada ayrıca bu sayede diğer Hawaiililerden fazla elektrik faturası ödeyen 3000 Lanailinin faturalarında önemli düşüşler yaşanacağı vurgulandı.
'Yaşayacak yer' bulmak sorun olunca...
"TEŞEKKÜRLER BAY ELLISON! ÇOK TEŞEKKÜRLER!"
Forbes, Ellison'ın Lanai ile ilgili planının son kertede bir "sağlık ütopyası prototipi" oluşturmak olduğunu ifade ediyor. Ellison yaptıkları işi, "İleri teknolojinin laboratuvarı gibi" diye tanımlıyor. Ellison'ın yakın arkadaşı, Tesla CEO'su Elon Musk ise adayı "dünyanın mikrokozmosu" olarak nitelendiriyor.
Öncelikle şunu belirtmek lazım: Adadaki çalışanların neredeyse tamamının işvereni ya da ev sahibi Ellison ve bu durum onları oldukça mutlu ediyor. Daha Sensei bile yokken, 2014'te New York Times Magazine'de yer alan bir haberde görüşlerine yer verilen bir balıkçı teknesi kaptanı "Bay Ellison'a teşekkür etmek istiyorum. Kendisi vizyon sahibi bir insan ve bizimle ilgileniyor" derken bir grup bahçıvan, "Bize iş verdiğiniz için teşekkürler Bay Ellison! Çok teşekkürler!" diye konuşuyordu. Bir kuaför "Şu an tek istediğim Bay Ellison'a Lanai'nin kontrolünü inanılmaz bir biçimde ele aldığı için teşekkür etmek" diyor, adadaki Katolik kilisesinin rahibi Ellison'un sağlığı ve planlarının verimli olması için dua ediyordu. İnsanlar hiç görmedikleri Ellison'a büyük sevgi besliyordu.
Aradan geçen 6-7 yılda çok değişiklik olmuş gibi görünmüyor. Haberlere bakılırsa, insanlar halen Ellison'ı tanımıyor ama yarattığı istihdamdan oldukça memnunlar. Örneğin, Forbes'un Nisan 2020 tarihli haberinde bir elektrikçi, "Sanırım adı Don Ellison. Duyduğuma göre bayağı ayakları yere basan bir adammış. Elektrik kablosu çekmemiz gereken bir sürü tarlalar inşa ediyor. Hayatımda bu kadar domatesi bir arada görmedim" diyordu.
Yarattığı istihdamın yanında Ellison, geçtiğimiz yıl koronavirüs pandemisi Lanai'ye de uzandığında, hem adadaki işletmelerden kira almayı bıraktı hem de kendi çalışanlarına tam ücret ödemeye devam etti. Bunun da Lanai halkının kendisine duyduğu sevgiyi perçinlemiş olacağını tahmin etmek için "kahin" olmaya gerek yok.
2012'den bu yana attığı adımlarla, Ellison adaya ödediği 300 milyon doların üzerine yarım milyar dolar daha yatırım yaptı. (Sadece 2014 yılında 12 adet emlak yatırımına 41 milyon dolar harcadı.) Bununla birlikte pandemi bile Ellison'ın daha da zenginleşmesine engel olamadı. İş adamının bugünkü servetinin yaklaşık 81,6 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.