Plastiğin geri dönüşümü neden bu kadar zor?

Bünyesinde barındırdığı farklı bileşenlerden dolayı plastiğin geri dönüşümü son derece zor. Yapılan bir araştırmaya göre 1950 ile 2015 yılları arasında üretilen plastiğin yüzde 76'sı atık olurken sadece yüzde 9'u tamamen geri dönüştürülebildi. Peki plastiğin geri dönüşümü kağıda göre neden zor?

Son Güncelleme:

Geri dönüştürülebilen maddelerin ortak noktası hammaddelerinin doğadan gelmesi. Sentetik bir madde olan plastiğin geri dönüşümü ise oldukça çetrefilli bir mesele. Kağıt kadar kolay geri dönüştürülemeyen plastik konusunda yürütülen tartışmalar da giderek şiddetleniyor.

Geri dönüşüm meselesi son yıllarda hiç olmadığı kadar büyük önem taşıyor. İklim krizinin ciddiyetiyle her geçen gün daha fazla yüzleşen ülkeler, geri dönüşüm sorununu ajandalarının ilk sıralarına yerleştirmeye başlayalı uzun zaman oldu.

Öyle ki çocuklar artık ilkokul veya anaokulu sıralarında geri dönüşüm eğitimi alıyor. Özellikle metropollerde verimli bir şekilde hayata geçirilen geri dönüşüm uygulamalarıyla ilgili pek az kişinin bildiği bir gerçek var: Plastiğin tamamen geri dönüşümü imkansız gibi!

SADECE YÜZDE 9'U

Örneğin 1950 ile 2015 yılları arasında yaklaşık 8,3 milyar ton plastik üretildi ve bu plastiklerin 6,3 milyar tonu, yani yüzde 76'sı plastik atığa dönüştü. Bu plastik atıkların da yüzde 9'u geri dönüştürüldü ve sadece yüzde biri birden fazla kez geri dönüştürüldü.

Plastiğin geri dönüştürülmesindeki zorluğun ardında yatan en temel nedenlerden biri materyal... Geri dönüşümün genel olarak etkili olabilmesi için doğal maddeler üzerinde gerçekleştirilmesi gerekiyor. ABD'de kağıdın geri dönüşüm oranın yüzde 68'e ulaşabilmesi de bu savı destekliyor. 

Günümüzde kendilerine has yapıya ve niteliğe sahip binlerce plastik türü mevcut. Bu türlerin hepsi de bünyelerinde birlikte dönüştürülemeyen farklı kimyasal katkılar ve renklendiriciler barındırıyor. Bu durum da plastik parçalarının geri dönüşüm süreci için farklı türlere ayrılmasını imkansız kılıyor.

FARKLI TÜRLER BİRLİKTE DÖNÜŞEMİYOR

Mesela “polietilen tereftalat (PET#1)” olarak adlandırılan şişeler, farklı bir “PET#1” metaryaline sahip olan yemek kaplarıyla birlikte dönüştürülemiyor ya da yeşil şişeler şeffaf şişelerle birlikte işlenemiyor. Hatta Güney Kore bu nedenden ötürü ülkede renkli  “PET#1 tipi” şişelerin kullanımını yasakladı. Bunun gibi onlarca plastik türünün hepsinin ayrı ayrı geri dönüştürülmesi mecburiyeti plastiğin geri dönüştürülmesinde büyük zahmet yaratıyor.

DÖNÜŞTÜRMEK YENİSİNİ ÜRETMEKTEN PAHALI

Bir diğer sorun ise plastik geri dönüşümünün ekonomik kısmında yatıyor. Plastiği dönüştürmek plastiği üretmekten pahalıya mal olabiliyor. Plastiği geri dönüştürme sürecinin toplama, ayırma, nakliye, yeniden işleme gibi evrelerinin masrafı bir hayli fazla. Bu da yeniden işleme sürecinin fazla israfa neden olmasına yol açıyor. Öte yandan petrokimya endüstrisinin sürekli büyümesinin yeni plastik üretimi maliyetini düşürmesi de yersiz bir beklenti değil.

YERLEŞİM BÖLGELERİNE ZARAR VEREBİLİYOR

Bir diğer problem de plastiğin tutuşabilir bir madde oluşu. Plastik dönüşüm tesislerindeki yangın riski civardaki yerleşim bölgelerinde olumsuz etkiler doğuruyor.

Ayrıca, plastik ürünlerin zehirli katkı maddeleri içerebileceği düşünüldüğünde, kötü koşullardaki plastik geri dönüşüm kutularının pestisit gibi tehlikeli maddelerle dolu olabileceğini de gözardı etmemek gerekiyor. Kanada hükümeti tarafından yayımlanan bir rapora göre; geri dönüştürülmüş plastiklerdeki zehirlilik riskleri, üretilen plastik ürünlerin ve ambalajların büyük çoğunluğunun gıda paketleme alanında kullanılmasını imkansızlaştırıyor.

ABD Çevre Koruma Ajansı'nın eski direktörü Judith Enck, "Plastik atıkların öğütüldüğü ve eritildiği mekanik geri dönüşüm onlarca yıldır kullanılmasına rağmen, plastik endüstrisi son dönemde kimyasal dönüşümü öne çıkarmak için çabalıyor. Kimyasal dönüşüm de plastik atıkların yüksek ısıyla ya da farklı kimyasallarla bozularak, düşük kaliteli fosil yakıta dönüştürülmesiyle gerçekleşiyor" diyor.

Plastiğin üretiminin görece ucuz ve kullanım ömrünün uzun olması, günlük hayatta kullandığımız pek çok eşyanın plastik olmasının ardında yatan en temel sebeplerden biri. Fakat bu kolaylıklarının yanı sıra, plastiğin doğada yüzyıllarca çözünememesi ve iklim krinizini körüklemesi plastik kullanımı konusunda somut politikalar üretilmesini mecbur kılıyor.

Kaynaklar: The Atlantic, Science.org

Sonraki Haber