Mavi ışık mutluluğa engel mi? 'Önemli biyolojik etkiler...'

Mavi ışık yayan LED'lerin kullanımı her gün artıyor. Fakat araştırmalar, artık her yerde gördüğümüz mavi ışığın melatonin salgılanmasını etkilediğini, bunun da başta uykusuzluk olmak üzere bazı sorunlara yol açtığını öne sürüyor. Peki gerçekten LED bizi mutsuz eder mi?

Son Güncelleme:

Güneş'ten Dünya'ya gün içerisinde radyo dalgaları, gama ışınları, mikro dalga ışınları gibi birçok elektromanyetik radyasyon ışınları geliyor. İnsan gözü ise 380 ila 700 nanometre arasında dalga boyuna sahip ışıkları görebiliyor. Bu spektrum içinde, mordan kırmızıya uzanan mavi ışık, neredeyse en düşük dalga boyuna (400 ila 450 nanometre) ama hemen hemen en yüksek enerjiye sahip olan ışık olarak biliniyor.

Mavi ışık, günlük hayatta birçok yerde karşımıza çıkıyor. Gökyüzünün mavi görünmesinin nedeni de mavi ışık. Çünkü bu ışık türü diğerlerine göre atmosferde daha kolay yansıyabiliyor.

Günümüzde LED ışık üreticileri, ürünlerinde mavi ışığı sıkça kullanıyor. Aydınlatma için kullanılan ampullerden mobil cihazların ve bilgisayarların ekranlarına kadar bir çok ürün bu ışığı yayıyor. Mavi ışık, güneş battıktan sonra en çok maruz kaldığımız ışınların başında geliyor. 

UYKU PROBLEMLERİ YARATIYOR 

Ancak mavi ışık sandığımız kadar masum olmayabilir. Araştırmalar, yapay kaynaktan sağlanan mavi ışığın insan ve hayvan sağlığına olumsuz etkileri bulunduğunu söylüyor. Üstelik bu yapay kaynakların kullanımı da her geçen gün artıyor.

İngiltere'deki Exeter Üniversitesi'ndeki bilim insanları, Avrupa genelinde mavi ışık kullanımının arttığını ve Avrupa'nın uzaydan daha parlak göründüğünü ortaya çıkardı.

Uluslararası Uzay İstasyonu'nun (ISS) uzaydan elde ettiği görüntülere göre, eski sarı renkli sodyum bazlı ampuller yerlerini mavi ışık radyasyonu yayan LED beyaz renkli ampullere bıraktı.

LED ışık kullanımı nedeniyle Avrupa artık daha parlak görünüyor. Fotoğraf: Shutterstock

LED aydınlatmanın enerji maliyeti çok daha düşük olsa da araştırmacılar bununla bağlantılı artan mavi ışık radyasyonunun kıta genelinde “önemli biyolojik etkilere” neden olduğunu söylüyor.

Mavi ışık, insanlarda ve diğer canlılarda uykuyu düzene sokan bir hormon olan melatonin salgılanmasını etkiliyor. Araştırmacılar yapay mavi ışığa çok fazla maruz kalmanın uyku düzenini ve biyolojik saati bozacağı, bunun da uzun vadede kronik sağlık sorunlarına yol açacağı konusunda uyarıyor. İsrail'deki Hayfa Üniversitesi'nde görev yapan araştırmacılar, akşamları mavi ışığa maruz kalmanın ortalama olarak uyku süresini 16 dakika azalttığını ortaya çıkardı. 

Üstelik uzun süre mavi ışığa maruz kalmanın gözdeki retinaya zarar verdiği biliniyor. Bu yüzden uzmanlar uzun süre güneşe ve LED fenerlere doğrudan bakılmaması konusunda uyarıyor. Bunun yanında çok uzun süre mavi ışığa maruz kalmak cilt hasarlarına da neden olabiliyor. 

Melatonin salgısının etkilenmesi sonucu uyku bozukluğuna yol açabilen mavi ışık oranının, uzaydan çekilen görüntülerde Birleşik Krallık'ta en yüksek seviyede olduğu görülüyor. Bu ülkeleri İtalya, Romanya ve İrlanda izliyor. Hala eski model ampul ve floresanların yoğun olarak kullanıldığı Almanya ve Avusturya ise bu durumdan en az etkilenen ülkeler.

BÖCEK POPÜLASYONUNU AZALTIYOR

Ayrıca, Exeter Üniversitesi'nin araştırması, Avrupa'daki mavi ışık radyasyonu salınımının ışık kirliliğine yol açtığını ve bu sebeple, yıldızların yeryüzünden görülemediğini ortaya koyuyor. Araştırma, bu durumun insanların doğa algısını etkileyebileceğini öne sürüyor. Öte yandan sayısız çalışmada, mavi ışık kaynağı nedeniyle yarasalar ile güveler başta olmak üzere bazı hayvanlarda davranış bozukluklarının meydana geldiği ifade ediliyor.

Newcastle Üniversitesi'nden Profesör Darren Evans, bu çalışmanın, yapay ışığın gece yaşayan böcek popülasyonunu nasıl azalttığı ile ilgili kendi çalışması ile örtüştüğünü söyledi. Evans, Birleşik Krallık'ta LED'lere geçişin ekolojik ve insani açıdan kötü sonuçlar doğurduğunu söyledi.

Böcek Hayatını Koruma Derneği'nden David Smith, “Işık kirliliği, omurgasızları önemli ölçüde etkileyebilir. Omurgasızların nüfusunda dramatik düşüşler yaşadığı göz önüne alındığında, bu konuda bir iyileşme sağlamak için onları tüm baskılardan kurtarmamız hayati önem taşıyor” demekte.

Smith, ülkedeki ışık ölçümlerinin düzensiz olduğunu söyleyerek, Birleşik Krallık hükümetine ışık kirliliği seviyesini azaltmak için hedefler belirleme çağrısı yaptı.

Kaynaklar: The Guardian, BBC Science Focus, The Conversation 

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber