Harry Potter'ın yaratıcısı neden Harry Potter belgeselinde yoktu?

1995 yılında Harry Potter'ı ete kemiğe büründüren J.K. Rowling, ilk filmin 20. yılı dolayısıyla hazırlanan belgeselde yoktu. Yazar sadece arşiv görüntülerde yer alırken oyuncular tarafından ismi birkaç kez ağza alındı.

Son Güncelleme:

Harry Potter, dünyanın en meşhur edebiyat ürünü. 7 kitap bugüne kadar 500 milyondan fazla sattı. Bu evrenin yaratıcısı J.K. Rowling ise son birkaç yıldır kameralar önüne çıkmıyor. Öyle ki Potter filmlerinin 20. yılı anısına yapılan devasa HBO Max belgeselinde sadece arşiv görüntüler ile yer aldı. J.K. Rowling’e film boyunca ana karakterlerden de çok büyük atıf yapılmadı.

Sevimli dev Hagrid karakterini canlandıran Robbie Coltrane, Rowling’e en büyük övgüyü düzen aktör oldu: 

JK’ye bu kadar hayran olmamın sebebi, hayatında bir kitabın kapağını kaldırmamış olan kişilerin şu an kitap okuyor olması. Aniden yazmanın gücünü keşfediyorsunuz.

Peki Rowling neden yarattığı evrenden bu kadar dışarıda kaldı. Sebebi attığı bir tweet. Rowling bir haber başlığında kadın yerine ‘adet gören insanlar’ ifadesinin kullanılmasını eleştirmişti.

TEPKİLER VE CEVAP

"Adet gören kişiler. Eskiden bu insanları tanımlamak için bir kelimenin var olduğundan eminim. Biri bana yardım etsin. Wumben? Wimpund? Woomud? (Women kelimesinden türetilen sözcükler)" Rowling eleştirisini bu ifade ile ortaya koymuş, ardından gelen tepkilere de “Trans insanları tanıyorum ve seviyorum ama cinsiyet kavramını silmek, pek çok kişinin hayatlarını anlamlı bir şekilde ele alma kabiliyetini ortadan kaldırır. Gerçekleri söylemek nefret değildir” cevabını vermişti.

'ÖLÜM TEHDİTLERİ DUVARI KAPLAR'

Daha geçen ay üç trans aktivisti Rowling’in İskoçya’nın başkenti Edinburgh’teki evi görülecek şekilde bir noktada protesto gösterisi düzenledi. J.K. Rowling bu olaya tepkisini ciddi şekilde ortaya koyarken aldığı ölüm tehditleri ile evinin bir duvarını kaplayabileceğini ifade etti.

HBO’nun ‘20 yıl sonra Hogwarts’a dönüş’ isimli belgeselinde yer almasının Rowling’e teklif edilip edilmediği bilinmiyor. Fakat şurası bir gerçek ki yıllardır onunla çalışan şirketler artık Rowling ile aralarına mesafe koydu. Kendisi şu an Fantastik Canavarlar: Dumbledore’un Sırları isimli filmin de eş senaristliğini yapıyor. Ama bu durum firma tarafından çok ön plana çıkarılmıyor.

Rowling 1995 yılında Edinburgh’ün kafelerinde 29 yaşında, klinik depresyon teşhisi konan, bekar bir anne iken Harry Potter’ı yazmaya başlamıştı. Rowling kitabı yazarken bir yandan kendine yayıncı arıyordu. Menajerlik yapan Christopher Little isimli birine ulaştı. Little ilk okuyuşunda taslakları çöpe attı, ikinci okuyuşunda burada çok özel bir şey olduğunu hissetti. Kitap 1995-1997 yılları arasında hemen hemen her büyük yayıncıdan ‘ret’ yanıtını aldı.

1000 TANE BASMAYI KABUL ETTİLER

1997’nin sonlarına doğru Bloomsbury firması sonunda sadece 1000 tane basmayı kabul etti. Harry Potter şu an için 65 dile çevrilmiş durumda. Rowling’in toplam serveti ise 795 milyon pound seviyesinde. Çıkış yıllarında onu tanıyanlara göre çok heyecanlı, kalabalıklar önünde konuşamayan biri iken Harvard Üniversitesi’nde rahatlıkla konferans veren bir insana dönüştü.

Fakir olmanın ne demek olduğunu hiç unutmadı. Annesinin kızlık soyadını verdiği Volant Derneği’nin yıllık bütçesi 5.1 milyon pound. Forbes dergisi 2012 yılında Rowling’in toplamda hayır işlerine 120 milyon dolar harcadığını yazdı.

2001 yılında tekrar bir İskoç doktor ile evlendi, ondan iki çocuk sahibi oldu. İngiltere’deki sol partilere açıktan destek verirken Brexit’i hiç desteklemedi. İskoçya’nın da bağımsızlığına açıktan karşıydı. 2020 yılında haberin başlığında ‘kadın’ ifadesi kullanılmadığı için tepki gösterdiği Tweet sebebiyle Variety dergisi hakkında sert yazıları yayımladı.

HARRY, RON VE HERMIONE'DEN TEPKİ

Bunun ardından Harry Potter karakterine hayat veren Daniel Radcliffe Rowling’e cevaben, “Trans kadınlar kadındır” ifadelerini kullandı. Hermione ise (Emma Watson) yaratıcısına şu ifadelerle seslendi: “Trans insanlar kendilerine ne diyorlarsa odurlar” Ron karakterine hayat veren Rupert Grint ise, “Yargılamadan sevmeliyiz” ifadelerini kullandı.

*Yukarıdaki derlemede yer alan ifadelerin önemli bir bölümü The Telegraph’ta Mick Brown imzası ile yayımlanan "JK Rowling should be a national treasure - so why have so many spent a year destroying her?” isimli makaleden alınmıştır.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber