Ses Tiyatrosu sessiz... 'Ne saygılı adamdı ama...'

Türk tiyatrosunun en büyük güldürü ustalarından Ferhan Şensoy hayatını kaybetti. Bazıları tarafından Türkçe'yi bir akrobat gibi kullanmasıyla bilinen Şensoy’un ikinci belki de ilk evi İstiklal Caddesi üzerindeki Ses 1885 Ortaoyuncular tiyatrosuydu. Şensoy bu tiyatroyu devam ettirmek için örnek olacak bir çaba harcıyor, efsane eseri Ferhangi Şeyleri de burada sahneliyordu.

Ses Tiyatrosu’nun bulunduğu Halep Pasajı’nda takı atölyesi olan İlhan Yel, “Gelip giderken hep selam verir, ‘kolay gelsin’ derdi. Halimizi hatırımızı sorar, işlerin nasıl gittiğini merak ederdi” diyor. Yel, Şensoy’un pasaj esnafına hiç üstten bakan bir tavrı olmadığını aktarırken “Duruşundan ödün vermedi. Güzel bir adamdı” ifadelerini kullanıyor.

'TİYATRO ÖKSÜZ KALDI'

Pasajda ayakkabı dükkanı olan Öncel Kalkan, Şensoy’un Ses Tiyatrosu’nu kurduğu zamanlarda ayakkabıcıyı açtığını anlatıyor. Kalkan, “Ferhan ağabey tiyatroyu açtı, ben de ayakkabıcıyı açtım. 30 yıldan fazladır bir dostluğumuz vardı. Ferhan ağabeyle ağabey kardeş gibiydik. Onu kaybettiğimiz için çok üzüldük. Tiyatro öksüz kaldı. Çok anımız var onunla. Bütün oyunlarını izledim. Oyunlarına çok değişik ayakkabılar yaptım.

Bir oyun için ayakkabı yaptım ona, bana nasıl yapmam gerektiğini tarif etti. Dedi ki, 'Bak Erol Günaydın giyecek bunu' beraber oynadıkları bir oyun için ayakkabı yapmıştım. Hatta Erol ağabey giydi, yürüyemedi. Büyük bir ayakkabıydı. Erol ağabey yürüyemeyince Ferhan ağabeye, 'Ferhan beni öldüreceksin, ben bununla nasıl oynayacağım!' dedi. O da, 'oynarsın, oynarsın' demişti. Sabah haberini aldım, çok üzüldüm." diyor.

Tiyatroya sık sık çay götüren Selahattin Ünlü, “Aramız çok iyiydi. Bana 'Sülo' derdi. Çok şakacıydı. ‘Çayları dökme kayar düşersin’ derdi. Çok ekmeğini yedim. Allah ondan razı olsun. İkinci katta bir odası vardı. Çıkarken denk gelince derdim ki ‘Ağabey bardaklar nerede kaldı?’ Derdi ki, 'Sülo bardakların ikinci katta mahsur kaldı. Sonra alabilirsin.'” diyerek Şensoy'u anıyor.

Pasajda dokuz yıldır temizlik görevlisi olan Mehmet Aktaş da sanatçının herkese saygılı tavırlarından bahsediyor.

'BENİM ÇOCUKLUĞUMDU'

Ölüm haberini aldıktan sonra Halep Pasajı’na kızı ile uğrayan Zarife Gezek isimli vatandaş, "Çok üzüldüm. Benim çocukluğumdu. Tiyatro oyunları, filmleri çok iyiydi. Büyük bir oyuncuydu. Türkiye için çok büyük bir kayıp. Ölüm haberini alınca kızımın da gelip burayı görmesini istedim. Ona Ferhan Şensoy'u anlattım. Keşke o da görüp izleyebilseydi." ifadelerini kullandı.

'BENİM HER ŞEYİMDİ'

Vefatın ardından Ses Tiyatrosu’na gelen Pardon filminde oynadığı sorgucu rolü ile hafızalara kazınmış oyuncu Celal Belgil önceki gün Şensoy’u hastanede ziyaret ettiğini anlatıyor. Belgil, “Sohbet edip, elini tutabildim. Eskilerden konuştuk. Hastaneden çıkacağını söylüyordu. Şahları da Vururlar'ı yeniden sahnelemek istiyordu. Buna inancı vardı. İşini çok ciddiye alan çok büyük bir ustayı kaybettik. Haldun Taner'den sonra Türkiye'deki tek tiyatro adamıydı. Benim her şeyimdi. Onunla başladım her şeye. Yakın zamanda Levent Ünsal'ı kaybettik. Ondan önce Rasim Öztekin'i kaybettik. Ferhan ağabey de bizi mahvetti" değerlendirmesinde bulundu.

Celal Belgil, Pardon filminde sorgucu polislerden birini oynamıştı. (Arkadaki)

Ses Tiyatrosu’nda oyuncu olan Pınar Alsan Ünsal, “Hayatıma çok renk kattı. Baykal (Kent) ağabey öldüğünde dedi ki, 'Baykal ölmedi ki, sofitaya (üst sahne boşluğu) uçtu.' Ferhan ağabey ölmedi ki, sofitaya uçtu. Bütün güzel ışıklar üzerinde olsun” diye konuştu.

Ferhangi Şeyler'in tabelası Halep Pasajı'nın girişinde asılı duruyor. Tıpkı Şensoy'un eserlerinin hayranlarının kalbinde öylece durduğu gibi...

Kaynak: Web Özel