Türkiye'nin okula dönmeyen çocukları | 'İkna etmek için köye gittik'

Dünyada ve Türkiye’de son bir buçuk yıldır salgın sebebiyle eğitim büyük engellerle karşılaşıyor. Normalleşme süreci kapsamında öğrenciler 6 Eylül’de tam zamanlı olarak okullara gelmeye başladılar. Birçok öğrenci 18 ay sonra okuluna dönmenin sevincini yaşarken bazıları bu sevince ortak olamadı.

Uzaktan eğitimin bitmesiyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde özellikle kız öğrencilerin bir kısmının okula gitmediği ortaya çıktı. Sendika yetkililerinin verdiği bilgilere göre; zaten kız çocuklarının okula gitme oranının sıkıntılı olduğu bölgede pandemi sonrası ekonomik koşulların yetersizliği ve kültürel kodlar kız çocuklarının okula dönmesini güçleştirdi.

'GEÇİM SIKINTISI VE VİRÜS TEDİRGİNLİĞİ'

Eğitim-Sen Şanlıurfa Şube Eş Başkanı Mahmut Binici pandemi ile birçok çocuğun okula geri dönmediğini söylerken, “Pandemiyle birlikte özellikle ekonomik koşulların ağırlaşmasıyla beraber birçok öğrenci okula dönemedi. Pandeminin yaratmış olduğu tedirginlik de etkili oldu" diye konuştu.

Binici, Şanlıurfa’da 44 ildeki öğrenci sayısının toplamından daha çok öğrenci olduğunun altını çiziyor. Binici’ye göre; kız çocuklarının özellikle ilkokuldan liseye geçişlerde eğitim hayatı bitebiliyor. Binici, özellikle mevsimlik tarım işçisi ihtiyacı ve kültürel baskıların kız çocuklarının okumasına engel olduğunu vurguluyor.

Eğitim-Sen Bitlis Şube temsilcisi Tahsin Düzyol ise, “Yüz yüze eğitime geçtikten sonra sadece benim okulumda şu ana kadar okula geri dönmeyen 10-15'e yakın kız öğrenci var” diye konuştu. Düzyol’a göre kız çocuklarının eğitime dönmemelerinin bir sebebi de ekonomik. Düzyol, “Daha çok kırsaldan gelen kız öğrenciler devam etmiyor. Özellikle lise öğrencilerinde bu durum daha fazla" ifadelerini kullandı.

Düzyol çocuklarını okula göndermeleri için velilerle de görüştüklerini cevap olarak şunları aldıklarını söylüyor:

📌Ekonomik koşullarımız uygun değil.

📌Servis ücreti pahalı.

📌Ev işlerini yapacak kimse yok.

📌Küçük çocuklara bakacak kimse yok.

Velileri kızlarının okula dönmeleri konusunda ikna edemediklerini söyleyen Düzyol, “İkna etmeye çalıştık. Öğrencilerin çoğu gelmek istiyor fakat ailelerden kaynaklı gelemiyor" dedi.

Siirt'te de pandemiden sonra özellikle kız çocuklarının okula gönderilmediğini söyleyen Eğitim-Sen Siirt Şube Başkanı Selahattin Talu, okula gitmeyen kız çocuklarının sayısının çok arttığını belirtiyor.

Bölgede erken yaşta evliliklerin büyük bir problem olduğunu söyleyen Talu, "Bu problem halen devam ediyor. Çocuklar istediği okula gidemeyince açık öğretime yöneliyor" şeklinde konuştu.

Pandemiden sonra eğitime dönmeyen çocukların açık öğretime yöneldiğini aktaran Talu, “Siirt özelinde bir dönemde bine yakın öğrencinin açık öğretimden mezun olduğunu biliyoruz. Bu mezunların büyük çoğunluğu lise öğrencisi" dedi. (Bölgede çocukların salgın sonrası okula dönüşleri hakkında görüşlerine başvurmak için ulaşmak istediğimiz resmi makamlardan bir dönüş olmadı.)

İLKÖĞRETİMDE KAYIP YÜZDE 5,9

Milli Eğitim Bakanlığı’nca yayımlanan, “Türkiye’de Eğitimin 20 Yılı” kitapçığı verilerine göre; 2012’de ilköğretim kademesinde yüzde 98,9 olan okullaşma oranı, 2013 yılında yüzde 99,6’ya kadar yükselse de 2014 yılı itibarıyla düşüş başladı. 2014’te yüzde 96,3 olarak gerçekleşen ilkokuldaki okullaşma oranı, 2015 ve 2016 yıllarında sırasıyla 94,9 ve 91,2 oldu. 2017 yılında ilkokulda yüzde 91,5’e kadar düşen okullaşma oranı 2018’de yüzde 91,9, 2019’da ise yüzde 93,6’ya yükselse de 2020’de 93,2 olarak gerçekleşti. Okullaşma oranında 2012 yılına göre yaşanan kayıp, yüzde 5,9 oldu.

EN ÇOK TARIM İŞKOLUNDA ÇALIŞIYORLAR

TÜİK verilerine göre ülkede yüzde 70,6’sı erkek ve yüzde 29,4’ü kız çocuğu olmak üzere 720 bin çocuk işçi bulunuyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin haziran ayında yayımladığı çocuk iş cinayetleri raporunda ücretli ve ücretsiz aile işçisi olarak çocuk işçiliğin en yoğun olduğu işkolunun tarım sektörü olduğu ifade ediliyor.

gokhan.kam@haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel