İçme suyu ile araba mı yıkanır! Hoyratlığa son verin çağrısı

Çanakkale'deki Atikhisar Barajı'nın doluluk oranı yarıya düşünce, kentte araba ve halı yıkama gibi uygulamalara kısıtlama getirildi. Benzer tablonun yaşandığı İstanbul'da ise Melen'den getirilen içme suyu ile araba ve halı yıkanmaya devam ediliyor...

Son Güncelleme:

Kurak geçen kış döneminden sonra İstanbul barajları yaz dönemine 'yarı yarıya doluluk oranıyla' giriyor. Benzer tablonun yaşandığı Çanakkale'de ise araba ve halı yıkama gibi uygulamalara kısıtlama getirilmiş durumda. Kentte içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılandığı, 54 milyon 115 bin metreküp kapasiteli Atikhisar Barajı'nda su miktarı, yaşanan kuraklık nedeniyle 28 milyon metreküpte kalınca Çanakkale Belediyesi, 2 Mart'ta encümen kararıyla su tüketimine getirdiği kısıtlamayı 31 Ağustos'a kadar uzattı. İstanbul barajlarında da benzer tablo yaşanırken, megakentteki önlemlerin neler olacağı şimdiden merak ve tartışma konusu oldu.

Halihazırda İstanbul barajlarındaki doluluk oranı yüzde 45 seviyesinde kalırken, kış kuraklığı nedeniyle Elmalı Alibeyköy, Pabuçdere ve Kazandere barajları da adeta kuruma noktasına geldi. Kentin can damarları sayılan Darlık, Terkos ve Büyükçekmece'deki doluluk oranları ise yüzde 20'nin bile altına gerilerken, Ağustos sonuna doğru endişe verici bir tablonun oluşabileceğine dikkat çekildi. İstanbul'da geçtiğimiz yıl aynı dönemde yüzde 77.59 seviyesindeki baraj doluluk oranlarının neredeyse yarı yarıya azalması sonrası oto ve halı yıkama ile hortumla dükkan önü temizleme gibi uygulamaların kısıtlanması gerektiği vurgulanırken, kayıp, kaçak oranın da halen çok yüksek olduğunun altı çizildi.

Alibeyköy Barajı kurumak üzere. Fotoğraf: AA

'YAĞMUR SUYU DEPOLANMALI'

DSİ’nin eski yöneticilerinden Dursun Yıldız , kısa vadede kayıp, kaçak oranının yüzde 3’ün altına indirilmesi, su tasarrufu ve her binaya yağmur depolama sistemleri kurulması gerekliliğine dikkat çekerken, "Araba yıkama, halı yıkama gibi uygulamalara da kısıtlama getirilmeli. Yaz döneminde İstanbul için çok ciddi susuzluk riski söz konusu. Türkiye gibi su fakiri ve ekonomisi dar boğazda olan bir ülkede içme suyuyla araba yıkanır mı? Akıl alacak gibi değil" dedi.

'BÖYLE GİDERSE MELEN DE ÇARE OLMAZ'

İstanbul’a verilen günlük 3.1 milyon metreküp suyun 2 milyon metreküplük kısmını Avrupa yakasının harcadığını sözlerine ekleyen Yıldız, uyarılarının devamında ise şunları söyledi:

"Avrupa yakasındaki barajların kapasitesi yetersiz. Avrupa yakasını su arz güvenliği Anadolu yakasındaki su teminine bağlı. Melen Barajı ivedilikle tamamlanıp, hizmete girmeliydi. Bulaşık, çamaşır yıkarken suyu çok dikkatli tüketmeliyiz. Bu tüketim çılgınlığı sürerse Melen de çare olmaz. Sonrasında Sakarya Nehri gündeme gelir. Bu şekilde sıfırı tüketiriz. Megakentte her 5 yıllık periyotta fazladan 150 milyon metreküp su gerekiyor. İstanbul için gidişat iyi değil. Kent bu yükü kaldırmıyor. Baraj havzalarını korumamız gerektiği gibi, tasarrufa yönelmeliyiz."

Prof.Dr.Kadıoğlu: İstanbul'a taşıdığımız suyla araba yıkanıyor. Akıl tutulmasından başka bir şey değil. Fotoğraf: AA

'İZLEM' MERKEZLERİ ŞART

İstanbul barajlarındaki son doluluk oranlarını 'yetersiz' olarak yorumlayan İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu da, "Bundan sonraki süreçte İstanbul'da su kıtlığı göreceğiz. Şimdiden önlemler almamız şart. İller bazında kuraklık izleme merkezleri ile kuraklık ön uyarı ve tedbir sistemlerinin de hayata alınması gerekiyor" uyarısında bulundu.

AKIL TUTULMASI 

İstanbul'un mevcut su havza ve potansiyelinin 8, 9 milyonluk nüfusa yetecek seviyede olduğunun altını çizen Prof. Dr. Kadıoğlu, devamında ise şöyle konuştu:

"İstanbul su temininde dışa bağımlı durumda ancak ilerleyen zamanda Melen ve Istrancalar'daki kaynaklar da yetersiz kalacak. Tersine göç olmadığı, Anadolu'da cazibe merkezleri oluşturulmadığı sürece su yönetimi sürdürülebilir olamaz. Kuraklık olmasa da susuzluk problemlerini göreceğiz. Yaz sonunda sıkıntı yaşansın istemiyorsak, halı, araba, dükkan önü yıkama gibi hoyratlıklara son vermeliyiz. Kuraklığı hep konuşacağız. Geçici çözüm olarak havzalar arası su taşımayı öne çıkardık."

Eldeki suyun iyi yönetilemediğini de belirten Prof. Dr. Kadıoğlu, "Kimse yağmur suyunu depolamıyor. Arıttığımız, onca masrafla Düzce'den İstanbul'a taşıdığımız suyla araba yıkanıyor. Akıl tutulmasından başka bir şey değil" ifadelerini kullandı.

UZMANLARIN SU TASARRUFU ÖNERİLERİ

Su tasarrufları için uzmanların önerileri:

*Sebzeleri elde yıkamak yerine, su dolu bir kapta yıkayın. 4 kişilik bir aile bu yöntemle yılda ortalama 18 ton su tasarrufu sağlayabilir.

*4 kişilik bir ailenin günlük bulaşığını elde yıkaması yılda ortalama 26-40 ton arası suyun boşa akması anlamına geliyor.

*Kullanılan duş başlıkların ve muslukların her daim bakımlı olmasına özen gösterilmeli.

*Evdeki tüm muslukların su kaçırmadığından emin olunmalı. Saniyede bir damla su kaçıran musluktan günde 17 litre su boşuna akıyor.

*Diş fırçalarken musluğu kapatın.

*Bahçedeki bitkileri hortum veya fıskiye yerine yağmur suyu veya geri kazanılmış su kullanın.

*Buharlaşma etkisine karşı bahçelerin sabah erken veya akşam saatlerinde sulayın.

*Arabaların hortumla değil kova suyla yıkayın.

*Su sayaçlarının düzenli olarak kontrol ettirin, bu sayede boruların su kaçırıp kaçırmadığı anlaşılabilir.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber