Depremzedelerde ne çeşit yaralanmalar görülüyor? 'Göçük altından çıkan herkes...'

Asrın felaketinde can kaybı 42 bini aşarken 110 bini aşkın kişi de yaralandı. Yaralıların tedavilerine yurdun dört bir yanında devam edilirken uzmanlar göçük altından çıkan herkesin görünürde bir problemi olmasa da tedavi edilmesi ve durumlarının bir süre takip edilmesi gerektiğini söylüyor...

Son Güncelleme:

Kahramanmaraş merkezli depremler 10 ilde büyük bir yıkıma yol açarken can kaybı 42 bini, yaralı sayısı da 110 bini aştı. Binlerce depremzede enkaz altından çıkarılırken depremzedelerde kanama, kesik ve kırık başta olmak üzere çeşitli yaralanmalar görülüyor. Yaralıların tedavileri Türkiye'nin dört bir yanındaki hastanelerde sürüyor. Bazı depremzedeler tedavi olup eski sağlığına kavuşurken bazı depremzedeler ise bu yaralanmaların sonuçlarını hayat boyu taşımak zorunda kalıyor.

Deprem bölgesinde de görev yapan Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Uzman Dr. Ülkümen Rodoplu, enkaz altından çıkarılan depremzedelerde birçok yaralanma türüne rastlandığını ifade ediyor.

'EN ÇOK KANAMA VE KIRIK GÖRÜLÜYOR'

Depremzedeler arasında görülen yaralanmaların ilk sırasında kanamaların geldiğini belirten Rodoplu, bununla birlikte kanama yanında iç kanamanın da görüldüğünü belirtiyor. Rodoplu ağırlığın çarpması ile iç organlarda oluşabilecek iç kanamaların bazılarında yaralıya zamanında müdahale edilmez ise durumun can kaybı ile sonuçlanabileceğini söylüyor.

Kanamanın yanında sıklıkla kırık ve ezilmelerin de enkaz altında kalan afetzedelerde görüldüğünü ifade eden Rodoplu, "Omuz, kol, bacak, bel omurları, boyun ve sırt omurlarında kırıklar gibi çeşitli kırıklar da görülüyor" diyor.

Enkaz altında kalan kişilerde en çok kanama ve kırık gibi yaralanmalar görülüyor. Fotoğraf: AA

Toz ve binanın içindeki enkaz parçalarının solunmasıyla, zatürre ve solunum yetmezliğine kadar gidebilen sorunların da görülebileceğine dikkat çeken uzman doktor, hipotermiye (vücut ısısı kaybı) bağlı sağlık sorunlarıyla da birçok farklı vakada karşılaşıldığını ifade ediyor. Rodoplu ayrıca "Depremler sırasında çıkan yangınlar yüzünden çok sayıda yanık vakası da oldu" diyor.

Acil tıp uzmanı uzuv kayıplarının da depremzedeler arasında sık görülen yaralanmalar olduğunu söylüyor.

Rodoplu aynı zamanda üçüncü ve dördüncü günden sonra enkazdan çıkan kişilerde zaman zaman 'crush sendromu' sonucu oluşan sağlık sorunları ve diyaliz ihtiyacına kadar giden ciddi böbrek problemleri görüldüğünü dile getiriyor. Enkaz altında baskı gören bölgelerde oluşan kötü dokuların kana karışması sonucu oluşan sağlık problemleri 'crush sendromu' çerçevesinde değerlendiriliyor. Uzman Dr. Ülkümen Rodoplu sözlerini şöyle sonlandırıyor.

Kişinin önceden hipertansiyon ve kalp damar hastalığı varsa bunlar göçük altında alevlenebilir. Enkaz altında travma ve stres nedeniyle kalp krizi geçiren hastalar da oldu. Bunun yanında enkaz altında kalmadığı halde binadan kaçarken düşüp bir yerini kıran depremzeler ve çıplak ayakla kaçtığı için ayağında çeşitli yaralanmalar oluşan depremzeler de mevcut.

'ÖDEM' VURGUSU...

Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. İbrahim İkizceli ise deprem yaralanmalarında en basit çiziklerde bile depremzedelerin hekime başvurup tetanoz aşısı olmaları gerektiğini söylüyor. İkizceli "Depremde yaralanmalar, en basit sıyrıklar olabilir. Bu sıyrıklarda göçük altında kişilerin tetanoz aşısına dikkat etmesi gerekiyor Özellikle baş bölgesinde kısa sürede, diğer bölgelerde 15-20 gün içinde tetanoz gelişebilir" diyor.

Ezilme yaralanmalarında oluşacak dolaşım bozukluğu sonucu organ beslenmesinin bozulması halinde bunun ileride organ kaybına neden olabileceğini söyleyen İkizceli, "Bu nedenle her göçük altından çıkanın yarası olsa da olmasa da bir hekim tarafından muayene edilmesi gerekiyor" demekte. İkizceli şu ifadeleri kullanıyor:

Basit gibi görülebilir ancak organ baskı gördükten sonra ilerleyen dönemde ödem gelişebilir, o anda ağrı sızı hissetmese bile altta kırık olabilir, tendonlarda yaralanmalar olabilir. Göçük altında uzuvlar baskı gördüyse organ kaybına kadar gidebilir. Kas yaralanmasına bağlı ciddi ödem oluşarak dolaşım bozukluğuna yol açabilir. Bu durumlarda kan ileriye doğru gitmiyor ve uzuv kaybına neden oluyor.

Ortopedik Protez ve Ortezciler Derneği (OPODER) deprem bölgesinde çok sayıda protez ve ortez ihtiyacı olduğunu ifade ediyor. OPODER, deprem bölgesine dışarıdan uzuvlara destek veren aletler olan ortezlerle destek olduklarını, uzun vadede ise ortez ve protez yardımlarında bulunacaklarını belirtti.

Kaynak: Haber Global TV

Sonraki Haber