Cumhurbaşkanı Erdoğan işareti verdi... Mülakat sistemi neden tartışılıyor? Kanun ne diyor?

Cumhurbaşkanı Erdoğan kamuya işe alımlarda bazı mülakatların kaldırılacağını açıkladı. Bahse konu gelişme, mülakatın hangi meslekler için gerekli olduğu, mülakatlarda objektifliğin önemi ve görüşmelerin nasıl denetlenebileceği gibi konuları yeniden gündeme getirdi.

Son Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Seçim Beyannamesi ve Milletvekili Aday Tanıtım Toplantısı’nda, “Kamuya işe alımları, görevin getirdiği zorunluluklar dışında mülakatı kaldırarak, gençlerimizin sınavlardaki başarı sıralamasına göre yapacağız” şeklinde konuştu.

Geçmişte, KPSS'de derece elde ettiği halde mülakatta elenen kamu personeli adayları ve KPSS'de yeterli puanı aldığı halde sözlü sınavda düşük nottan ötürü öğretmen olamayan gençler birçok kere haber olmuştu. O nedenle Erdoğan'ın bu açıklaması büyük dikkat çekti.

'MÜLAKAT BİR PERSONEL SEÇME YÖNTEMİDİR'

Eğitim uzmanı Salim Ünsal, mülakatın da yazılı ve sözlü sınav gibi personel seçmede kullanılan yöntemlerden biri olduğunu dile getirerek, “Bunu gerçek anlamda uygulayabilmek önemli” demekte.

Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Araştırma Görevlisi Fatih İnan ise değerlendirmesine kamu hizmetine girmenin Anayasal bir hak olduğunu belirterek başlıyor. “Anayasa'nın 70. maddesine göre, kamu hizmetine girerken kişinin taşıması gereken şartlar, görevin gerektirdiği şartlarla sınırlı olmalı” diyen İnan, asıl sorunu mülakatın kamu hizmetine girme hakkına bir sınırlama getirmesi olarak ifade ediyor. "Bir de mülakatın objektifliği meselesi önemli" diyen İnan, Anayasa'nın 70. maddesinde "Hizmete alınmada görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrım gözetilemez" ifadesinin yer aldığını anımsatıyor.

İnan, öte yandan Personel Kanunu'nun yekpare bir kanun olmadığını ve personel çeşidinin de çok fazla olduğunu vurgulayarak, 1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanunu'ndan örnek veriyor. İnan, bu kanunda mülakat yapılacağının açıkça düzenlenmiş olduğunu, aranacak şartların da kanunda yazdığını aktarıyor ve ekliyor: “Kanunda, bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade ve muhakeme gücü, temsil kabiliyeti, davranış gibi standartlar belirlenmiştir.”

Salim Ünsal da bu konuda, “Mesela bir öğretmen mülakata girdiğinde, ona öğretmenlik mesleğiyle, sınıf yönetimiyle, topluluk karşısında konuşmayla veya sahip olduğu branşla ilgili sorular sorulduğunda mülakat kabul edilebilir bir şey” demekte. Mülakatın sınava girmeden önce de yapılabileceğini dile getiren Ünsal, son aşamada kişiyi mülakata almanın ve onun üzerinden eleme yapmanın mantıklı olmadığı kanaatinde.

Fatih İnan, Erdoğan'ın açıklamasına bakıldığında mülakatların bazı mesleklerde devam edeceğinin anlaşıldığını aktarıyor. “Mesela, Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen alımlarında kalkabilir ama örneğin askeri personel, hakim ve savcılar ya da diplomatlar gibi özellikle devlete sıkı sıkıya sadakatle bağlı olması gereken bazı görevliler için devam edebilir” değerlendirmesini yapan İnan, AİHM'nin de bu konuda kriterleri olduğunu anımsatıyor.

Mülakatların denetimlerinin iyi yapılabilmesi için görüntülü şekilde kaydedilmesi tavsiye ediliyor. Fotoğraf: İHA

NASIL DENETLENECEK?

Fatih İnan, mülakatların objektifliğinin yanı sıra denetimlerinin de problemli olduğunu belirtiyor. İnan, “Özellikle mülakatların kayıt altına alınmadan yapılması, idari işlemlerin yargı makamları tarafından denetimini de zorlaştırıyor” ifadesine yer veriyor.

'BİLİMSEL VE AKADEMİK YETERLİLİK DENETLENMELİ'

Eğitim Uzmanı Salim Ünsal açıklamasında KPSS'den derece alıp mülakatta elenen öğretmen adaylarının durumuna da değiniyor. Ünsal, açıklamasını şöyle sürdürüyor:

“Mülakatta sorulan sorular mesleki yeterlilikle ilgili olsa adayın sınavlarda bir başarı elde edebildiğini ama mülakatta çok varlık gösteremediğini düşünebilirsiniz. Ancak alakasız sorularla veya kişinin mensubu olduğu sendikalarla bir atama söz konusu olduğunda mülakat amacına uygun yapılmamış oluyor.”

Mülakatın bir eleme ve seçme yapma yöntemi olduğunun altını çizen Ünsal, “Mülakatta kişinin bilimsel ve akademik yeterliliği sorgulanıyorsa ve görüşme objektif bakabilen bir ekip tarafından yapılıyorsa, elbette mülakatın bir karşılığı vardır. Fakat bunu size yakın kişileri işe aldığınız bir sopaya dönüştürürseniz mülakatın anlamı kalmaz” diyor.

Fatih İnan da Salim Ünsal'la benzer bir değerlendirme yapıyor. KPSS şeklinde yapılan objektif sınavların bilgiyi, mülakatlarınsa farklı kabiliyetleri ölçtüğüne dikkat çeken İnan, mülakatla işe alımların ne kadar gerekli olduğunun her bir meslek grubunda, o işin uzmanlarıyla ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğinin önemine vurgu yapıyor. İnan, “Önemli olan Anayasa'nın 70'inci maddesinden hareketle objektifliği sağlamak, hizmetin gerektirdiği şart dışında bir şey aramamak” ifadesini sözlerine ekliyor.

 

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber