İstanbul'da vakalar bir ayda üç kat arttı! "Mavi" günler nasıl gelecek...

1 Mart'tan itibaren kontrollü normalleşme dönemine giren Türkiye'de vaka sayısı yükseliyor. İstanbul da yükselişteki iller arasında... 8-14 Şubat'ta 100 bin kişide 60.19 vaka görülen İstanbul'da son tabloda bu oran neredeyse üçe katlandı. "Mavi" günlere nasıl ulaşırız?

Son Güncelleme:

Türkiye koronavirüs ile mücadelesini sürdürürken, yükselen vaka sayısı ve kontrollü normalleşme arasında bir denge bulmanın yollarını arıyor. Uzmanlara göre üçüncü dalganın içinde yer alan Türkiye ekonomik sıkıntıların da aşılması için bulacağı çözümde tedbirli bir normalleşmenin de rol oynayacağını düşünüyor.

Ancak tüm bu çabanın yanında vakaların endişe verici bir seviyede yükseldiği gerçeği de önümüzde duruyor. Bu ciddi yükselişten payını alan kentlerden biri de hiç kuşkusuz İstanbul. Türkiye'nin ve Avrupa'nın en kalabalık şehri olan İstanbul, nüfus yoğunluğu açısından da Avrupa'nın en yoğun kentlerinden biri...

SOKAĞA AKIN...

1 Mart'ta atılan normalleşme adımına en çok ihtiyaç duyan illerimizden de biri olan İstanbul, o günden bu yana hareketlendi, özellikle son iki cumartesi günü vatandaşlar sokaklara akın etti. Mutasyonun ve “üçüncü dalga” uyarılarının kol gezdiği dönemde bu esneme, İstanbul için endişe verici bir tablo da doğurdu.

İllere Göre Haftalık Vaka Sayısı haritası açıklanmaya başladığından bu yana İstanbul ve çevresindeki değişim bu şekilde oldu.

İlk kez 8-14 Şubat tarihleri için açıklanan ve 100 bine oranlanmış “İllere Göre Haftalık Vaka Sayısı” tablosunda ilk olarak 60.19'la yer alan İstanbul, o tarihten bu yana, neredeyse 1 ayda bu sayıyı üçe katladı. 6-12 Mart tarihlerini kapsayan haritada İstanbul'un oranı 178.25 olarak belirtildi.

TÜRKİYE'NİN ÜZERİNDE

Dikkat çekici bir veri de İstanbul ile Türkiye genelindeki sayıların kıyaslanmasıyla ortaya çıktı. 8 Şubat tarihinde 8 bin 103 olarak açıklanan günlük vaka sayısı, 15 Mart akşamı 15 bin 503 yeni vakaya yükseldi. Aynı dönemde Türkiye genelinin yükseliş oranı yüzde 91.32 olurken İstanbul yüzde 196.14 oranında yükseldi.

Aynı süreçte İstanbul ile beraber başka illerimizde de (yukarıda tabloda) büyük sıçramalar yaşanırken nüfusuyla ve ticaretin merkezi olmasıyla İstanbul'un durumu, ülkenin tamamını etkileyecek gibi. 20-26 Şubat 2021 tarihleri arasındaki verilere dayanılarak açıklanan “İllere Göre risk Durumu” haritasında “turuncu” yani yüksek riskli iller arasında yer alan İstanbul'un çok yüksek kategorisine geçip geçmeyeceği merak konusu. Aynı zamanda Balıkesir, Edirne, Sinop ve Samsun dışında tablodaki 6 il, "kırmızı" kategoride değil. Bu illerde değişim olup olmayacağı da yeni harita ile belli olacak.

İSTANBUL ONLARDAN DAHA YÜKSEK!

Kategoriler, sadece 100 bine oranlı vaka sayısı değil, farklı kriterler de belirlenirken İstanbul'un kırmızı olmaya aday olduğunu gösteren bir veri de dikkat çekti. (Not: Haritada illerin renginin değişmesinde sadece vaka sayıları değil, aşılama oranı, hastane doluluk oranı, yoğun bakımdaki hasta sayısı gibi etkenler de rol oynuyor.)

Bu veriye göre; 178.25'lik oranıyla İstanbul, 20-26 Şubat tarihinde açıklanan İllere Göre Risk Haritası'ndaki kırmızı iller arasında Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize haricindeki diğer 12 ilden daha yüksek orana sahip.

Konya, Aksaray, Adıyaman, Osmaniye, Gümüşhane, Tokat, Amasya, Sinop, Burdur, Sakarya, Balıkesir ve Edirne, İstanbul'un ulaştığı 178.25 oranından daha düşük bir "100 bine oranlanmış vaka" oranıyla “kırmızı” kategoride yer aldı.

Bu 12 ilden 6'sı, en son açıklanan 6-12 Mart tablosuna göre 100 bine oranlı vaka sayısında, İstanbul'dan daha düşük orana sahip.

-Sakarya (90.15)

-Burdur (86.49)

-Adıyaman (154.63)

-Aksaray (173.52)

-Amasya (163.64)

-Gümüşhane (137.61)

Aynı zamanda bu illerden Sakarya ve Burdur, 20-26 Şubat tarihli İllere Göre Haftalık Vaka Sayısı haritasındaki durumlarından daha düşük oranlara (Sakarya'da o tarihte 100 binde vaka sayısı 114.34 iken, Burdur'da bu sayı 105.36'ydı) ulaşmış durumda.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Haberglobal.com.tr'de yayınlanan “Restoranlar saat 19:00'dan sonra müşteri alıyor! Esnaf HES kodu denetimini nasıl yapacak?” haberinde normalleşmenin esnafa yansımasını “Müşteride çekingenlik olsa da hareketlilik yoğun. Son 10 günde, önceki döneme göre yüzde 30-40 arttı işler. İş yerleri biraz da olsa rahatladı” sözleriyle aktarmıştı.

Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl ise “Geçen cumartesi neyin patlamasıydı? Tekrarı yine böyle olur mu?” başlıklı haberimizde hafta sonunun etkisini “Talep gayet iyiydi. İşletmelere göre değişkenlik göstermekle birlikte ortalama yüzde 50 ciro artışı oldu. Herkes iş yaptı. Kimi kebapçıya gitti, kimi balıkçıya kimi ise kafeteryaya... Müşteri bizi, biz de müşteriyi özlemişiz” diyerek ifade etmişti.

Bilindiği üzere kırmızı kategoride olan illerde turuncu kategoriden farklı olarak restoran, kafe, tatlıcı ve çay bahçeleri kapalı. Genel kurullar da yapılamıyor.

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, 6 Mart tarihli “Beklenen ve özlenen Cumartesi geldi! Normalleşirken nelere dikkat etmeli?” haberimizde kararları eleştirmiş ve “Durumun çok objektif kriterlere bağlı olması lazım. Tek koydukları kriter; şehirlerin farklı renge boyanması” diye konuşmuştu.

Prof. Dr. Ceyhan ayrıca şehirler arasında dolaşıma dikkat çekmiş ve “İller arasında dolaşımı kriterlerle kontrol altına almadan okullarda, restoranlarda, kafelerde maalesef bu işi düzeltme şansımız yok. Tuhaf bir sistem uygulanıyor. Bunun adına sistem bile demek mümkün deği” demişti.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber