Kouchner'in yazdığı cinsel istismar kitabı Fransa'yı karıştırdı, tartışmalara Macron da dahil oldu
Fransa'da eski Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner'in kızı Camille Kouchner'in yazdığı ve çocuklara yönelik cinsel taciz iddiaları içeren "Büyük Aile" (La Familia Grande) adlı kitap ahlaki tartışmaların fitilini ateşledi, tartışmalara Macron da dahil oldu
Fransa'da eski Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner’in kızı Camille Kouchner’in, erkek kardeşi Antoine’ın 14 yaşındayken üvey babası tarafından cinsel istismara uğradığı iddialarını kaleme aldığı kitabının yayımlanmasının ardından aile içi cinsel istismar mağdurları, sosyal medyada kampanya başlattı. Hükümet tepkiler üzerine cinsel rıza yaşının 15’e yükseltilmesi için yeni yasal düzenlemeler yapılacağını açıkladı.
Antoine’in 14 yaşındayken üvey babası olan ünlü siyaset bilimci Profesör Olivier Duhamel tarafından cinsel istismara uğradığı iddialarını kaleme aldığı kitap, ülkede aile içi cinsel istismar mağdurlarının yaşadıklarını dile getirdiği bir kampanya başlatmasına yol açtı. Kitap ve sosyal medyada düzenlenen kampanya, Fransa’daki durumun vehametini gözler önüne serdi.
Kitabın yayınlanmasının ardından binlerce aile içi cinsel istismar mağduru sosyal medyada #metooincest (sen de anlat ensest) etiketiyle yaşadıklarını anlattı. Sosyal medyada başlayan hareket ile aile içi cinsel istismara yönelik tepkiler çığ gibi büyürken, kampanyanın ulaştığı boyut hükümet üzerindeki baskıyı arttırdı.
TARTIŞMALARA MACRON DA DAHİL OLDU
Tartışmalara dahil olan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, aile içi cinsel istismar mağdurlarının yanında olduğunu göstermek için sosyal medya hesabından görüntülü bir mesaj yayınladı. Macron’un mesajında, "Buradayız. Sizi dinliyoruz. Size inanıyoruz. Artık hiçbir zaman yalnız kalmayacaksınız" ifadeleri yer aldı.
YENİ YASAL DÜZENLEMELERE GÖRE RIZA YAŞI 15 YAŞ ÜSTÜ
Fransa yasaları, herhangi bir cinsel rıza yaşı içermezken, tecavüz veya taciz mağdurları, rızaları olmadığını kanıtlamakla yükümlü tutuluyordu. Fakat kitabın yayınlanmasının ardından aile içi cinsel istismar vakalarının gün yüzüne çıkması ve ahlaki tartışmaların gündeme gelmesi sonucu oluşan kamu baskısı üzerine 21 Ocak'ta Senato’da alınan kararla birlikte cinsel rıza yaşı 13 olarak belirlenmişti. Yeni yasal düzenlemeler, yetişkinler ile 13 yaşından küçük çocuklar arasındaki cinsel eylemlerin "ihlal" değil "suç" sayılmasını ve başta aile içi cinsel istismar olmak üzere bu suçlara karşı daha ağır hapis cezaları verilmesini öngörüyordu. Ancak daha sonra tepkilerin ardından cinsel rıza yaşının yükseltilmesine karar verildi.
Adalet Baklanı Eric Dupont-Moretti, 9 Şubat’ta yaptığı açıklamada, cinsel rıza yaşına yönelik yasada değişikliğe gidileceği taahhüdünde bulundu. Bu kapsamda Adalet Bakanlığı, 9 Şubat’ta 15 yaş altı çocuklarla cinsel ilişkinin suç olarak kabul edilmesi için karar alınacağını açıkladı. Yeni düzenlemeye göre, Fransa’da aile içi cinsel istismar cezalarının kapsamı genişletilerek, 15 yaş altındakilere yönelik her türlü cinsel eylemin, kişinin rızasını sorgulanmaksızın suç sayılacak.
CİNSEL İLİŞKİDE RIZAYA 18 YAŞ SINIRI ÖNERİSİ
Cinsel ilişkide rızaya 15 yaş sınırı yasağının önümüzdeki Nisan ayından itibaren uygulanmaya başlanması beklenirken, Adalet Bakanı Eric Dupont-Moretti, aile içi cinsel istismar vakalarda ilişkide rıza aranmasına ilişkin yaş sınırının 18 yaşa çıkarılmasını teklif etti. Dupont-Moretti "Aile içi cinsel istismar vakaları için ilişkide rızaya 18 yaş sınırı istiyoruz. Mağdur 17 yaşındaysa kimse rızası olduğunu söyleyemeyecek" dedi.
FRANSA'DA HER 10 KİŞİDEN 1'İ AİLE İÇİ CİNSEL İSTİSMAR MAĞDURU
Son dönemlerde yapılan araştırmalar, Fransa’da her 10 kişiden 1’nin aile içi cinsel istismar mağduru olduğunu ortaya koydu. Aile içi cinsel istismarla mücadele eden bir dernek tarafından yaptırılan araştırmada, ülkede 6.7 milyon kişinin aile içi cinsel istismar mağduru olduğu öne sürüldü. Dernek, 2009 yılında 2 milyon aile içi cinsel istismar mağduru olduğunu açıklayarak, yıllar geçtikte sayının hızla arttığına dikkat çekti. Söz konusu sayının gerçekleri yansıtmadığını savunan dernek, buna gerekçe olarak çoğu mağdurun sessiz kalmasını gösterdi.
Kaynak: İHA