Çok geç fark ediliyor, 10 bin "Akromegali" var
Tıpta sinsi hastalık olarak kabul edilen ve devlik sendromu olarak tanımlanan “Akromegali” 10 bin kişi ve ailelerini mağdur ediyor. Tedavi edilmediğinde ölüme yol açan hastalık çok geç fark ediliyor. Yeterli tedavi edilmeyen hastalar ise diyabet, tansiyon ve kalp hastalıkları ile boğuşuyor.
Halk arasında ‘büyüme hastalığı’ olarak bilinen Akromegali, ciltte et benlerinde ve benlerde artış, dudak, burun ve dilde büyüme ve eklem ağrısı gibi belirtilerle ortaya çıkabiliyor. Türkiye'de 10 bine yakın Akromegali hastası olduğu tahmin edilirken, tıpta sinsi hastalık olarak kabul edilen “Akromegali”ye karşı önlem alınmadığı takdirde ölüme götüren tablolar doğabiliyor. Hastalık hipofiz bezindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla ortaya çıkıyor. Öyle ki, beden, yüz ve kemik yapısı olmak üzere pek çok değişikliğe yol açıyor. Özellikle ellerde, ayaklarda ve çenede başlayan büyüme kişinin fiziksel yapısını altüst ediyor. Büyüyen ayakkabı numarası, dar gelen yüzükler, aşırı terleme, et benlerinde artış, alt çenenin öne doğru büyümesi, dişlerin seyrekleşmesi ve aşırı horlama Akromegali belirtileri olarak ortaya çıkıyor.
KABUSA ÇEVİRİYOR
Bilinen en eski akromegali hastasının Mısır Firavunu Akineton olduğu bilinirken, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tomris Erbaş ise birçok ailenin yaşamına kabusa çeviren hastalığın tedavisinin mümkün olduğunu belirtirken erken tedavinin önemine vurgu yapıyor. Hacettepe Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalında takip edilen akromegalik hastaları için 2008 yılında Akromegali ile Yaşam Derneği’ni hayata geçirdiklerini ve farkındalık çalışmalarına devam ettiklerini dile getiren Prof. Dr. Erbaş, "Toplum maalesef bilgi sahibi değil. Fiziksel değişiklikler yanında erken tanı konmadığı taktirde hastalığın kalp rahatsızlıkları, diyabet ve kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir" dedi.
GEÇ FARK EDİLİYOR
Akromegalinin, karpal tünel sendromu, kalp yetmezliği, yüksek tansiyon, kalın bağırsakta polip ve kanserin ortaya çıkması, kabızlık, tiroid hastalıkları ve hemoroid riskini artırdığını vurgulayan Prof. Dr. Erbaş, şu uyarılarda bulundu: “Akromegali belirtileri her yaşta ortaya çıkabilir ancak genellikle 30 ila 50 yaş aralığındaki yetişkinlerde görülür. Çocukluk çağındaki hastalarda, kemik büyüme hatları kapanmadan önce büyüme hormonunun aşırı salgılanması sonucunda gigantisim (devlik) oluşur. Erişkinlerde ise büyüme tamamlandıktan sonra büyüme hormonunun aşırı salgılanması akromegaliye neden olur. Hastalık yavaş geliştiği için, hastalar ve aileler değişiklikleri fark etmeyebilir. Bu nedenle Akromegali tanısı 5-10 yıl kadar gecikebilir."
KALP VE TANSİYON
“Akromegaliden şüphelenildiğinde kanda büyüme hormonu ve IGF-1 düzeylernin ölçümlendiği bilgisini de paylaşqan Prof. Dr. Erbaş, "Ancak tek bir kan testinde büyüme hormonun yüksek bulunması tanı için yeterli değildir. Bu nedenle şeker yükleme testi sırasında büyüme hormon ölçümlerinin yapılması uygun olur. Yapılan araştırmalarda, tedavi uygulanmayan veya yeterli şekilde tedavi edilmeyen hastaların diyabet, tansiyon yüksekliği, kalp hastalıkları, solunum hastalıkları ve çeşitli kanserlere yakalanma olasılığının daha yüksek olur" dedi.
"Tedavi başarılı olduğunda yumuşak doku azalmasına bağlı olarak el ve ayaklarda küçülme, yüz hatlarında kısmen düzelme oluşur" diyen Prof. Dr. Erbaş, "Baş ağrısı ve adenoma bağlı görme sorunları genellikle düzelir. Aşırı terleme ve horlamanın azalmasının yanı sıra kan şekeri ve kan basıncı yüksekliğinin kontrol alınır” diye konuştu.
Kaynak: Web Özel