"Sözleri kabul edilemez" Kaboğlu'na tepkiler artıyor
İstanbul Barosu Olağan Genel Kurulu’nda gerçekleştirilen seçimlerde Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu yeni başkan olarak seçildi. Kaboğlu’nun seçildikten sonra Anayasa’nın değiştirilemez ilk dört maddesi hakkında dile getirdiği görüşler ise hukukçulardan tepki topladı. Birçok meslektaşı Kaboğlu'nun sözleri için "kabul edilemez" dedi.
İstanbul Barosu yeni başkanını seçmek için hafta sonu sandık başındaydı. 12 adayın yarıştığı seçimde Anayasa hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, 7 bin 219 oy alarak başkanlık görevine seçildi. Değişim İçin Avukatlar Grubu'nun adayı olan Kaboğlu’nun seçimi kazanmasının ardından yaptığı açıklamalar ile yönetim listesi ise hukuk camiası ve kamuoyunda tepkiye neden oldu. Seçimin ardından Anayasa’nın değiştirilemez ilk dört maddesinin 'olumlu' anlamda değiştirilebileceğini söyleyen Kaboğlu, “Değişmez maddelere olumlu anlamda dokunulabilir. Tıpkı 1995’te yapıldığı gibi tıpkı 2001’de yapıldığı gibi. 1995’te Başlangıç kısmındaki ırkçı ibareler çıkarıldı. 2001 değişikliğinde ise Madde 14’e ‘İnsan haklarına dayanan laik ve demokratik Cumhuriyet' tanımı kondu" ifadelerini kullandı.
TEPKİLER YÜKSELDİ
Öte yandan, Kaboğlu'nun listesindeki iki ismin daha önce terörist başı Abdullah Öcalan'ın avukatlığını yaptığının gündeme getirilmesi sosyal medyada büyük tepki toplarken, İstanbul Baro Başkanı seçilen Kaboğlu’nun listesi ve söylemleri hukuk camiasından da tepki gördü. İşte o açıklamalar:
"HÜDA-PAR'IN SÖYLEMİ"
Prof. Dr. Ümit Kocasakal (İstanbul Barosu Eski Başkanı)
“Kaboğlu’nun zaten listesine bakarsanız nasıl ve hangi ittifak içerisinde hareket ettiğini anlarsınız. Kaboğlu, Anayasa hocası. Değiştirilemez madde ne demek? Değiştirilemez demek. Bu söylem HÜDA-PAR’ın söylemiyle birebir aynı. İbrahim Kaboğlu’nun söylediği ile Zekeriya Yapıcıoğlu’nun söylediği arasında zerre fark yok. Türkiye Cumhuriyeti, Milli Mücadele ile kuruldu. Başta İmralı’daki bölücü başı olmak üzere, bunların tamamının ortak referansı 921 Anayasası. Oysa 1921’de Cumhuriyet yok, devletin nitelikleri yok, üniter yapı yok, ulus-devlet yok. O yüzden hiçbirisi masum değil."
Bu durum vatandaşın güvenini sarsacaktır. Dolayısıyla çok karanlık bir dönemi işaret ediyor. İstanbul Barosu daima hem hukukun üstünlüğünden hem de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu kodlarından yana olması gerekir. Bizler de buradayız. Kimse umutsuzluğa kapılmasın, bu bir geçiş dönemi. 2 yıl çabuk geçer.”
"BAKANLIK HAREKETE GEÇER"
Şule Nazlıoğlu Erol (Avukat)
“İbrahim Kaboğlu’nun seçilince 'Anayasanın ilk 4 maddesine olumlu dokunuşlar yapabiliriz' gibi saçma sapan ifadeler kabul edilemez. Bunların hepsi bir kurgu. Kaboğlu, listesine terörist başının avukatlarını koymuşsa; ayakta olan bir devlet var. Devletin organları var. Eğer listede yer alan avukatlar sakıncalı ise bakanlıkların harekete geçmesi gerekir. Gerekirse kapı kapı dolaşacağız, bu oyunu herkese anlatacağız. Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin altı oyulamaz. Biz, halk olarak bunu kabul etmiyoruz."
"DOĞRU BULMUYORUM"
Ahmet Zeki Üçok (Emekli Askeri Hakim)
“Türkiye’nin en büyük barosunun başkanının daha seçildikten hemen sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin üzerinde tartışma kabul etmediği anayasanın ilk 4 maddesinin değiştirilemez olduğuna ilişkin açıklama yapması büyük bir talihsizlik. Bu söylem kesinlikle doğru değil. Böyle bir konuşmayı hem İstanbul Barosu’nun bir avukatı hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olarak doğru bulmuyorum."
"TALİHSİZ SÖZLER"
Gizem Gonce (Avukat)
“Bu açıklama aslında çok riskli bir açıklama. Kaboğlu’nun listesinde Abdullah Öcalan'ın avukatlığını yapanlar olduğu belirtiliyor. Bunun etik olup olmadığı noktası baronun inisiyatifinde. Ancak Anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Baro başkanının bu şekilde bir açıklama yapması oldukça talihsiz."
Kaynak: Web Özel