Mesai saatleri esneyecek mi? İş yaşamı sil baştan!

Milyonlarca çalışan ve işverenin gözü mesai saatlerinde. Haftalık çalışma saatinin 45 saatten 40 saate düşürüleceğine yönelik söylentilerin artması merak konusu olurken, düzenlemenin hayata geçmesi durumunda iş yaşamındaki yeniliklerin neler olacağı şimdiden tartışılmaya başlandı.

Son Güncelleme:

Milyonlarca çalışan ve işverenleri ilgilendiren mesai saatlerinin düzenlemesine ilişkin iddialar, büyük yankı uyandırdı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın geçtiğimiz günlerde çalışma saatlerine yönelik düzenleme sinyali verdiğinin gündeme getirilmesi merak ve tartışmaları da beraberinde getirdi. Haftalık 45 saatlik çalışma süresinin 40 saate düşürülmesine ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmazken, uzmanlar, olasılıklar ve iş yaşamına ilişkin etkileri 'haberglobal.com.tr'ye değerlendirdiler.

İKİNCİ ELEMAN İHTİYACI

Sosyal Güvenlik Uzmanı Ali Duman, mesai saatlerinin kısaltılmasına yönelik herhangi bir kanun teklifinin gündemde olmadığını ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın konuyla ilgili bir çalışma yaptığını söylerken, "Mesai saatlerinin kısaltılması hafta sonu tatilini de kapsayabilir. Çalışma saatleri azalırsa vardiyalı çalışma süresi artacaktır. Haftalık çalışma saatinin düşmesi, 12 saat açık kalan bir işletme için ikinci eleman ihtiyacı doğurur" dedi.

Türkiye, haftalık 45 saatlik çalışma süresiyle, mesaisi en uzun ülkeler arasında yer alıyor.

PRİMLER YÜKSELECEK

Mesai saatlerinin 40 saate indirilmesinin işveren açısından da sonuçları olacağını dile getiren Duman, "Sigorta prim maliyeti yükselecektir. Her işçi, işveren için aynı zamanda yemek, yol masrafının artması demektir. Bunun yanı sıra kıdem tazminatı hakları gibi ekstra artışlar da ortaya çıkacaktır. Fazla mesai açısından da ilave yükler oluşacaktır. Yasa değişikliği olursa vardiyalı çalışan sayısı artacaktır" diye konuştu.

SATIŞLAR DÜŞER Mİ?

Sosyal Güvenlik Uzmanı Şevket Tezel ise çalışma sürelerinin kısalması durumunda işçi ücretlerinin düşme riski olacağının altını çizerken, "Söz konusu tartışma veya yenilikler sanırım işsizliğin genele yayılarak hafifletilmesi amacını taşıyor. İşverenlerin ürettikleri ürün ya da satışların düşeceği öngörülüyor olabilir" bilgisini paylaştı.

 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan geçtiğimiz günlerde, "Temel hakların yani çalışanların hakları korunarak üzerinde aksayan bir de yeni hizmet modelleri var, yeni işler çıktı. Esnek çalışma, uzaktan çalışma platform çalışma, çalışanlarına yönelik güncel verileri de kapsayacak güzel, çağdaş bir temel kanun. Şu an takvim yok. Sadece ön görüşmeleri gerçekleştirdik" açıklamasında bulundu.

Ali Tezel (Sosyal Güvenlik Uzmanı)

"Amaç haftalık çalışma saatini düşürmekse 'bunu yaptık' dersin. Ancak kanunun tümden değiştirilmesi düşünülüyor olabilir. Endişem, tüm kanunun değiştirilmesi ile çalışanların elinden hangi hakların gidip, gitmeyeceği. 4857 Sayılı İş Kanunu kaldırarak yerine yeni bir iş kanunu gelecekse ortak uzlaşı ile hayata geçirilmeli, neyin değiştirileceği açıkça ortaya konulmalı. Benzer durum 2003'de de yaşanmıştı."

Özlem Derici Şengül (Ekonomist)

"Ücret ve hak kaybı olmayacaksa çalışma saatlerinin kısaltılması olumlu bir gelişme olur. Aksi takdirde düşük olan alım gücü biraz daha eriyecektir. İkinci risk ise gelir vergisinin düşmesidir.  Dünyada yeni trend verimliliği arttırdığı için çalışma saatlerini kısaltmak. Ancak Türkiye’de henüz bu verimlilik artışını yaşamadık. Ama bazı durumlarda çalışma saatlerinin düşürülmesi verimlilik artışına neden olabiliyor. Yani daha az saat çalışma imkanına sahip kişiler sosyal yaşamına, ailesine daha fazla vakit ayırabildiği için verimlilik artışı da beraberinde geliyor."

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber