Kara Papa'nın müritleri, Satanistler 37 yıldır faaliyette

İkbal Uzuner'i canice katleden Semih Çelik'in, cinayet yerine 'Kutular sana hasta' yazması satanizm şüphelerini artırdı. Çelik'in daha önce de 'Lucifer imzası' ile birlikte 'Kutu Omen' yazdığı belirlenirken, Türkiye'deki satanistler ise ilk kez 1987 yılında Nazım T ile gündeme geldi. İlk satanist vahşet ise 13 Eylül 1999 günü Ortaköy'de yaşandı.

Son Güncelleme:

Türkiye, Satanist grupların varlığını ilk kez 1987 yılında ortaya çıkan 'T Grubu' ile tanıdı. Kara büyü ayinleri ve okültizm ile uğraşan "T Grubunun" başında soyadı sır gibi saklı tutulan Nazım T isimli kişi bulunuyordu. Nazım T,  o dönem Nokta Dergisi'nde yayınlanan röportajından kısa bir süre sonra, esrarengiz bir şekilde öldürüldü. Ancak Satanist grupların dikkat çekmeye başladıkları asıl dönem 90'lı yılların başıydı. ABD'deki 'Şeytan Kilisesi'nin kurucusu olan dünyada 'Kara Papa' olarak bilinen Anton Szandor LaVey'in, Türkiye'de 'Levent Grubu' adıyla faaliyet gösteren çok sayıda müridi olduğu anlaşılmıştı. Genç müritlerin buluşma mekanları ise Beyoğlu'nun ara sokaklarındaki "satanik metal müziği" ve aksesuarların satıldığı kafelerdi. Satanist ayinler ise Ataköy'de metruk halde bulunan baruthane ve ispirtohane binalarında yapılıyordu. 

Kara Papa olarak bilinen Anton Szandor LaVey'e bağlı Türki müritlerin varlığı 90'lı yılların başında ortaya çıkmıştı.

GİZEMLİ ZENGİN RESSAM 

Levent Grubu'nun varlıklı 9 kişiden oluştuğu öne sürülüyor; grubun 1990'ların başında Levent'te bir villada toplanıp ayinler yaptığı ise dönemin haber dergilerinden yansıyordu. Fenomen Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ata Nirun, Satanist grup için, "Grup, 1980'lerin başında Amerika'dan dönen LaVey hayranı bir ressam tarafından kuruldu. Zengin ve fazlasıyla megaloman insanlar. Aralarına çok ender yeni üye kabul ediyorlar" ifadelerini kullanmıştı.

BOĞAZİÇİ'NİN ŞEYTANI SKEKİNAH  

Öte yandan o dönem fotokopiyle çoğaltılan Satanik "Probabilite" isimli dergi ise; Shekinah kod adıyla bilinen ve  Şeytan Kilisesi'ne bağlı olduğu öne sürülen bir Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi tarafından çıkartılıyordu. Ancak bu öğrencinin kimliğini kimse bilmiyordu. 90'ların başında itibaren kök salmaya başlayan sapkı inancın ilk mağdurları ise  21 haziran 1998 tarihinde Ataköy'deki Alman Lisesi öğrencileri 14 yaşındaki A.C.Y. ile 17 yaşındaki A.Y. olacaktı. İki gencin 14'üncü kattan atlayarak intihar etmesi ulusal basından satanizm şüphesi ile dillendiriliyordu. İki gencin korkunç ölümlerinden sonra Şeytan'a tapanlar grubunun üyesi oldukları da iddialar arasındaydı. 

Şehriban Coşkunfırat, Satanistlerin ilk katlettiği kişi olarak kayıtlara geçmişti. 

ORTAKÖY'DE İLK KURBAN

90'ların başından itibaren adı duyulmaya başlanan Satanist grupların ilk kanlı eylemi ise 13 Eylül 1999 günü Ortaköy'de yaşandı. Talihsiz Şehriban Coşkunfırat (19); o dönem, Engin Arslan (18), Ömer Çelik (23) ve Zinnur Gülşah Dinçer (19) adlarındaki 3 Satanist genç tarafından "şeytana kurban etmek" gerekçesiyle katledilmiş, çıplak cesedi ise beline kadar toprağa gömülmüştü. Katiller, verdikleri ifadelerde, yaptıkları katliam için; içki içerken 5.8 büyüklüğünde deprem olduğunu, ayın 13'ü olması sebebiyle şeytanın bir kurban istediğini söylemişti. Zinnur Gülşah Dinçer ise cinayetten sonra Ömer Çelik'in, cesedi soyup tecavüz ettiğini itiraf etmişti. Ortaköy katliamı Türkiye'de kayıtlara geçen ilk Satanist cinayetti. 

BEYNİ YIKANAN GENÇLER

Diğer üzücü hadise ise 21 Eylül 1999'da yaşanmıştı. Okulların açıldığı gün intihar edecekleri notunu bırakarak kaybolan 16 yaşındaki Pınar B. ile aynı yaştaki Gülce K.'nin cansız bedenleri Mersin'in Erdemli İlçesi Kızkalesi Beldesindeki bir inşaatın asansör boşluğunda bulunmuştu. İki genç kızın yakınları ise, "Çocuklarımızın beyinleri yıkanmış, Satanist düşünceler şırınga edilmiş" olabilir diye feryad ediyordu.

Cani Semih Çelik, katliam yerinde duvara Satanistlere ait olduğu belirtilen slogan yazdı. 

ŞÜPHELİ İNTİHARLAR

Satanizm şüphesi bulunan diğer olaylar ise İstanbul'da yaşanmıştı. Alman Lisesi öğrencisi Ceylan K. 16 Eylül 2000 tarihinde okulun 4.katından, 16 Aralık 2001'de, Özel Alman Koleji öğrencisi Lara F'nin de Boğaz Köprüsünden atlayarak intiharları da Satanizm şüphelerine yol açmıştı. Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak yaşamına son veren Lara F'nin chat yazışmalarında satanist olduğunu itiraf ettiği ve intihar etmeye kararlı olduğu iddia edilmişti. Takvimler 27 Mart 2002’yi gösterdiğinde, Antalya polisi 3'ü genç kız, 8 gencin intihar teşebbüsünü engellerken, grubun satanist olduğu iddia edilmişti.

DIŞ DESTEK İDDİALARI

Öte yandan, Fatih'teki vahşi cinayet sonrası gündeme gelen Satanist akımlarla ilgili Haberglobal'e bilgi veren Araştırmacı-Yazar Erhan Altunay ise "Aslında Türkiye'deki şeytancı dediğimiz satanist akımları 'Türk usulü akımlar' olarak nitelemek daha doğru olur. 35 yıllık bir oluşum söz konusu. Özellikle sorunlu ergen gençlerin beynini yıkayıp yandaş bulmaya çalışıyorlar. 90'larda yayımlanan "Non Serviam" dergisinin ideolojik desteği olduğunu biliyoruz. O dönem dışarıdan bir takım maddi destekler alındığı iddia ediliyordu" dedi. 

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber