İstanbul böyle büyüdü, eski köyler mahalle oldu
İstanbul'da 493 bin metrekarelik alan bu ay orman sınırları dışına çıkarılarak kente dahil edildi. İstanbul'un genişleme sürecine mercek tutan araştırmalar, kente bağlı köylerin "kırsal mahalle" statüsü ile nasıl büyüdüğünü gözler önüne seriyor.
İstanbul’da orman sınırları dışına çıkarılan alanlarla ilgili kararname bu ay yayınlandı. Resmi Gazete'de yayınlanan kararnameye göre Beykoz ilçesi sınırları içerisinde yer alan Cumhuriyet, Çayağzı (Riva), Bozhane, Çengeldere, Elmalı, Gümüşsuyu, Örnekköy, Tokatköy, Zerzevatçı yerleşimleri orman sınırları dışına çıkarıldı. Böylece kararla İstanbul’da 493 bin metrekarelik alan kente dahil edilmiş oldu. 6831 Sayılı Orman Kanunu’nda 2021’de yapılan düzenlemeye göre orman olarak muhafazasında yarar görülmeyen, üzerinde ağaç toplulukları bulunmayan, ormancılık faaliyetleri ve ekonomisi yönünden orman kurulmasında yarar olmayan yerler ile 2018 tarihi itibari ile üzerinde yerleşim yeri bulunan yerler orman alanlarının dışına çıkarılabiliyor.
KIRLAR KENTE KATILDI
Türkiye'de kent yönetimi 1984’te başlayan sürecin ardından 2012’de köklü bir dönüşüme uğradı. Yerleşim yerlerinin "kır-kent" sınıflandırılması baştan başa değişti. 1984'te önce 3030 Sayılı yasayla İstanbul, Ankara ve İzmir ‘büyükşehir’ olarak tanımlandı. 2004 yılında ise büyükşehir belediyelerinin görev ve yetki alanları yeniden düzenlendi. Büyükşehir belediyelerinin sınırları, adını aldıkları büyükşehirlerin belediye sınırları olarak belirlenirken İstanbul ve Kocaeli büyükşehir belediye sınırları, il mülkî sınırının tamamını kapsayacak şekilde genişletildi.
100 YILLIK DÖNÜŞÜM
Türkiye Genel Nüfus Sayımları verilerine göre 1927 yılında İstanbul’da toplam nüfusun yüzde 87’si şehirde yaşarken; 1950 yılında bu oran azalmaya başladı. 1980’de kentsel nüfusun oranı yüzde 61’e kadar düştü. İstanbul’un "büyükşehir belediyesi" statüsünü kazandığı 1985’te toplam nüfusun yüzde 95'i kentte, yüzde 5'i ise kırsal alanda yaşıyordu. Büyükşehirlerle ilgili düzenlemelerin ardından bugün son verilere göre İstanbul nüfusunun yüzde 1'i kırsal alanda yaşıyor. Bu durum şehrin etrafındaki neredeyse bütün kırsal yerleşimlerin büyükşehrin mahalleleri haline geldiğini ortaya koyuyor.
BOŞLUKLAR DOLDU
1950'li yıllardan itibaren yükselen göç dalgası İstanbul'un kırsal alanlarını hedefledi. İstanbul'a bağlı pek çok köy yerleşimiyle kent arasındaki boşluklar doldu; köyler şehirle birleşip kentin birer mahallesi haline geldi. İstanbul’un mahalleye dönüşen köylerle ilgili 1930'lardan bugüne kadar Beyoğlu, Şişli, Kağıthane'de yaşananlar önemli bir veri kaynağı sunuyor. Bugün İstanbul'un büyük ilçelerinden biri olan Kağıthane, 1950 yılında nüfusu 1431 kişi olan küçük bir köydü. Bir süre sonra Şişli ilçesine bağlı büyük bir mahalle haline gelen Kağıthane 10 yıl içinde neredeyse bugünkü sınırlarına ulaşmıştı.
ÖNCE KÖY SONRA BELDE
1950’lerde kırsal yerleşim olan Sultanbeyli de 2012'deki büyükşehirler yasasına kadar önce belde sonra da ilçe haline geldi. İstanbul'da kent-kır ayrımının ortadan kalktığı bir başka örnek ise Çatalca. İlçeye bağlı Çiftlikköy kırsal mahallesi tarımsal üretim yapılan bir köy olarak bugünlere kadar gelmişti. Bugün Sancaktepe ilçesine bağlı bir mahalle olan Yenidoğan’da da ilk yerleşimler köy olarak konumlanmıştı.
100 YIL ÖNCE 276 KÖY
1927 yılında İstanbul’da 276 köy bulunuyordu. Aynı tarihlerde Büyükada, Burgazada, Heybeliada ve Kınalı ada 4 ayrı köy statüsünde Adalar ilçesine bağlıydı. Ancak 1935’te bu yerleşimler kente dahil edildi. 1935’te İstanbul’un köy sayısı 260’a düştü. 1935-1950 sürecinde İstanbul’un köy sayısının sabit kalırken, 1950 yılında köy sayısı 267’ye yükseldi. Bugün ise İstanbul’un 39 ilçesinden 11’inde 173 “kırsal mahalle” (köy) yerleşimi bulunuyor. “Kırsal mahalle” yerleşimi barındıran bulunan ilçelerin 6’sı Avrupa yakasında, 5’i Anadolu yakasında yer alıyor.
Kaynak: Web Özel