İsrail'in Gazze planı Ortadoğu'yu değiştirir mi?
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "Hamas'a vereceğimiz tepki Ortadoğu'yu değiştirecek" sözleri, "İsrail, Gazze'de ne yapacak?" sorusunu beraberinde getirdi. Haber Global Genel Yayın Yönetmeni Taha Dağlı'nın analiz yazısı...
İsrail, Gazze’de ne yapacak?
Herkes bunu merak ediyor.
Netanyahu’ya göre Hamas’a verilecek yanıtla birlikte Ortadoğu değişecek.
Yani İsrail’in planı Gazze’yle birlikte Hamas’ı ortadan kaldırmak.
Gazze önceki yıllardaki hava saldırılarına göre çok daha ağır bombardıman altında.
Belli ki bugüne kadar görülmemiş bir yıkıma sahne olacak.
Üstüne bir de kara operasyonu başlayabilir.
İsrail muhtemelen verebildiği kadar ağır hasar verdikten sonra Gazze’ye tankları sokacak.
Gazze yıkmayla, vurmayla haritadan silinmez.
Ama boşaltılabilir.
İsrail orada muhasara altında kalan 2 milyon Filistinliyi, Refah üzerinden Sina’ya gitmeye zorlayacak.
Filistinliler kolay kolay kaçmaz.
Ama bombayla birlikte açlıktan da ölümlerin başlaması halinde göçten başka seçenekleri kalmayacak.
Hamas’ın en büyük silahı İsrail’deki kırılgan toplum yapısıydı.
Roket saldırılarıyla İsrail’i tehdit altında tutabiliyorlardı.
Netanyahu’yu zor durumda bırakan da bu durumdu.
Ancak İsrail başbakanı, savaş kabinesini kurdu.
Siyasi rakiplerini yanına çekti.
Hamas’la mücadeleyi kendi siyasi geleceğinden bağımsız bir devlet meselesi noktasına getirmeye çalıştı.
Çünkü İsrail toplumu, güvenlik ister.
Kendini güvende hissetmediği an faturayı hükümete keser.
Netanyahu bunun bilincinde.
Muhalefete “Ohal hükümeti kuralım” teklifi götürdü.
Bu teklif istenmese de ortadaki beka sorunundan dolayı kabul edilecekti.
Öyle de oldu.
Netanyahu bu adımla, sırtındaki küfelerin ağırlığını hafifletti.
Ortadoğu’yu değiştirme iddiasına gelince.
Netanyahu’nun planı işler, Gazzelilerin canları burunlarına gelir ve hepsi giderse, Hamas Gazze’de yalnız kalır. Hamas’ın zayıfladığı, etkisini kaybettiği bir Ortadoğu’ya “yeni bir Ortadoğu” denilebilir.
Çünkü bu aynı zamanda İsrail için bölgedeki Hizbullah’a da İran’a da karşı alınmış bir zafer olacaktır.
Ya da Ortadoğu şöyle değişebilir.
Hamas’ın bu son yaptığı İsrail’in yıllardır ilmik ilmik ördüğü güvenlik duvarını yerle bir etti.
İsrail’in tüm güvenlik şifreleri açığa çıktı.
İsrail 2000’den bu yana bölge ülkelerini öyle ya da böyle yola getirmiş, etrafındaki müslüman ülkelerin kendisine tehdit olma potansiyellerini minimum seviyeye çekmişti.
Ancak Hamas’ın saldırıları Suriye, Mısır, Ürdün ve hatta körfez ülkeleri gibi eski düşmanların aklını karıştırabilir.
İsrail, bunlardan duyduğu şüpheyi arttırabilir.
İsrail’in şüphesi ne kadar çoğalırsa, Ortadoğu denklemi de o kadar değişecektir.
ABD bunu fark edip, harekete geçti.
Güvenlik endişesi artan İsrail, kendi başına huzurlu olamıyorsa, devreye ABD girer.
İşte bu oldu.
Bunun olması en çok Rusya’yı öfkelendirdi.
ABD’nin İsrail’deki güvenlik ağını yoğunlaştırmasıyla bölgedeki Rus etkisi, giderek artan Çin etkisi, dengelenecektir.
Bu da İsrail’in ABD’den bağımsız kurmaya çalıştığı Ortadoğu denklemini baştan aşağı değiştirecektir.
Ukrayna-Rusya savaşında görüldü.
Rus tehdidinin Avrupa üzerindeki etkisi, Avrupa ülkelerinin yeniden ABD güvenlik çemberine girmesinin önünü açtı.
ABD o savaşta tüm Avrupa’ya “güvenliğinizi ben sağlarım” diyerek kendisinden bağımsız hareketleri engelleyecek boyutta güvenlik bağımlılığını oluşturmayı başardı.