Aynı isimler aynı terane, Daron'un 'Atatürk' acemiliği!

ABD'de yaşayan 2024 Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Daron Acemoğlu'nun, Atatürk'e yönelik sözleri tepkilere neden olurken, tarihçilerden de 'Acemoğlu'nun tezleri için "saptırma" açıklaması geldi. Öte yandan; Acemoğlu'nun sözlerine en büyük destek eski Taraf yazarları ile Atatürk karşıtlığı ile bilinen kesimlerden geldi.  

Son Güncelleme:

Geçtiğimiz günlerde Gazeteci Fatih Altaylı'nın programına konuk olan 2024 Nobel Ekonomi Ödülü sahibi Daron Acemoğlu'nun, Atatürk'e yönelik sözlerine, tarihçilerden cevap gecikmedi. Acemoğlu, Atatürk’e yönelik 'anti-demokrat' imasında bulunarak, "Politik sistemi açabilmek gibi  elinde opsiyon olmasına rağmen tam tersini yapıyor. Elinde gücü merkezileştirmeye çalışıyor. Yani mümkün müydü gerçekten daha demokratik bir şey olması? Belki de mümkündü. Niye? Çünkü Osmanlı’dan başlayarak yani 1. Dünya Savaşı’ndan önceki parlamentolara bakarsanız daha çoğulcu bir sistem var. İstiklal Savaşı sırasında bile var. Atatürk iyice ele geçirmeden önce” sözlerini sarf etmişti.

'TARAF'ÇILAR SAHİPLENDİ 

Bu açıklamalara en büyük destek ise eski Taraf yazarları Yıldıray Oğur, TSK'ya kumpasın başlangıcı sayılan "Darbe Günlükleri" haberinin mimarı Alper Görmüş'ün yanı sıra başta Mustafa Armağan olmak üzere Atatürk karşıtlığı ile bilinen kesimlerden geldi. Oğur, 'Serbestiyet'te "Peki devrin şartları nasıldı?" başlıklı bir yazı kaleme alırken, Atatürkçülere yönelik alaycı ifadeler kullanması dikkat çekti. TSK'ya kumpasa zemin oluşturan Darbe Günlükleri haberinin mimarı Alper Görmüş ise "Acemoğlu çullanması o soruyu bir kez daha sorduruyor: Cumhuriyet’in demokrasisiz olması kaçınılmaz mıydı?" başlıklı makalesinde Acemoğlu'na destek çıkarken, ABD'de ikamet eden tarihçi Hanioğlu'na atıf yaptı.

'HANİOĞLU' ORADAYDI! 

Ancak Görmüş'ün atıf yaptığı tarihçi, Hanioğlu, FETÖ ile irtibatlı Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın 18 Nisan 2004 tarihinde Washington'da düzenlenen toplantısında bulunmuş bir isim. Hanioğlu, bir dönem FETÖ'nün yayın organı Zaman'da yazılar kaleme alırken, 2010 yılında FETÖ' tarafından organize edilen 8. Türkçe Olimpiyatlarında ise 'Ali Şir Nevai Ödülü'ne layık görülmüş; ödülünü ise Beşir Atalay ile firari FETÖ'cü Ekrem Dumanlı'nın elinden almıştı.

Tarihçi Meydan: "Osmanlı'da daha çoğulcu bir sistem vardı!' diyen Acemoğlu, bilindik liberal ezberi tekrarlıyor. Cumhuriyet öncesinde kadınların, ne medeni hakları ne de siyasi hakları vardı. Acemoğlu'na göre bu sistem daha çoğulcu! Kadınsız çoğulculuk!"

MANZARA NEYDİ?

'Atatürk'e yönelik 'anti-demokrat' imasında bulunan Acemoğlu'nun sözlerini sorduğumuz Tarihçi Sinan Meydan ise 'haberglobal.com.tr' aracılığı ile şunları söyledi: "10 yıllık savaştan çıkmış, aydınlanma ve sanayi devrimlerini yapmamış, halkının yüzde 90'ı okur-yazar bile olmayan, nüfusunun yüzde 60'ını oluşturan kadınların medeni ve siyasi hiçbir hakkının olmadığı, bazı yasal düzenlemelere rağmen kız çocuklarının okula gönderilmediği bir ülkede Atatürk politik sistemi nasıl açacaktı?  

NEDEN ATLIYOR?

Acemoğlu nedense; Atatürk'e, ağalık, tarikat, cemaat düzeninin egemen olduğu, lise görünümündeki Darülfünun dışında bilim üreten tek kurumun olmadığı, nüfusunun yüzde 70'inin hastalıkların pençesinde, yüzde 85'inin köylerde yaşayıp ilkel yöntemlerle yapılan tarımla geçinen, biat kültürünün egemen olduğu yıkık bir imparatorluğun miras kaldığını da atlıyor."

NEDEN İLGİLENDİRMİYOR?

"Türk Devrimi ile çoğulcu, demokratik sistemin siyasal, toplumsal altyapısını oluşturuldu. Türk Bağımsızlık Savaşı ve Atatürk'ün liderliğinde geri kalmışlığa karşı gerçekleştirilen çağdaş uygarlık savaşı, Acemoğlu'na göre ulusal ve uluslararası düzeyde Türkiye'de olumlu bir değişim yaratmamış. Oysa, Atatürk'ün önderliğinde gerçekleştirilen Türk Kurtuluş Savaşı ve Lozan Barış Antlaşması ile elde edilen bağımsızlık, emperyalizmin surları yıkıldı. Acemoğlu, 600 yıllık teokratik bir monarşiden laik Cumhuriyete geçilmesini de önemsemiyor. Atatürk'ün kadını özgürleştirmesi de Acemoğlu'nu pek ilgilendirmiyor."

Tarihçi Meydan; "Acemoğlu, Atatürk Türkiye'sinin ekonomi politikasını incelemiş olsaydı, 1923 Lozan Antlaşması ile kapitülasyonların kaldırılmasının özgürleştirici etkisini, 1923 İzmir İktisat Kongresindeki katılımcılığı, Atatürk'ün 1924'te İş Bankası'nı kurma amacını ülkenin dört bir yanında kurulan fabrikaları, 15 yılda elde edilen dünya çapındaki kalkınma hızını görürdü" diyor. 

"YALAN, YANLIŞ SÖZLER" 

Prof. Dr. Kemal Arı (Tarihçi)

"Acemoğlu saçmalamış. Acemoğlu, Osmanlı Parlamentosunu övüyor. Övdüğü parlamentonun yasa çıkarma yetkisi bile yoktu. Atatürk'ü kötülemek, gözden düşürmek isteyen çevreler, dün olduğu gibi bugün de yalan, yanlış sözlerle ortalıkta. Tek amaçları Atatürk'ün tarihsel önemini aşağı çekmek."

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber